Dijital iletişim yazarı Ussal Şahbaz, Sputnik Ajansına ’e Yeni medya ve siyaset arasındaki ‘gerilimli hattı’nı değerlendirdi.

Tartışmaların özellikle Twitter üzerinden çıktığını hatırlatan Şahbaz, bu platformun ‘herkesin birbiriyle iletişim kurması’ ve ‘ana akım medyaya alternatif olması’ üzerinden iki fonksiyonunun olduğunu belirtti.

Siyasetçi ve sanatçı gibi topluma mal olmuş kişilerin, sosyal medya üzerinden doğrudan kendi takipçilerine seslenmeyi, böylece mesajlarını iletirken hız kazanmayı ve interaktif olmayı tercih ettiklerini kaydetti. Şahbaz, son dönemde bunun en güzel örneklerinden birinin ise Twitter tarafından bütün hesapları kapatılan eski ABD Başkanı Donald Trump olduğunu söyledi:

“Trump artık diplomatik faaliyetlerini bile Twitter’dan yürütür olmuştu. Bunun artı ve eksiler var ama artık bu da yeni dünyanın kurallarından biri haline geldi. Sosyal medyanın karakterinden ziyade siyasi liderin iş yapma biçimiyle ilgili bir durum var. Çünkü sosyal medyayı kullanırken de düşünme ve danışma şansları bulunuyor. Ama çevresinden öğrendiğimiz kadarıyla Trump çoğu zaman kimseye sormadı.”

Ancak Trump’ın hesabının kapatılmasını doğru bulmadığını aktaran Şahbaz, “Bu ifade özgürlüğüne aykırıdır. Ayrıca bir yargı kararı veyahut bir idari karara dayanmayan, demokratik meşruiyeti olmayan bir karardır” dedi.

Ortada biraz “gücü gücüne yetene meselesi” olduğunu ifade eden Şahbaz, “Belli seslerin özel şirketler tarafından kısılmasının doğru olduğunu düşünmüyorum. Devletler elbette hukuka uygun bir şekilde, bir suçun önlenmesi için bazı sesleri kısabilirler ama bunların yargı kararıyla olması gerekir. Demokrasinin temeli de bunu gerektirir” diye konuştu.

Soylu ve Bahçeli olayını ise “Silikon Vadisi’nde şirketlerin, Türkiye’ye dışarıdan bakmalarının sonucu” olarak değerlendiren Şahbaz, şunları ifade etti:

“Twitter’ın Türkiye ile fazla ilgilenmediğini düşünüyorum. Twitter yöneticilerinin Türkiye’yi sevecek ya da sevmeyecek kadar bir fikri oluştuğunu zannetmiyorum. Oradaki bir-iki kişinin tavsiyesi ile karar alıyorlar. Çünkü Türkiye’de bir varlıkları, Türkiye ile ilgili doğrudan çalışan personelleri yok. Daha önce vardı, o kadroyu da kapattılar. Ben bunun umursamamaktan kaynaklandığını düşünüyorum.”

Öte yandan Türkiye’nin ‘temsilci atama’ talebine yanıt vermeyen Twitter’a reklam yasağı uygulanmaya başlandı. Bir sonraki adım ise bant genişliğinin daraltılması olacak. Peki, Twitter, bu konuda adım atmazsa Türkiye’de kapatılır mı? Şahbaz, “Maalesef, Türkiye’de, Twitter’ın kapatılma riskinin arttığını düşünüyorum” dedi ve şunları ekledi:

“Twitter, Türkiye’de çok önemli bir iletişim aracı haline geldi. Özellikle ana akım medya, toplumun taleplerini artık karşılamadığı için birçok kişi haber kaynağı olarak Twitter’ı kullanıyor. Dolayısıyla Twitter’ın kapanması Türkiye’de toplumsal diyalog ve iletişim açısından büyük bir kayıp olur. Ancak ne yazık ki Twitter’ın umursamazlığı ve karşılıklı restleşmeler nedeniyle kapatılma noktasına doğru gittiğini görüyoruz. Bu tip sorunların diyalogla çözülmesi gerekir. İyi bir diyalog kurulsa ortak zemin bulunabilir. Ancak iki taraf da o noktada değil gibi görünüyor.”