ANTALYA (A.A) - Antalya Gazeteciler Cemiyeti (AGC) Genel Sekreteri Haşmet Öyken, Düşünce özgürlüğünün simgesi ve yılmaz savunucusu, demokrasi şehidi gazeteci yazar Uğur Mumcuyu katledilişinin 20. yıl dönümünde bir kez daha saygıyla anıyoruz dedi.
     AGC Genel Sekreteri Öyken, yaptığı yazılı açıklamada, Cumhuriyetin, Atatürk ilkelerinin ve özgürlüğünün her zaman yorulmaz savunucu olan Uğur Mumcunun gazetecilik mesleğine gerçek anlamda araştırmacı gazetecilik misyonunu kazandırdığını, gerçeğin perdesini aralarken, karşısına kimin çıkacağına hiçbir zaman bakmadığını belirtti.
     Bu toprakların aydınlarına sahip çıkılmadıkça ve unutturulmaya çalışılan cinayetler aydınlanmadıkça hiç kimseye rahat yok diyen Öyken, bağımsız, laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti için bugüne kadar büyük bedeller ödendiğini kaydetti.
     Bundan sonra da bu uğurda bedeller ödemeye hazır olduklarını ve katledilen meslektaşları unutturmayacaklarını ifade eden Öyken, Bu toprağın aydınlarına sahip çıkmadıkça, cinayetlerin ardındaki karanlıklar aydınlanmadıkça ne Mumcular ne Emeçler ne İpekçiler, ne Üçoklar, ne Kışlalılar ne de Dinklerin yattığı yerde rahat eder ifadesini kullandı.
     Öyken, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
     Uğur Mumcu katıksız, ödünsüz, coşkulu bir Kemalistti. Onu anarken sorumluluklarımızı birbirimize anlatmalıyız. Böyle günlerde Uğur Mumcu ile onun gibi yitirdiklerimizle, onların düşünceleri ile beraber olmak zorundayız. Uğur Mumcu, Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olunmaz diyordu. Bu, onun gazetecilik ilkesiydi ve bu ilkesinden asla taviz vermedi. Tüm yazı ve çalışmalarında bu ilkeye sıkı sıkıya sadık kaldı. Üzerine gittiği her konuyu araştırdı, inceledi, belgeleri tek tek tasnif etti, vicdanının terazisine vurdu ve ancak o zaman fikrini açıkladı. Bu nedenle açıklamaları, kamuoyunun çok farklı kesimlerinde büyük yankı buldu. Fikirleri günlük çıkarların, kısa vadeli siyasetlerin üzerinde yükselen toplumsal vicdanın ve bilgeliğin sesi sayıldı. Demokrasi ve insanlık düşmanlarının amansız düşmanı oldu.
    
     Muhabir: Yusuf Karadağ
     Yayıncı: Hızır Hacısalihoğlu