CHP Genel Başkan Yardımcıları Veli Ağbaba, Sezgin Tanrıkulu ve PM Üyesi Özgür Özel, MİT mensuplarının toplumsal olaylardaki rolünün araştırılmasını talep etti.
TBMM Başkanlığı’na sunulan Meclis Araştırması'nda "Türkiye genelinde farklı illerde vatandaşlarımızın can ve mal kaybına uğradığı sokak olayları ile kitlesel nitelikteki Gezi, Kobani vb. protesto eylemlerinde İçişleri Eski Bakanı İdris Naim Şahin’in ifade ettiği üzere istihbarat elemanlarının ve diğer kamu görevlilerinin yer alıp almadığı ve bu kişilerin yaşanan can kayıplarında sorumluluğunun bulunup bulunmadığı hususunun araştırılarak bir daha benzeri olayların yaşanmamasının sağlanmasının yanı sıra bu konuda sorumluluğu bulunanların tespit edilmesi ve toplumsal huzur ve barış ortamının sağlanması ve bir daha benzer olayların yaşanmasının önüne geçilmesi amacıyla
Anayasanın 98. ve İçtüzüğün 104 ve 105. Maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz." denildi.
Gerekçe bölümünde ise Türkiye'de farklı bölgelerde ve farklı illerde çeşitli toplumsal olayların meydana geldiği ve zaman zaman can kayıplarının önlenemediği vurgulandı. Çeşitli küçük çaptaki eylemlerin yanı sıra Gezi Protestoları, Kobani Eylemleri gibi çok daha kitlesel eylemlerde de vatandaşların demokratik tepkilerini dile getirdikleri görülmekle beraber bir takım kişilerin bu eylemlerde güvenlik güçleri ve diğer sivil vatandaşlara karşı fiziksel şiddet içeren davranışlarda bulunduklarının gözlemlendiğinin anlatıldığı gerekçede,
"Bu eylemler neticesinde gerçekleştirilen protestolara adeta gizli bir el tarafından gölge düşürülmektedir. 2009 yılında İstanbul’da lise öğrencisi Serap Eser’in de içinde bulunduğu İETT otobüsüne benzeri bir saldırı ile molotof kokteyli atılması neticesinde 18 yaşındaki Serap Eser yaşamını yitirmiştir. Konu ile ilgili olarak İçişleri Eski Bakanı İdris Naim Şahin bir röportajda Küçükçekmece’de otobüse molotof kokteyli atılması sonucunda 18 yaşındaki Serap Eser kızımız hayatını kaybetmişti. Otobüse molotofkokteyli atarak, otobüsü kundaklayan kişilerin ne yazık ki istihbarat elemanı olduğu bilgisini edindim." ifadelerini kullanmış ve bu kişilerin İstihbarat elemanı oldukları için yargılanmadıklarını kaydetmiştir.
6-7 Ekim 2014 tarihlerinde Kobani eylemlerinde resmi açıklamaya göre 42, bazı kaynaklara göre ise 50 yurttaşımız yaşamını yitirmiştir. Yine geçmişte demokratik içerikli Gezi protestolarında ve diğer birçok eylemde de yüzü maskeli bir takım kişilerin Molotof vb araçlarla saldırı gerçekleştirdiği görülmektedir. Aynı şekilde özellikle geçtiğimiz yıl içerisinde birçok yurttaşımız özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde faili meçhul şekilde, sokak olaylarında yaşamını yitirmiştir. Can ve mal kaybı yaşanan tüm bu olayların içerisinde İçişleri Eski Bakanı İdris Naim Şahin’in açıklamalarında belirttiği şekilde MİT veya diğer kamu görevlilerinin bulunup bulunmadığı, sonucunda ölüm meydana gelen bu olayların yükselmesinde ve yaşanan can kayıplarında bu kişilerin provokatif eylemlerinin etkisinin bulunup bulunmadığının araştırılması ve gelecekte bu tip olayların yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması, olaylarda sorumluluğu bulunanların tespit edilerek cezalandırılması hedeflenmektedir. Toplumsal huzur ve barışın sağlanması bakımından konunun önemi dikkate alındığında Meclis Araştırma Komisyonu kurulması önem arz etmektedir." ifadeleri kullanıldı.
(CİHAN)