Euronews'te yer alan habere göre Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmytro Kuleba Perşembe günü Brüksel'de Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin dışişleri bakanlarının toplantısına katıldı.

Kuleba açıklamasında, AB'nin 27 üyesi de dahil olmak üzere Batılı müttefiklerine Rus hedeflerini vurmak için uzun menzilli silahların kullanılmasına yönelik kısıtlamaları kaldırmaları yönündeki çağrılarını yineledi.

Gazetecilere açıklama yapan Kuleba, "Kaçınmak istediğimiz şey, kamuoyuna verilen mesajın, prensipte hiç kimsenin Rusya'da derin saldırılara karşı olmadığı, ancak buna izin vermek için de gerçek bir eylemde bulunulmaması durumu. Asıl önemli olan zamanlamadır. Bugünkü mesele de tam olarak bu," diye konuştu.

Kiev yönetiminin Güney Rusya'nın Kursk Oblastı bölgesine başlattığı sınır ötesi operasyonu, İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana Ukrayna'nın Rusya karşı başlattığı en büyük saldırı oldu ve 2022'den bu yana süren savaşta bir dönüm noktası oluşturdu. Aynı zamanda Ukrayna yanlısı Rus savaşçılar yerine Ukrayna ordusunun öncülük ettiği ilk saldırı.

Moskova, operasyona öfkeyle tepki göstererek, Ukrayna'da insansız hava araçları ve füzelerle saldırılarını artırdı.

Bu yıkım Brüksel'de Moskova'nın kış aylarında insani bir kriz yaratmak ve Avrupa'da yeni bir mülteci dalgasını tetiklemek istediğine dair uzun süredir devam eden korkuları da arttırdı.

Şehirleri ve çocukları koruma ihtiyacından bahseden Kuleba, Batı tarafından gönderilen silahların Rusya'daki "meşru askeri alanların" hedeflenebileceğini söyledi.

Kuleba, "Saldırmamıza izin verilirse, Rusya'nın kritik altyapımıza zarar verme kapasitesini önemli ölçüde azaltacağız. Ve sahadaki kuvvetlerimizin durumunu iyileştireceğiz," dedi.

Batılı müttefiklerinin cesur kararlar alması gerektiğini söyleyen Kuleba, "Ukrayna'yı yeterince başarılı olamadığı için suçlamaya çalışanlar, Rusya'nın başarısının ortaklarının cesur kararlar almaya hazır olmalarına bağlı olduğunu unutmamalıdırlar," dedi.

Kısıtlamaların kaldırılması konusu AB'nin gündeminde

Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy, Mayıs ayında Brüksel'e yaptığı ziyaret sırasında gündeme getirmişti.

Talep Hollanda, İsveç, Danimarka, Finlandiya, Polonya ve Baltık ülkeleri gibi bazı üye devletler tarafından kabul edilmiş olsa da bu konuda bir mutabakat bulunmuyor.

İtalya yeşil ışık yakmazken, Almanya Kiev'in lobi faaliyeti yürüttüğü 500 kilometre menzile sahip Taurus seyir füzelerini vermeyi reddetti.

AB'nin dış politika şefi Josep Borrell de Kuleba'ya tam destek verdi ve Batı tarafından tedarik edilen silahlara getirilen kısıtlamaların, meşru müdafaa hakkı ve uluslararası hukuka uygun olarak kaldırılması gerektiğini belirtti.

Borrell, Kuleba ile birlikte, perşembe günü yaptığı açıklamada, "Rusya'nın Ukrayna'yı bir sonraki kış karanlığa ve soğuğa mahkum etmek için Ukrayna'nın elektrik sistemini tamamen yok etmek istediği açık. Rusya bir Avrupa ülkesini bombalayarak tam teslimiyete sürüklemek istiyor," dedi.

Ancak esas mesele, Joe Biden yönetiminin çatışmanın tırmanmasından çekinerek uzun menzilli balistik füzelere sınırlama getirmesinde yatıyor. Bir diğer önemli bağışçı olan İngiltere de Amerika Birleşik Devletleri'nin onayını beklediği için isteksiz.

Kuleba Brüksel'de yaptığı açıklamada, "İngiltere ile çok açık bir görüşmemiz var ve ABD onlardan asker ve sivillerimizin kanları ile bedelini ödedikleri ivmeyi boşa harcamamalarını istiyor. Avrupa için uzun vadeli güvenlik, Ukrayna için kısa vadeli, cesur kararlarla başlar," ifadelerini kullandı.

Dışişleri Bakanları toplantısı sırasında Kuleba, askeri malzemelerin duyurulması ile bu yardımın "fiilen teslim edilmesi" arasındaki boşluğu da gündeme getirecek.

Gecikmelerin "aşırı uzun" olduğunu ve savaş planlamasını engellediğini söyleyen Kuleba "Bu bizi çok rahatsız ediyor," dedi.

Borrell ise, "Söz vermek çok kolay ama yerine getirmek daha zor," diyerek açıklamasında bulundu.

AB kurumları ve üye devletler işgalin başlamasından bu yana Ukrayna'ya 39 milyar euro askeri destek sözü verdi, ancak bu rakamın ne kadarının Ukrayna'ya ulaştığı belli değil.

Geçtiğimiz ay Brüksel bir ilke imza atarak, bloğun Rusya'ya yönelik geniş kapsamlı yaptırımlarının bir parçası olarak dondurulan Rus Merkez Bankası varlıklarından elde edilen olağanüstü gelirlerin 1.5 milyon eurosunu Ukrayna'ya gönderdi.