Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Yıldırım:
-Sayın Özdilin yazısı eksiklerle, yanlışlarla dolu.
Düzeltilecek bir tarafı yok. Amacım onu düzeltmek de
değil, Türk milletimize, vatandaşımıza kamuoyuna bu
vesileyle gerçekler
ERZİNCAN (A.A) - Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı
Binali Yıldırım, Hürriyet Gazetesi köşe yazarı Yılmaz Özdilin Ne ördün filan
başlıklı yazısına ilişkin, (Her şey yabancı) deyip, efendim (sadece trene bakan
öküzler yerlidir) demek bu millete, bu milletin değerlerine en büyük hakarettir
dedi.
Yıldırım, Refahiye ilçesindeki Dumanlı Yaylasında düzenlenen 14. Refahiye
Kültür ve Bal Festivalinde yaptığı konuşmada, memleketin her köşesinde, her
yerde, beldelerde, yaylalarda insanların bir araya geldiğini söyledi.
İnsanların festivallerde birbirleriyle kaynaştığını, buluştuğunu ve hasret
giderdiğini ifade eden Yıldırım, İşte Türkiyenin özlediği manzara bu. Güçlü
Türkiye birlikle olur, beraberlikle olur. Biz birlikte Türkiyeyiz. Doğumuzla,
batımızla, kuzeyimizle, güneyimizle, Kürdümüzle, Türkümüzle, Lazımızla,
Çerkezimizle, 72 milletimizle Anadolu topraklarının her tarafında bir olduk,
beraber olduk. Kederde de bir olduk, tasada da beraber olduk. Bütün zorlukları
aşa aşa bugünlere geldik dedi.
Terör olaylarından dolayı festivali coşkuyla yapamadıklarını belirten
Yıldırım, şöyle konuştu:
Bu festivali çok daha mutlu, sevinçli kutlamayı elbette çok arzu ederdik.
Ama maalesef bayramın içerisinde, kardeşliğin, sevgi duygularının, birliğin,
beraberliğin ve yardımlaşmanın doruğa ulaştığı mübarek günlerde, kanlı terör
örgütü boş durmadı, mesai yaptı. Masum çocuk, kadın, erkek demeden suçsuz ve
masum insanlarımızın hayatına kast etti.
Konuşmanın ardından Bakan Yıldırım, festival alanında bulunan bir kağnı
arabasının yanına gitti. Kağnının, iki öküze bağlanan tahta kısmına oturan
Yıldırım, kağnıyı yaklaşık 50 metre sürdü. Bakan Yıldırım, Bal Ağası
yarışmasında birinci olan Mirzali Suludereyi de tebrik etti.
-Yılmaz Özdilin yazısı-
Bir gazetecinin Hürriyet Gazetesi köşe yazarı Yılmaz Özdilin Ne ördün
filan başlıklı yazısıyla ilgili düşüncelerini sorması üzerine Yıldırım, Ne
diyor iddialarında, demir yolları Almanlarındır. Anadolu topraklarında Osmanlı
döneminde ilk imtiyaz İngilizlere verildi. O da İzmir-Aydın arası ilk demir yolu
esnasında... Daha sonra Almanlar, Fransızlar, Belçikalılar Ruslar da Anadolu
topraklarında, Osmanlı coğrafyasında demir yolu yaptılar. Bir başka iddiası var
(Mustafa Kemal Atatürk geldi, vagon fabrikası kuruldu) dedi. Türkiyede de vagon
fabrikalarının kuruluş tarihleri, ilk vagon fabrikası 1953 yılında, yolcu vagon
fabrikası 1962 yılında kuruldu. Dolayısıyla bu da yanlış dedi.
Bakan Yıldırım, şöyle devam etti:
Tek kuruş borç almadan bunların yaptığının dört katı demir yolu yapıldı.
Bunlar dediği herhalde bizi kastediyor. Bizim bunlar, onlar diye milleti
ayrıştırma gibi bir alışkanlığımız yok. Asıl bu tarzda değerlendirmeyle maalesef
bir millete bunlar ve onlar diyen bir anlayışı görüyoruz. Marmaray Japonların,
Marmaray İstanbulda yapılıyor, dünyanın en ileri mühendislik projesi iki kıtayı
denizin altından birbiriyle birleştiriyor. Japonlar ve Türkler ortak yapıyor.
Neden- Çünkü 40 yıl vadeli, 10 yılı ödemesiz, 0.75 faizli kredi veriyor. Hibe
gibi kredi, 3 milyar dolar. Böyle bir işte Japonlar ortak olarak yer almayacak
mı- Ankara-Konya, yüzde 100 Türk firması ve rekor bir sürede bitirdi. Neden Türk
firması- Çünkü onun parasını biz cepten veriyoruz. Ama cepten veriyoruz diye,
illa Türk firması olsun diye (gel sana pahalı pahalı yapalım) demiyoruz, yarışma
yapıyoruz. Yılmaz Özdil, imtiyazla yarışmayı birbirine karıştırmış. İmtiyaz
hiçbir yarışma yapmadan çağırıp birine diyorsunuz ki (şunu yap.) Cumhuriyet
dönemi öncesi öyleydi. İmtiyaz veriliyordu, şimdi ise imtiyaz yok, yarışma var.
İhale oluyor, hatta yerli firmaların teklifleri yabancılara göre yüzde 15 pahalı
olsa bile yerli firmaları tercih ediyoruz, yerli firmaları koruyoruz. Onun için
buradaki değerlendirmeler hem yanlış hem de insafsız.
Yazıdaki yanlışlar manzumesinin sürdüğünü iddia eden Bakan Yıldırım, yazının
hiçbir tarafının tutulacak gibi olmadığını söyledi.
Dünyanın hiçbir ülkesinde, hiçbir kimsenin her şeyi kendisinin yapmadığını
anlatan Yıldırım, Eğer kapalı bir toplum olsanız, mesela Kuzey Kore, her şeyi
kendisi yapmaya çalışıyordur ama onlar da Ruslardan Çinden destek alıyor. Bir
uçak 30 bin parçadan oluşuyor bu 30 bin parçayı Boing Airbus alıyor. Bunların
teker teker montajını yapıp uçağı ortaya çıkarıyor. Ama o parçaların kimi
Japonyadan gidiyor, Türkiyeden giden parçalar var. Bir otomobilin bütün
parçalarının aynı fabrikadan yapıldığını sanıyorsunuz. Böyle bir şey yok, yurt
dışından da, yurt içinden yan sanayiinden de geliyor dedi.
Bakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
Özetle sayın Özdilin yazısı eksiklerle, yanlışlarla dolu. Düzeltilecek
bir tarafı yok. Amacım onu düzeltmek de değil, Türk milletimize, vatandaşımıza
kamuoyuna bu vesileyle gerçekleri bir kez daha anlatmak. Bu arkadaşın çalıştığı
gazetenin ortağı da yabancı. Alman ortağı var. Yönetim kurulunda Almanlar var,
eğer bundan gocunuyorsa o gazeteyi derhal bıraksın. O matbaada kullanılan
makinalar, elinizde tuttuğunuz kameralar, fotoğraf makinaları, bunlar yabancı
değil mi arkadaşlar- Bu ne mantık, bu ne haldir anlamak mümkün değil.
Dolayısıyla, her şey yabancı deyip, efendim sadece trene bakan öküzler
yerlidir demek bu millete, bu milletin değerlerine en büyük hakarettir. Ben bu
arkadaşımızın yaptıklarını, milletimizin vicdanına, basiretine havale ediyorum.
Daha fazla bir şey demiyorum.
Festivale, AK Parti Erzincan Milletvekili Sebahattin Karakelle, İstanbul
Milletvekilleri Sevim Savaşer, Bilal Macit, CHP Erzincan Milletvekili Muharrem
Işık, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Müsteşarı Habip Soluk, TRT
Genel Müdürü İbrahim Şahin, TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman, Devlet Hava
Meydanları İşletmesi Genel Müdürü Orhan Birdal ve çok sayıda davetli katıldı.
Muhabir: Barış Yalçınkaya / Yakup Bakar / Önder Felek
Yayıncı: Cemal Coşkun