Türkiye'nin acı tablosu

Türkiye'nin acı tablosu
Aksiyon İşçi Sendikaları Konfederasyonu (AKSİYON-İŞ), Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) hesaplama yöntemi nedeniyle son 4 haftada iş aramayanlar işsiz sayılmadığını belirtti. Bu kişilerin işsiz kabul edildiğinde, gerçek işsizliğin yüzde 18,8’e, işsiz sayısının ise 5 milyon 480 bin kişiye ulaşmakta olduğunu ve bu veriye göre Türkiye’de yaklaşık her 5 kişiden birinin işsiz olduğunun altını çizdi.

Aksiyon İşçi Sendikaları Konfederasyonu bünyesindeki Emek Akademi uzmanları tarafından, işgücü ve istihdam raporu hazırlandı. Açıklanan raporda Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) hesaplama yöntemi nedeniyle son 4 haftada iş aramayanların işsiz sayılmadığını belirterek, oysa bu kişilerin işsiz kabul edildiğinde işsizlik oranının yüzde 18,8’e, işsiz sayısının da 5 milyon 480 bin kişiye ulaştığı vurgulandı. 

Uzun yıllar iş arayan kişilerin bir süre sonra iş bulabilmekten ümidini keserek iş aramaktan vazgeçtiği aktarılan raporda, Kasım 2015 itibariyle 703 bin kişinin 'İş Bulma Ümidi Olmayanlar' kategorisinde yer aldığına dikkat çekildi. Raporda ayrıca şu değerlendirmeler yapıldı: 

"İşsizlerin önemli bir bölümü de uzun yıllardır iş aramaktadır. Bu tablo Türkiye’de işsizliğin geçici bir sorun olmaktan çıkıp, kronik bir hal aldığı göstermektedir. İşsizlerin 697 bini 1 yıldan daha uzun süredir işsiz durumdadır. Türkiye’nin genç ve eğitimli nüfusu, işsizlik kıskacındadır. 15-24 yaş grubunu içeren genç nüfusta işsizlik yüzde 19,1’dir. Yüksek öğretim mezunları arasında işsizlik oranı yüzde 10,8’dir. Genel işsizliğin yüzde 10,5 olduğu dikkate alındığında, genç nüfus ve yüksek öğretim mezunları arasında işsizliğin genel işsizlikten yüksek olduğu dikkat çekmektedir. Türkiye’de kayıt dışı istihdam da bir türlü önlenememektedir. 26 milyon 276 bin çalışandan 8 milyon 696 bini kayıt dışıdır. Kayıt dışı istihdamın bir diğer boyutu ise kadınlardaki emek sömürüsünün yüksekliğidir. Kadınlarda yüzde 44,2’yi bulan kayıt dışılık yaklaşık 2 kadından birinin sigortasız çalıştırıldığı anlamına gelmektedir. Türkiye’de çalışma hayatının göz ardı edilen sorunlarından biri de 'ücretsiz aile işçiliği'dir. 2 milyon 836 bin kişi hiçbir ücret almaksızın aileye ait işyerlerinde çalışmaktadır." 

RESMİ İŞSİZLİK VE İSTİHDAM

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre işsiz sayısı 2015 yılı Kasım döneminde, geçen yılın aynı dönemine göre 29 bin kişi artarak 3 milyon 125 bin kişi oldu. İşsizlik oranı yüzde 10,5 seviyesinde gerçekleşti. Bu oran, genç işsizlerde ise yüzde 19,1 oldu. 

İstihdam edilenlerin sayısı bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla 802 bin kişi artarak 26 milyon 676 bin kişiye yükseldi. Bu dönemde, tarım sektöründe çalışan sayısı 26 bin kişi azalırken, tarım dışı sektörlerde çalışan sayısı ise 828 bin kişi arttı. İstihdam edilenlerin yüzde 19,3’ü tarım, yüzde 20,1’i sanayi, yüzde 7,5’i inşaat, yüzde 53,1’i ise hizmetler sektöründe yer aldı.

İŞSİZLİK KRONİKLEŞİYOR

Rakamların, Türkiye’de işsizliğin geçici bir sorun olmaktan çıkıp, kronik bir hal aldığını gösterdiği vurgulanan raporda, şu noktaya da dikkat çekildi: 

"Kasım 2015 verilerine göre 3 milyon 125 bin işsizin, 697 bini 1 yıldan daha uzun süredir işsiz durumdadır. Bu kişiler, 'Uzun Süreli İşsizler' olarak kabul edilmektedir. Bu kişilerin 506 bini 1 yıldan fazla, 138 bini 2 yıldan fazla, 53 bin kişi ise 3 yıldan fazla süredir işsiz durumda. TÜİK’in '1 yıldan daha az süreli işsizler' olarak tanımladığı kategoride ise 2 milyon 428 bin kişi bulunmakta.

HER 3 ÇALIŞANDAN BİRİ KAYIT DIŞI

Raporda, Türkiye’de istihdam piyasasının en temel sorunlarından birisinin kayıt dışı istihdamın büyüklüğü olduğu dile getirilerek, şöyle denildi: 

"TÜİK verilerine göre, 26 milyon 276 bin çalışandan 8 milyon 696 bini kayıt dışıdır. Kayıt dışı istihdam oranı ise yüzde 32’dir. Kayıt dışı çalışanların, 5 milyon 116 bini erkek, 3 milyon 579 bini ise kadındır. Erkeklerde kayıt dışı oranı yüzde 27,5 iken kadınlarda bu oran, yüzde 44,2’ye yükselmektedir. Bu veriler, Türkiye’de istihdamın önemli bir bölümünün kayıt dışı olduğunu, işçilerin sosyal güvenceden yoksun ve sigortasız çalıştırıldığını gözler önüne sermektedir. Kayıt dışı istihdamın bir diğer boyutu ise kadınlardaki emek sömürüsünün yüksekliğidir. Kadınlarda yüzde 44,2’yi bulan kayıt dışılık yaklaşık 2 kadından birinin sigortasız çalıştırıldığı anlamına gelmektedir. Kadın istihdamında kayıt dışılığın yanı sıra düşük ücret ve mobing temel sorunlar olarak öne çıkmaktadır. Kayıt dışı istihdamın yıllar içindeki seyrine bakıldığında düşüş eğiliminde olduğu görülmektedir. 2014 yılında yüzde 33,9 olan kayıtlı istihdam 2015 Kasım ayı itibariyle yüzde 32,6’ya gerilemiştir. İstihdam piyasasında kayıt dışılığın azalması olumludur ancak düşüş hızı yetersiz." 

EĞİTİMLİ NÜFUSTA YÜKSEK İŞSİZLİK

Türkiye’de özellikle son dönemde eğitimli nüfusta işsizliğin önemli bir problem olarak öne çıktığına işaret edilen raporda, bu konuyla ilgili olarak şu tespitler aktarıldı: 

"Yüksek öğrenim mezunlarında işsizlik çok hızlı bir şekilde artmaktadır. Yüksek öğretim mezunları arasında işsizlik oranı yüzde 10,8’dir. Genel işsizliğin yüzde 10,5 olduğu dikkate alındığında yüksek öğretim mezunları arasında işsizliğin genel işsizlikten yüksek olduğu dikkat çekmektedir. Yüksek öğretim mezunu kadınlarda ise işsizlik yüzde 15,7. Lise altı eğitimlilerde işsizlik oranı yüzde 10,3’tür. Bu tablo yüksek öğrenim mezunlarında işsizliğin lise altı mezunlarına göre daha yüksek olduğunu ortaya koymakta." 

HER 5 GENÇTEN BİRİ İŞSİZ

Roparda, genç nüfus işsizliği ile ilgili olarak da, "Türkiye aynı başarıyı bu kitleye istihdam sağlamakta gösterememektedir. 15-24 yaş grubunu içeren genç nüfusta işsizlik yüzde 19,1’dir. Bu tablo her beş gençten birinin işsiz olduğunu ortaya koymaktadır. Genç nüfustaki işsizliğin aylara göre artış seyri dikkat çekmekte." ifadeleri kullanıldı. 

İSTİHDAMIN YÜZDE 53’Ü HİZMET SEKTÖRÜNDE 

Türkiye’de istihdam edilen 26 milyon 676 bin kişiden 5 milyon 154 bini tarım sektöründe, 5 milyon 353 bini sanayi sektöründe, 2 milyon 14 bini inşaat sektöründe, 14 milyon 155 bini ise hizmetler sektöründe çalıştığı belirtilen raporda, "Tablodan da açıkça görüldüğü gibi Türkiye’de istihdamı hizmetler sektörü sırtlamaktadır. Hizmetler sektörünün istihdam oranındaki payı yüzde 53,1’dir. Lokomotif olması gereken sanayi sektörünün yetersizliği dikkat çekicidir. Tarım sektöründe kadın istihdamının ağırlığı inşaatta ise erkek istihdamı öne çıkmaktadır." denildi. 

ÜCRETSİZ ÇALIŞMA

Raporda, 'ücretsiz aile işçisi' ile ilgili olarak da şu değerlendirmeler yapıldı: 

"Türkiye’de istihdam piyasasının genel görünümüne bakıldığında 'ücretsiz aile işçisi' kavramı önem arz etmektedir. 26 milyon 676 bin çalışandan 2 milyon 836 binini ücretsiz aile işçileri oluşturmaktadır. Bunların büyük bölümü, tarımda ya da aileye ait işyerlerinde ücret almaksızın, yardım amaçlı çalışanlardan oluşmaktadır. Bu kişilerin, istihdam içerisinde kabul edilmesi işsizliği düşürmektedir.Ücretsiz aile işçilerinin oranı, yüzde 10,6’dır. İşsizliğin yüzde 10,5 olduğu dikkate alındığı ücretsiz aile işçilerinin işsizler kadar büyük bir kitleyi oluşturduğu görülmektedir." 
16 Şubat 2016 10:24
DİĞER HABERLER