Son iki yılda 3 binden fazla doktor çalışmak üzere Almanya’ya gitti, bu yıl da bir o kadarı gitmek için sıra bekliyor.
Uzun nöbetler, doktorlara yönelik şiddet ve sağlık sistemindeki katı hiyerarşiden şikâyet eden doktorlar, Almanya’da bunların hiçbirinin olmadığını söylüyorlar. Almanya'ya gitmek isteyen doktorların kurduğu Telegram grubu 8 bini geçti...
Haftalık yayınlanan Gazete Oksijen'den Çağatay Bayraktar'ın haberine göre; Türkiye’de yaklaşık 160 bin doktor bulunuyor ve bir doktora yaklaşık 500 hasta düşüyor. OECD ülkelerinde bu rakam 341. Türkiye’nin OECD ortalamasını yakalayabilmesi için en az 80 bin doktora ihtiyacı var.
Tıp fakültelerinden yılda yaklaşık 15 bin öğrenci mezun oluyor. Doğru planlama ile ihtiyacın karşılanması mümkün görünse de son birkaç yıldır doktor havuzunda büyük bir kaçak var. Çünkü yeni mezun olan ya da kariyerin başlangıcında olan çok sayıda doktor Almanya’ya gitti, yüzlercesi de sıranın kendilerine gelmesini bekliyor.
Almanya'ya gitmek isteyen doktorların kurduğu grubun sayısı 8 bini buldu
Türkiye’den Almanya’ya 2019’da giden doktor sayısı 1434. Geçen yıl rakam 1607’ye yükseldi. 2021’de ise gerekli koşulları yerine getirip başvuruda bulunan ve onay bekleyen doktor sayısı yaklaşık 3 bine ulaştı. Almanya’ya gitmek isteyen doktorların kurduğu Telegram grubundaki üye sayısı 8 bini, Facebook sayfalarının takipçi sayısı ise 7 bini geçti.
Doktorlar neden gitmek istiyor, Türkiye’den onları uzaklaştıran ne? Almanya’ya giden ya da gitmek için mücadele veren doktorlar şunları söyledi...
"Rapor için tehdit edildim"
Bengisu Antmen - Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi: "2017’de üniversiteden mezun oldum. Mezuniyetimin ardından 10 ay Tuzla İlçe Sağlık Müdürlüğü’nde görev yaptım, Aralık 2018’de istifa ettim. Şu anda Essen’de bir aile sağlığı merkezinde doktorluk yapıyorum.
Çalıştığım 10 ay boyunca nahoş olaylarla da karşılaştım. Bir kişi, hak etmediği halde benden sağlık raporu almak istemişti. Raporu vermediğimde tehditlerine maruz kaldım ve bir meslektaşımın odasına saklanmak zorunda kaldım."
"Sizden iki hafta önce başlamış asistan bile baskı yapıyor"
Dilan Melik - İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi: "İlk görev yerim Şanlıurfa’da Bozova İlçe Sağlık Müdürlüğü oldu ve eylülden beri çalışıyorum. Almanya’ya gitmeye 2018’de karar verdim. Oradaki şartların bir nebze zor olduğunun farkındayım ama bu durumu göze aldım. Çünkü burada aşılması zor olan bazı sistemsel zorluklar var. Örneğin sizden sadece iki hafta önce çalışmaya başlamış bir asistan, üzerinizde baskı kurabiliyor."
"Nöbetlerde olaysız geçen gecem olmadı"
Çağrı Orkun Kılıç - Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi: "2017 yılında mezun olduktan sonra 2 yıllık zorunlu hizmetimi tamamladım ve kısa süre önce Almanya’ya geldim. Almanya’ya sosyal devletin olması, adaletin ve sağlık sisteminin hakkaniyetli çalışması sebebiyle geldim.
Beşinci sınıfta intörnlük yaparken yaşadıklarım ve gördüklerim bu kararı almamı sağladı. Zorunlu hizmet kapsamında Pendik’te bir hastanenin acil servisindeydim. Olaysız bir nöbetimiz yoktu. Bir nöbet gecesi hasta yakınından şiddet görme endişesiyle kendimizi bir odaya kapattık. Bu olaylar çok sevdiğim doktorluk mesleğini neden daha iyi şartlarda yapamıyorum sorusunu oluşturdu bende. Almanya’daki ilk yıllarımda mesleğimi özgürce yapabildiğimi hissettim."
"Basit bir izin için yalvarmalısınız"
Cemal Altuntaş - Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi: "2018’de mezun oldum ve 5 gün sonra Almanya’ya gittim. Başlarda mesleğimi Türkiye’de yapmak istiyordum. Almanya’da şartlar insani. Türkiye’de ise mesleğe yeni başlayanların yükü ağır. Bunun sebebi de Türkiye’de doktorların kıdem kazandıkça daha az iş yapıp yapması gereken işleri asistanlara yaptırması. Ayda 15 nöbet tutan meslektaşlarımız var. Basit bir izin almak için bile adeta üstünüzde çalışan doktora yalvarmanız gerekiyor. Şimdi mesleğimi huzur içinde yapıyorum.