Sahte Çürük Raporu tutuklusu Albay Üçok’un Karargah Evleri’yle ilgili soruşturma dosyasından 7 ses kaydı tutanağı ile 9 ses kaydını yok ettiği belirlendi.
Sahte Çürük Çetesi ve Ergenekon davaları sanığı eski Hava Kuvvetleri Komutanlığı Adli Müşaviri Albay Ahmet Zeki Üçok’la ilgili olarak Genelkurmay Askeri Savcısı Yarbay Yaşar Yüce tarafından hazırlanan iddianamede şok iddialar gündeme geldi. Üçok’un görevi kötüye kullanmak suçundan memuruyetten atılması istemiyle hazırlanan iddianamede, Ergenekon’nu Karargah Evleri yapılanmasıyla ilgili askeri savcılıkça yapılan soruşturma dosyasının üzerinin nasıl örtüldüğü de gözler önüne serildi.
Yok olan dosyalarda ne vardı?
Genelkurmay Askeri Savcısı Yüce iddianamede, Albay Üçok’un yürüttüğü İşçi Partisi / Karargah Evleri soruşturmasında 7 ses kayıt tutanağı ile 9 ses kaydının dosyada olmadığını anlattı. Üçok, Hava Kuvvetleri içindeki Ergenekon yapılanması iddialarıyla ilgili soruşturmada ‘delil yetersizliği nedeniyle takipsizlik” kararı vermişti. Üçok’un soruşturma dosyasından yok olan iletişim tutanakları ve ses kayıtlarının kimlere ait olduğu ve neler içerdiği merak konusu oldu.
Askeri Bilirkişi ‘kayıp’ dedi
Zeki Üçok’un Karargah Evleri soruşturması kapsamında 45 kişi hakkında iletişimin tespiti talebinde bulunduğuna dikkat çeken Savcı Yüce iddianamede, Hava Kuvvetleri Askeri Savcılığının görevlendirdiği bilirkişi Jandarma Yüzbaşı Taran Avcı’nın 16 Şubat 2010 tarihli raporuna da yer verdi. Raporda “Hv.K.K.lığı Savcılığı’nın 2009/45 Esas sayılı soruşturma dosyası içerisinde toplam 24 iletişim tespit tutanağı olması gerekirken dosya içerisinde 17 adet iletişim tespit tutanağı olduğu, bu tutanaklara ait 24 adet ses dosyası olması gerekirken dosya içerisinde 15 adet ses dosyası bulunduğu belirtilmiştir” denildi.
Deliller ortalıkta saçılı bulundu
Askeri müfettişlerin 18 Mayıs 2010 tarihli teftiş raporunda da “Üçok’un, 2009/45 Es. Sayılı soruşturma dosyasında bir kısım iletişim tutanakları ve ses CD’lerinin mevcut olmaması ve bu dosyalara ait evrakların farklı yerlerde dağınık ve sıra numarası almamış olarak bulunması, bu dosyalara ait suç eşyası ve aramalarda el konulan eşyaların emanete alınmayıp naylon poşet içinde Kalem odasında açıkta bırakılması fiilleri nedeniyle müteselsil şekilde memuriyet görevini ihmal suçu” işlediği belirtildi.
Avukatları ‘dinletmek’ istemiş
“Sahte çürük çetesine üye olmak” ve “yağmaya azmettirmekten” 403 yıl, hipnozla ifade aldırmaktan da 36 yıla kadar hapsi istenen Albay Ahmet Zeki Üçok, sanık avukatlarını MİT ve TİB’e takip ettirmeye çalışmakla da suçlandı. Genelkurmay Askeri Savcısı Yaşar Yüce hazırladığı iddianamede, Zeki Üçok’un, hipnozla ifadesini aldırdığı Astsubay Ali Balta’nın avukatı Mustafa Dokumacı ile “kasten görüştürülmediği” de ifade edildi. Üçok’un, CMK uyarınca Kayseri Barosu’ndan Balta için zorunlu müdafii temini etmesi gerekirken, Ankara Barosu’ndan emekli Hakim Albay Nail Karaaslan’ın avukatlığı için baskı yaptığı da iddianamede yer aldı. İddianamedeki bir başka çarpıcı bilgi de, Üçok’un şüpheli olmamasına rağmen bazı sanık avukatları hakkında MİT’ten inceleme ve TİB’den ise telefon dinleme talep ettiği bilgisi oldu. Üçok’un, avukat Mustafa Dokumacı’nın emekli asker olması nedeniyle bağlı bulunduğu birliğin personel dairesinden bilgi aldığı belirtildi. Üçok’un Avukat Dokumacı ile birlikte diğer avukatlar Çağatay Sakaoğlu, Seffan Kılıç, Vedat Örnek, Serhat Ağır ve Musa Öncel hakkında şüpheli olmamalarına rağmen TİB’den iletişim tespiti istediği ifade edildi. Aynı isimlerle ilgili MİT’ten araştırma yapılmasının da istendiği belirtildi.