Çeşitli ülkelerde çok sayıda örneği bulunan “tematik üniversite” kavramına Türkiye’de de ilgi her geçen gün artıyor. İlk tematik üniversite ünvanıyla kurulan Süleyman Şah Üniversitesi sadece sosyal bilimler bölümlerine öğrenci alıyor.
Son yıllarda sayıları artan sosyal bilimler liselerinden sonra ilk kez Türkiye’de sosyal bilimler odaklı bir üniversite kuruldu. Merkez kampüsü İstanbul Kartal’da olan Süleyman Şah Üniversitesi psikoloji, sosyoloji ve uluslararası ilişkiler gibi sadece sosyal bilimler kapsamına giren bölümlere öğrenci alıyor.
“Türkiye’nin sosyal bilimler merkezi” olmayı hedefleyen Süleyman Şah Üniversitesi, 2011 yılında Dumankaya Holding öncülüğünde vakıf üniversitesi olarak kuruldu. Bu yıl 3. kez öğrenci alacak olan üniversitede 22 farklı ülkeden öğrenci bulunuyor.
Dünyada yaygın olan tematik üniversite kavramının Türkiye’de yaygınlaşacağını belirten Süleyman Şah Üniversitesi Kurumsal İletişim Direktörü Serdar Gecü, Süleyman Şah Üniversitesi’nin sosyal bilimler odaklı çalıştığını, ancak farklı alanlarda yine farklı üniversiteleri önümüzdeki yıllarda kurulabileceğini söyledi. 3. nesil üniversite olarak da nitelendirilen tematik üniversitelerin çağın ihtiyaç ve taleplerine uygun olarak tasarlandığına dikkat çeken Gecü, her geçen yıl öğrenci kontenjanlarının arttığını ve sadece Türkiye’den değil dünyadan da talep aldıklarını söyledi.
Sosyal bilimler kapsamında bünyesinde 6 araştırma merkezi barındıran Süleyman Şah Üniversitesi, öğrencilerini sosyal bilimler alanında donanımlı yetiştirmeyi hedefliyor. Araştırma merkezlerinde çalıştaylara ve etkinlere katılan öğrenciler hem akademik olarak kendini geliştirebiliyor hem de araştırma merkezlerinde profesyonel olarak çalışma yürütebiliyor.
Yabancı öğrenciler neden Türkiye’yi tercih ediyor?
Dünyanın uzak coğrafyalarından Türkiye’ye gelen yabancı öğrencilerin sayısında son yıllarda önemli oranda artış yaşandı. Eğitim dili yüzde 100 İngilizce olan üniversitelerin sayısı artarken yabancı öğretim üyeleri de rotalarını Türkiye’ye çevirdi.
Türkiye eğitim konusunda cazibe merkezi olma yolunda hızla ilerliyor. Üniversite sayısı ve eğitim kalitelerinin artmasıyla birlikte Türk üniversiteleri uluslararası alanda her geçen gün daha bilinir hale geliyor.
22 farklı ülkeden öğrencinin tercih ettiği Süleyman Şah Üniversitesi de son yıllarda yıldızı parlayan üniversitelerden. Hedeflerinin 5 yılda 100 farklı ülkeden öğrenciye eğitime vermek olduğunu belirten Süleyman Şah Üniversitesi Kurumsal İletişim Direktörü Serdar Gecü yabancı öğrencilerin Türkiye’yi neden tercih ettiği ile ilgili soruları yanıtladı.
İngilizce eğitim kalitesinin yanı sıra, yabancı hocaların sayılarının artması ve mezun olan öğrencilerin olumlu referans vermesi neticesinde Türk üniversitelerinin daha tanınır hale geldiğini belirten Gecü, Türkiye’deki üniversitelerin dünya üniversite olma yolunda adım adım ilerlediğini dile getirdi.
Dünyanın farklı yerlerinden öğrencilerin eğitim dili yüzde yüz İngilizce olan üniversiteleri tercih ettiğini kaydeden Gecü şunları söyledi:
“Eğitim dilinin yüzde 100 İngilizce olması önemli bir etken. Bunun yanı sıra çeşitli ülkelerden gelen öğrencilerin uygun barındırma imkânı, sosyal ortam-mekan ve yeterli düzeyde eğitim kalitesi ile eğitimlerini sürdürebilmesi, bu noktada olmazsa olmaz bir koşul olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca bununla yetinmemek gerekiyor. Belli oranda yabancı öğretim üyesinin bulunması ve global düzeyde uygun zeminlerin oluşturularak öğrencilerin yurtdışına dönüşümlü eğitime yönlendirilebilmesi ayrıca bir tercih nedeni. Süleyman Şah Üniversitesi’nde 22 farklı ülkeden öğrenci bulunuyor. Yabancı hoca oranı ise yüzde 15’i geçti. Eminim ki diğer üniversiteler de çıtayı yükseltecek ve dünyadan daha fazla öğrenciyi Türkiye’ye çekebiliyor olacağız”
Türkiye’nin her milletten ve her kültürden insana kucak açabiliyor olmasının, yabancıların Türkiye’yi tercihinde önemli bir nokta olduğunun altını çizen Gecü, Türkiye’deki üniversitelerin hızlı bir yenilenme ve gelişme dönemine girdiğini vurgulayarak önümüzdeki yıllarda Türk üniversitelerinin dünyada ilk 500 üniversite sıralamasında yerlerini alacağına inandığını söyledi.
Hangi üniversiteler dünya üniversitesi olarak sayılıyor?
Üniversiteler sayısında artış yaşanırken LYS’ye giren öğrenciler bu kez tercihler konusunda kararsız kaldı. Özellikle “dünya üniversiteleri”ne ilgi gösteren öğrencilerin en çok merak ettiği sorulardan biri de hangi üniversitelerin dünya üniversitesi olduğu...
İngilizce eğitimin yaygınlaştığı, yabancı hocaların sayılarının arttığı ve dünyanın çeşitli yerlerinden öğrencilerin tercih ettiği Türkiye’de üniversiteler dünya üniversitesi olmak için yarışıyor. Peki üniversiteler hangi koşulları sağladığında bir dünya üniversitesi olabilir?
Merak edilen soruları Süleyman Şah Üniversitesi Kurumsal İletişim Direktörü Serdar Gecü yanıtladı:
“Dünya üniversite olmanın ilk koşulu sizi dünyanın farklı yerlerinden öğrencilerin tercih edebiliyor ve eğitimlerini kolaylıkla alabiliyor olmasıdır. Bunun için ortak dil olarak İngilizce kabul edilmekte. Eğitim dilinin yüzde 100 İngilizce olmasının yanı sıra çeşitli ülkelerden gelen öğrencilerin uygun barındırma imkanı, sosyal ortam-mekan ve yeterli düzeyde eğitim kalitesi ile eğitimlerini sürdürebilmesi, dünya üniversitesi olmanın olmazsa olmaz koşulları olarak kabul ediliyor. Minimum olarak bunları söylerken dünya üniversitesi olma iddiasında olan bir üniversitenin sadece yetinmemesi gerektiğini söylemeliyiz. Belli oranda yabancı öğretim üyesinin bulunması ve global düzeyde uygun zeminlerin oluşturularak öğrencilerin yurtdışına dönüşümlü eğitime yönlendirilebilmesi bir dünya üniversitesi olmanın göstergeleri olarak düşünülebilir. Türkiye’de çok sayıda yabancı öğrenci ve hocayı bünyesinde barındıran Boğaziçi Üniversitesi’ni uzun yıllardır uluslararası düzeydeki etkinliği ve tanınırlılığı ile örnek olarak gösterebiliriz”
Tercih döneminde öğrencilerin dünya üniversitesi olabilme koşullarını göz önünde bulundurmalarını tavsiye eden Gecü Süleyman Şah Üniversitesi’nde 22 farklı ülkeden öğrencinin bulunduğunu ve yabancı hoca oranlarının ise yüzde 15’i geçtiğini söyledi. Gecü, dünya üniversitesi olma sürecinde çalışmalarını anlattı:
“Dünya üniversitesi olmak aslında sizin kendinize verdiğiniz bir etiket değil, başkalarının size yüklediği bir anlamdır. Eğer dünyanın çeşitli yerlerin öğrenciler gözü kapalı sizi tercih edebiliyorsa ve boşluk olmaksızın eğitimlerini doğru alacaklarına inanıyorlarsa siz bir dünya üniversitesi klasmanına yükselmişsiniz demektir. Bu doğrultuda biz çeşitli ülkelerden öğrencilere kapımızı açarken İngilizce’yi yüzde yüz eğitim dili olarak belirledik. Elbette ki Türkçe derslerimiz de var. Buraya gelen öğrenciler Türkçe de öğreniyor. Bunun yanı sıra Süleyman Şah Üniversitesi’ni ikinci yabancı dili zorunlu kıldık. Bu, İspanyolca, Rusça ve örneğin Çince olabilir. Ancak öğrencilerimiz iki yabancı dil öğrenerek mezun oluyorlar. Bunlara ek olarak üniversitemiz yurtdışı sağladığı anlaşmalarla yarım dönem ya da bir dönem öğrencilerini yurtdışına eğitime gönderiyor. Aynı şekilde bu yöntemle yurtdışından da öğrenci kabul ediyoruz”
Türkiye’deki üniversitelerin hızlı bir yenilenme ve gelişme dönemine girdiğini vurgulayan Gecü, köklü üniversitelerin dünya ile entegrasyonlarını artırması ve yeni kurulan üniversitelerin de bu hedefle çalışması ile Türk üniversitelerin dünyada ilk 500 üniversite sıralamasında yerini alacağına inandığını söyledi.