HÜDA-PAR üyelerine Bixi gibi ağır silahlarla saldırı oldu, çatışmalar saatlerce sürdü. Evler yakıldı. 155 polis hattı ‘bizi kurtarın’ diye arandı ancak cevap alınamadı. Güvenlik güçleri olaylar bittikten sonra geldi.
Şırnak’ın Cizre ilçesinde 3 kişinin hayatını kaybettiği olayların ardından şehirde yaşananların perde arkası aydınlanmaya başladı. PKK’nın gençlik yapılanması YDG-H ile HÜDA-PAR üyeleri arasında 27 Aralık’ta sabah 03.00 sularında başlayan çatışmada, polisin saatlerce olaylara müdahale etmediği ortaya çıktı. HÜDA-PAR’ın avukatı Abdulgani Orhan, saldırıya maruz kalanların 8 saat boyunca ‘155 polis imdat’ hattını arayıp yardım istediklerini ancak sonuç alamadıklarını belirtti.
HÜDA-PAR üyelerine ait 10 evde çok sayıda mermi izi bulunurken, 2 ev ateşe verildi. Kendilerine farklı noktalardan saldırı olduğunu anlatan Halis Gözüngü’nün evi de mermi izleriyle dolu. Gözüngü, yaşadıklarını şöyle anlattı: “Yaklaşık 13 saat sürdü. Buraları delik deşik ettiler. Biz kendimizi yerlere attık. Zorla çocukları dışarı çıkarttık. Polisi aradık, gelmedi. Zaten ağır silah Bixi, Kanas vb. silahlarla saldırdılar. 17 yerden bize saldırıyorlardı. Bir de karşı tepeden saldırıyorlardı. Kafamızı çıkaramıyorduk.”
8 SAAT SALDIRIYA MARUZ KALDIK
Hür-Dava Partisi (HÜDA-PAR) Cizre İlçe Başkanı Ahmet Elçin o gece yaşananları şöyle anlattı: “PKK/HDP çeteleri tarafından Nur Mahallesi Özkan Caddesi Sultan Sokak’ta bulunan üyelerimizin evlerine uzun namlulu silahlarla saldırı düzenlenmiştir. 2 üyemizin evi ateşe verilmiştir. Muhlis Gözüngü arkadaşımızın evi yakılmıştır. Tam 8 saat boyunca üyelerimizin bulunduğu sokak, orada kadın çoluk çocuk olmasına rağmen, silahlı saldırıya maruz kalmıştır. Bu saldırılar esnasında 65 yaşındaki amcamız Abdullah Deniz kurşunla yaralanmıştır. Sokak abluka altında olduğundan hastaneye ulaştırabilme imkanına sahip değildik. Kan kaybından şehit düşmüştür. Şırnak İl Emniyet Müdürlüğü’nü, Şırnak Valiliği’ni haberdar ettik. Ama maalesef kolluk güçleri, emniyet güçleri ölümler yaşandıktan sonra olay mahalline intikal etmişlerdir. Üyelerimizin evlerinin hemen alt kısmında garnizon komutanlığı var. Mesafe 100 metre. 500 metre yukarıda askeri tank taburu var. Bu iki komutanlık arasında PKK’lı çeteler ellerinde uzun namlulu silahlarla serbest bir şekilde dolaşıp üyelerimizin evlerini taramışlardır.”
Saldırıda bulunanların kesinlikle kendileri olmadığını vurgulayan Ahmet Elçin, “Hiçbir zaman da saldırmadık ve saldırmayacağız.” ifadesini kullanıp şu çağrıda bulundu: “Yakılmak istenen bir fitne ateşi var. Bunun için de Cizre pilot nokta olarak seçilmiş durumdadır. Halkımızdan isteğimiz şudur: Çocuklarınızı bu fitne ateşine alet etmeyin. Bu oyuna gelmeyin. Kürt’ü Kürt’e kırdırtma oyunlarına düşmeyelim. Biz bu oyuna asla düşmeyeceğiz. Sağduyumuzla, aklıselim hareket edişimizle inşallah bu çabaları boşa çıkaracağız.”
Hamile kadın, duvar delinerek kurtarıldı
Şırnak’ın Cizre ilçesinde 3 kişinin hayatını kaybettiği olaylarda evleri yakılan hamile bir kadın ve çocuklarının, banyo duvarı delinerek kurtarıldığı ortaya çıktı. Atılan molotoflarla evi ateşe verilen Şemsettin Gözüngü, “Odalar ve salon tutuşunca eşim ve çocuklarım banyo tarafına kaçtılar. Komşumuzun evinden duvarı kırarak onları zor kurtarabildik. Yoksa hepimiz içeride yanardık.” dedi.
Silopi’de polisten Hücum Marşı’yla müdahale
Şırnak’ın Silopi ilçesinde PKK’nın gençlik yapılanması YDG-H’li bir grup önceki akşam polisle çatıştı. Göstericiler TOMA aracının altına el yapımı bomba attı. Arkadan yaklaşan bir gösterici aracın arka tekerleğinin yanına patlayıcıyı bırakarak fitilini ateşledi. Fitili ateşlenen el yapımı bomba büyük bir gürültü ile patladı. Patlamada can kaybı veya yaralanan olmadı. Polis, grupları gaz bombası ile dağıtmaya çalışırken bir zırhlı araçtan Hücum Marşı çalındığı duyuldu. 4 saat boyunca süren çatışmaların ardından İpek Yolu trafiğe açıldı. İlçe merkezinde farklı noktalarda sabah saat 03.00’e kadar silah sesleri duyuldu.
Polise ‘müdahale etmeyin’ emri verildi
Cizre’de 3 kişinin hayatını kaybettiği olayları eski Şırnak Emniyet Müdür Yardımcısı Zeki Güven, Twitter hesabından değerlendirdi. Şehirde 2 yıl görev yapan Güven, HÜDA-PAR’a yakın kişilerin 155’i arayarak “Bize ateş ediyorlar, evleri ateşe veriyorlar.” diyerek yardım istediğini ancak bu çağrıya polisin cevap vermediğini kaydetti. Olayların yaşandığı sırada emniyet müdürünün telsizinden polise ‘size ateş edilmedikçe müdahale etmeyin’ emri verildiğini açıkladı. Güven, “Şırnak güvenlik bürokrasisi olayların öncesini haber alamadığı gibi gelişimini de yorumlayıp gerekli tedbirleri alamıyor. Ortada ciddi bir istihbarat zaafı, koordinasyon bozukluğu ve organizasyon eksikliği var.” dedi.
PKK’nın amacının bölgedeki herkesi kendisine biat ettirmek, etmeyenleri sindirmek olduğunu ifade etti. Bazılarının konuyu paralele bağlama girişimine karşın eski emniyet müdürü, Kandil’in talimatı olmadan Cizre’de bir tek taşın atılamayacağını anlattı. Güven, şunları söyledi: “Bölgede ve Cizre özelinde tüm bu olaylar yaşanırken güvenlik kuvvetleri sadece MOBESE kameralarından olayları izlemekle yetiniyor. Eli silahlı şahıslar kırsaldan gelip Cizre, Şırnak ve Silopi’de cirit atıyor. Terör ve istihbarat tecrübesi olan personel son bir yılda tamamen dağıtılmış durumda. Yerlerine gelenler tecrübesiz. Emniyet binalarının dahi dışına çıkamıyorlar. Şırnak Emniyeti hukuksuz işlerle uğraşmaktan terörle mücadeleye vakit bulamıyor.”
İstanbul’daki 3 cinayet hâlâ aydınlatılamadı
İstanbul’da son iki haftada 3 cinayet işlendi ancak failler hâlâ bulunamadı. 17/25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarından sonra 50 bine yakın polisin tasfiye edilmesi ülkede güvenlik zafiyeti oluşturdu. Bu cinayetlerden ilki Zeytinburnu’nda “Özbek Hoca” lakaplı Abdullah Buhari’ye yönelikti. Abdullah Buhari (38), 11 Aralık’ta din dersi verdiği İhsan İlmi Hizmetler ve Yardımlaşma Derneği’nin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti.
İkinci cinayet vakası 24 Aralık’ta Sarıyer’de yaşandı. Hollanda’da işadamı olduğu söylenen Ali Ekber Akgün, İstinye Bayırı’nda trafik ışıklarında beklerken silahlı saldırı sonucu yaşamını yitirdi. Aynı günün akşamında ise bu defa saldırının adresi Nişantaşı idi. Ünlü mafya babası Sedat Şahin’in kardeşi Vedat Şahin ve adamı Ferdi Topal silahlı saldırı sonucu öldürüldü. Olayların üzerinden günler geçmesine rağmen polis hâlâ failleri bulamadı. 17/25 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonlarından sonra emniyette yaşanan tasfiyelerde terör, organize gibi uzmanlık gerektiren şubelere, trafik ve inşaat gibi şubelerden tecrübesiz polisler atanmıştı.ZAMAN