Sakarya Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Utkucu, Türkiye'deki afet planlamalarının, özellikle 8.1 büyüklüğünde olması öngörülen büyük depremleri temel alarak yapılması gerektiğine dikkat çekti.

İSTANBUL UYARISI

Utkucu, "Türkiye'deki stratejik planlamaların büyük depremlere, özellikle 8.1 büyüklüğündeki senaryolara göre yapılması gerektiğine" vurgu yaparak, yer bilimleri alanındaki ilerlemelerin önemine değindi. Özellikle Hatay’da yaşanan yıkıcı depremin öncesinde, bölgedeki sismik boşluğun bilimsel çevrelerce bilindiğini hatırlattı. Türkiye'nin en riskli fay hattı olan Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın ortalama 250 yıllık periyotlarla büyük enerji boşalttığını dile getiren Utkucu, İstanbul çevresinde 7 ve üzeri büyüklükte bir depremin potansiyelinin biriktiğini ifade etti. "6.2 ile 7.2 büyüklüğündeki depremler arasında yaklaşık 30 katlık bir enerji farkı bulunduğunu" belirterek bu küçük sarsıntıların beklenen büyük depremler olmadığını vurguladı.

ÜÇ BÜYÜK SİSMİK BOŞLUK NEREDE?

Utkucu, İstanbul’da 23 Nisan’da meydana gelen depremin, fay hattının doğu kolunda gerçekleştiği için Sakarya’da da güçlü hissedildiğini söyledi. Türkiye genelinde daha önce tespit edilen üç büyük sismik boşluktan birinin Hatay’da gerçekleştiğini belirten Utkucu, geriye yalnızca Erzincan Yedisu ve İstanbul bölgelerinin kaldığını ifade etti.

İstanbul’da beklenen depremin kırılma yönüne göre farklı bölgelerin farklı düzeylerde etkilenebileceğini vurgulayan Utkucu, fayın Tekirdağ’dan doğuya doğru kırılması durumunda Sakarya’nın ciddi zarar görebileceğini, Adalar yönünden batıya ilerlemesi halinde ise batıdaki illerin daha fazla etkilenebileceğini söyledi. Kırılma iki yönlü olursa, her iki bölgenin de eşit düzeyde zarar göreceğini aktardı. Utkucu son olarak, Türkiye’nin aktif deprem kuşağında yer aldığını hatırlatarak, "ortalama sürenin dolduğunu ve toplumun her kesiminin bu gerçeklik doğrultusunda hazırlıklı olması gerektiğini" ifade etti.