Manisa'daki iki ay önce düzenlenen operasyonda tutuklanan kadın öğretmenin, Şehzadeler İmam Hatip Ortaokulu 6. sınıfta okuyan kızı, yaşadığı bütün zorluklara rağmen takdir aldı. H.K.'nin 11 yaşındaki Esma Gül K., karne sevinci yaşayamadı, annesine takdir belgesini de gösteremedi. Esma'nın elde ettiği bu başarı, öğretmenleri tarafından takdir gördü. Öğretmeni, karnesine, "Bu kadar zorluk arasında, ancak senin kadar güçlü biri bu başarıyı gösterebilirdi. Tebrikler." diye yazdı. Kız kardeşi 6 yaşındaki Rukiye K. ise annesinin tutuklu bilmiyor, cezaevinde çalıştığını sanıyor. Bu arada H.K., aynı koğuşta kalan kadınlara Kur'ân ve tecvid dersi veriyor.
Söz konusu operasyonda, üçü kadın dokuz öğretmen ve bir ev hamını tutuklanmıştı. 24 Kasım Öğretmenler Günü'nde, öğrencilerin önünde gözaltına alındıktan sonra tutuklanan bu üç kişi, iki aydır İzmir'deki Aliağa Şakran Cezaevi'nde. Altı erkek öğretmense Manisa T Tipi Cezaevi'nde yatıyor. Dokuz öğretmen, birinci yarıyılın sonunda öğrencilerine karne verme mutluluğunu yaşayamadı.
KOĞUŞTAKİLERE KUR'ÂN VE TECVİD ÖĞRETİYOR
Tutuklananlardan biri de iki kız çocuk annesi H.K. öğretmen. Esnaf olan eşi Metin K., kızları Esma Nur ve ilkokul 1. sınıfa giden Rukiye'ye hem babalık hem annelik yapıyor. Bu zulmün bir an önce bitmesini istiyor. Eşinin tutuklanmasının ardından bütün zorluklara göğüs germek durumunda kaldığını belirten Metin K., çocukların bakımında kayınvalidesinin de çok büyük katkısı olduğunu dile getirdi: "Eşim ve diğer öğretmenler tutuklanalı iki ay oldu. Eşim ve diğer üç bayanı, önce Manisa'daki cezaevine koydular ancak koğuşta kalanların sayısı çok olduğu için iki hafta sonra Aliağa Şakran Cezaevi'ne gönderdiler. Eşim, Manisa'daki cezaevinde kaldığı iki haftada iki kişiye Kur'ân öğretmiş, dört beş kişi de namaza başlamış. Şimdi kaldığı Şakran Cezaevi'nde ise Kur'ân ve tecvid dersi veriyor."
'KÜÇÜK KIZIM ANNESİNİN TUTUKLU OLDUĞUNU HÂLÂ BİLMİYOR'
Küçük kızı Rukiye'ye, annesinin tutuklu olduğunu hala söyleyemediğini belirten Metin K., "Küçük kızım, ilkokul 1. sınıfa gidiyor. Ona baştan beri, annesinin tutuklandığını söylemedik. Ayda bir açık görüşe gidiyoruz. Önceden okumayı bilmiyordu, şimdi okumayı öğrendi. En son gittiğimizde cezaevi yazısını okudu. Ne diyeceğimi şaşırdım. Annesinin şimdilik burada kaldığını, burada ders verdiğini, burada görev yaptığını söylemek durumunda kaldım. Çocuklarıma, eşime, bize, diğer öğretmen arkadaşlara ve onların ailelerine zulüm yapılıyor. Bu insanlar, eline çakı dahi almamış insanlar. Atılan bir iftira ve yapılan haksız suçlamalar yüzünden tertemiz insanlar, hiç yere cezaevinde tutuluyor. Ne suç işlediklerini, neden içeride yattıklarını hiç kimse bilmiyor. Bu masum insanlara yapılan bir zulümdür. Bu zulmün, atılan iftiranın bir an önce sona ermesi için Allah'a dua ediyoruz. İnsanların ailelerini, yuvalarını dağıttılar. Büyük kızım, 'Baba, annemin bir suçu yok. Suçu olmadığını biliyorum. Ne zaman eve gelecek?' diye soruyor. Kızıma cevap verecek cümle bulamıyorum. Eşim ve arkadaşları, ortada bir suç yokken iki aydır hapis yatıyor. Avukatlar ayda bir itiraz yapıyor, itiraz reddediliyor. Eşim ve diğer masum bütün herkesin bir an önce tahliye edilmesini ve adaletin yerini bulmasını istiyoruz." diye konuştu. CİHAN