Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Başkanı Hanefi Bostan, öğrencilerin uyuşturucu çetelerinin kucağına itildiğine dikkat çekerek, “Bir üyemizin çocuğunu tehdit ederek elinden almak istediler” sözleriyle tehlikenin boyutunu anlattı. Güvenlik zafiyetine dikkat çeken siyasiler ve STK temsilcilerinin görüşleri şöyle:
ÖĞRENCİLER ÇETELERİN KUCAĞINA İTİLMİŞ DURUMDA
Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen İstanbul İl Başkanı Hanefi Bostan: Bu sorun İstanbul’un her tarafında son aylarda artarak çoğalmaya başladı. Mahallelerde bile sıkıntı var. İnsanlar bu çetelere karşı çaresiz durumda. Gerekli önlemler alınmıyor. İhbar yapılıyor yakalanıyor sonra hepsi serbest bırakılıyor. Birçok üyemizden şikayet alıyoruz. Onlarla ilgili daha önce de çeşitli basın açıklamaları yaptık. Öğrenciler tamamen uyuşturucu tacirlerinin kucağına itilmiş durumda. Hatta bir üyemizin çocuğunu tehdit ederek elinden almak istediler. Bu büyük sorunla ilgili hükümet hiçbir şey yapmıyor. Polise haber veriyorlar ama polis bir şey yapmıyor. Hiçbir yer çalışmaz hale geldi. Kanun mu çıkarılmalı cezası arttırılmalı ne ise bir an önce çözüm bulunmalı.
OKUL ÇEVRESİNE POLİS YETMİYOR
Madde Bağımlığı ile Mücadele Derneği Başkanı Mahmut Beşirli: Uyuşturucu satışı son dönemlere doğru ciddi oranda arttı. Ankara’da istediğiniz yerde bu ister okul çevresi olsun ister olmasın her yerde bu tabloyu görmeniz mümkün. Okulun hemen yanı başında bunlar olmamalı. Bildiğimiz kadarıyla emniyet bazı okulları polislere zimmetliyor. Bu polisler okulun güvenliğiyle ilgileniyor. Ama demek buna rağmen yetmiyor. Bunun baştan bitirilmesi gerekli. Kaçakçılık ve talebi azaltarak ciddi şekilde bu işin üzerine gidilmeli.
OKUL?ÖNLERİNDEKİ?SATIŞLAR?SON 4 AYDA PATLADI
Ayık Yaşamda Buluşalım Derneği Genel Başkanı Yavuz Tufan Koçak: Özellikle son 4 ayda ilkokul ve lise önlerinde uyuşturu satışı patladı. Okul önlerini mesken tutan zehir tacirlerine karşı emniyet güçleri gerekli önlemleri almıyor. Torbacısı, satıcısı korkmadan alenen okul önlerinde gençleri zehirliyor. Eskiden okul önlerinde emniyetin motorize ekipleri olan Yunus polisleri bekliyordu, artık onlar da beklemiyor.
Emniyette sistemsizlik sorunu var
Emniyet-Sen Genel Başkanı Faruk Sezer: Uyuşturucu artık ilkokullarda dahi kullanılıyor. Biz bunu yıllardır söylüyoruz. İdareciler görev vermek için görev veriyorlar emniyet teşklilatının sistemsizlik sorunu var. Bir polise onlarca görev verirseniz aynı işleri başarıyla yürütemez. Güya ‘okul polisi’ diye polis görevlendiriyorlar ama bunlara başka görevde veriyorlar. Mesela mitinge yolluyorlar. Böyle olmaz. Polise görev vermek için verirsen o da sadece görev almak için alır.
Polisle bu kadar oynarsanız, polisi bu kadar itibarsızlaştırırsanız, polisi bu kadar öne atar, yem olarak sürerseniz bu olur. Polise saygı biterse polis görev yapamaz. Çünkü vatandaşa gücünü hissettiremiyor, o yüzden satıcılar bu kadar cesur. Yasalarda da boşluk var. Adam ‘Ben içiciyim’ deyip çıkıyor.
PERVASIZCA ALINIP SATILIYOR
Aktif Egitim-Sen Başkanı Osman Bahçe: Ülkemizde uyuşturucu kullanımının her geçen gün yaygınlaşması ve kullanma yaşının sürekli küçülmesi, toplumumuz için tedirginlik sebebi, çocuklarımız ve gençlerimiz için tehlike unsuru olmaya devam ediyor. Uyuşturucu artık maalesef sokak ortasında ve okul önlerinde aleni ve pervasızca alınıp satılıyor. Bu durumda toplum olarak dikkatimizi güvenlik konusundaki zafiyetlere yoğunlaştırmamız gerekir.
Özellikle emniyet teşkilatında son zamanlarda yaşanan tasfiyeler de bu tür uzmanlık gerektiren suçlarla mücadeleyi zorlaştırmıştır. Okul güvenliğini ve genel güvenliği uyuşturucunun yaygınlaşmasına da mani olacak şekilde işin ehli, uzman ve tecrübeli güvenlik personeli istihdam ederek düzenlemek karar vericiler için bir zorunluluktur. Şu anda konu açısından sokaklar ve okul önlerinde tehlike tüm vatandaşlarımızı, özellikle çocuklarımızı açıktan tehdit edecek noktaya ulaştı. İlgili olan tüm kişi ve kurumlar, üzerine düşen görevi yapmak zorunda. Emniyet Teşkilatı genel güvenlik tedbirlerini, MEB eğitsel güvenlik tedbirlerini almak zorunda.
Bir uyuşturucu bağımlısının pişmanlık itirafları:
‘Haftada 2 halı saha maçı yapardım şimdi tek merdiven çıkamaz oldum’
Daha 12 yaşındayken kullanmaya başladığı uçucu maddelerle bağımlı hale gelen Devirhan şimdi 17 yaşında. “15 yaşında hayatımın bittiğini hissettim” diyen genç şimdi ailesiyle birlikte bu illetten arınma mücadelesi veriyor.
Devirhan Ö. 12 yaşında uyuşturucuyla tanışan bir madde bağımlısı. İlk zamanlar arkadaş çevresinde eğlence amaçlı kullanılan bu maddeler zamanla hayatını altüst eder. Bali ve tinerle başlayan maddeler yerini bonzaiye bırakınca Devirhan okulu bırakır ve evinden uzaklaşır.
3 yıl boyunca madde kullanmaya devam eden genç defalarca ölüm tehlikesi yaşar. Ailesinin durumu fark etmesi üzerine tedaviye başlayan Devirhan, Çocuk ve Ergen Madde Bağımlılığı Araştırma ve Tedavi Merkezi’nde (ÇEMATEM) 1 ay tedavi görür fakat çıktığı ilk gün uyuşturucuya tekrar başlar.
“7 KİŞİYLE BAŞLADIK...”
Uyuşturucu kullanımına uçucu madde içerek başladığını söyleyen Devirhan, 1.5 sene aktif olarak bu maddeleri kullanmış. Zamanla aldığı uyuşturucunun kendisine yetmediği için daha güçlü maddeleri kullanmaya başladığını anlatan 17 yaşındaki genç, “Okulda birlikte olduğum arkadaşlarımla esrar kullanmaya başladık. Ama yanında uçucu maddeleri de eksik etmedik. Uyuşturucuya başladığım an derslerim çok kötü oldu. Ailemle konuşamaz oldum” diyor.
“DRAMA DÖNDÜ”
Başta madde kullanımının arkadaş ortamında bir eğlence amacı taşıdığını söyleyen Devirhan, zamanla birçok arkadaşının hastanelik olduğuna şahit olmuş. Kendisinin uyuşturucuya 7 kişilik arkadaş çevresinde başladığını aktaran genç, sonu dramla biten hikayesini şu şekilde anlattı:
“Okuldan 7 kişilik arkadaşla başladık. Şimdi tek başıma kaldım. Birçoğu hastanelik oldu. Gerisi öldü mü kaldı mı haberim yok. Bir dönem geldi sırf nefes almak için yaşadım. 15 yaşında hayatımın bittiğini hissettim. Haftada iki halı saha yapan ben tek merdiven dahi çıkamaz oldum. Şimdi pişmanlık içinde düzelmeyi bekliyorum.”
“Ailem 3 yıl sonra anladı”
Bonzai kullanmaya başladığında ölüm tribine girdiğini söyleyen Devirhan, kullanımdan sonra yaşadıklarını ise şöyle anlattı:
“Kalbimizin atışı hızlanıp sıkışıyordu. Kendimizi ölecekmişiz gibi hissediyorduk. Bilincimiz açılınca kendi kendimize ‘Bu nasıl bir uyuşturucu’ diye soruyorduk. Böyle 3 yıl geçirdim. Ailem uyuşturucu kullandığımı ancak bu 3 yılın sonunda anlayabildi.”
Agresif hallerini ergenliğe bağladım
Uzmanlara göre ailelerin en büyük yanıldığı nokta çocukları ergenlik döneminde kendi haline bırakması. Bu hataya düşen ebeveynlerden biri de 12 yaşında uyuşturucuya başlayan Devirhan’ın annesi D.Ö. Şimdi 17 yaşında olan oğlunun uyuşturucuya başlamasıyla değişen davranışlarını “ergenlik dönemi” diye yorumladığını söyleyen anne D.Ö. “O dönem çocuğumun yaşadığı sinir ve agresif hallerin ergenlikten kaynaklandığını sandım. Ne yazık ki yanılmışım. Şimdi çok pişmanım. Aileler dikkatli olsun” uyarısında bulunuyor. Çocuğunun uyuşturucu bağımlısı olduğunu geç fark ettiği için büyük pişmanlık yaşadığını belrten anne, “Şimdi beraber bu illetten kurtulma mücadelesi veriyoruz” diyor.
AİLELERDEN GİZLEME YÖNTEMİ ÖĞRETİYORLAR
Gençlerin hayatına mal olan uyuşturucu, kullanan kadar ailelere de zarar veriyor. Madde bağımlısı olan gençler, bu durumu ailelerinden gizlemek için uyuşturucu tacirlerince kendilerine öğretilen yöntemleri kullanıyor. İdrara su karıştırma ve göz damlası gibi basit hilelerle bile uyuşturucunun izinin silindiğini belirten uzmanlar, ailelere “Durumundan şüphelendiğiniz çocuklarınızı birkaç gün gözetim altında tutun. Daha sonra doktora götürün” uyarısında bulunuyor.