Mektubu savcı Karaca'nın avukatı Mustafa Kökten twitter hesabından paylaştı.

"Selamlar gerçek dostlara! 

34 gündür hürriyetimin çalındığı yerden sizlersiz geçen günlerde neler öğrendiğimi ilk defa paylaşıyorum.

İlk olarak aşırı duygusallığını bildiğim hayat arkadaşımın ne kadar yürekli ve güçlü olduğunu, oğlumun daha ayakları üzerinde duracağından emin değilken bu ağır yükün sorumluluğunu taşıyarak gücünü gözlerinden yaydığı bakışlardan yaşları çok küçük ancak yürekleri çok büyük kızlarımdan oluşan bir ailem olduğunu öğrendim.

18 yıllık meslek hayatım boyunca, beraber birbirimizi çok iyi tanıyabileceğimiz kadar süre çalıştığım meslektaşlarımın düşüncelerini dahi açıklamaktan ne kadar meslektaşlarımın düşüncelerini dahi açıklamaktan ne kadar çekindiklerinive korktuklarını öğrendim.

Ülkemizde kökleştiği iddia edilen demokrasi ve hukukun üstünlüğünün ekran koruyucu olduğunu öğrendim.

Meslektaşlarım diyemeyeceğim, bir kısım yargı mensubunun hukukun üstünlüğüne değil gücün üstünlüğüne yönelen bir yarış içinde olduklarını öğrendim. Bir kısım yargı mensubunun öyle ama! Hatta başımıza sıkıntı açacak ama! Böyle yapmak zorundayız…

Dediklerini hak hukuk arayan dilekçelerimizi alan meslektaşlarımızın ellerinin titrediğini yüz ifadelerinin değiştiğini biran önce dilekçelerden kurtulmak için bir telaşla hareket ettiklerini öğrendim. Bir insan hukuk aracı kılınarak özgürlüğünün ve geleceğinin nasıl çalındığını öğrendim.

Evet dostlarım, öğrendiğim öyle şeyler var ki….şimdilik bunları paylaşmak istedim.

Sizlerin bana olan inancı ve gösterdiğiniz sıcak ilgiden dolayı sizleri seviyor, sevgilerimi sunuyorum.

34 gündür esir/tutsak/rehin/rehine olan Cumhuriyet Savcısı Ahmet Karaca'nın mektubunu...

Selamlar gerçek dostlara!!"