AKPM ve AGİT gözlemcileri, 14 Mayıs seçimlerinin rekabetçi bir ortamda geçtiğini ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP’nin haksız bir avantaj elde ettiğini vurguladı ve yasal çerçevenin demokratik seçimlerin yapılması için tam anlamıyla bir temel oluşturmadığını belirtti.
TR724'ten Ensar Nur imzalı habere göre 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerini Türkiye’de takip eden Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) ve Avrupa Güvenlik ve işbirliği Teşkilatı (AGİT) ortak gözlem heyeti ilk izlenimlerini açıkladı.
Heyete göre, seçimlerin yüksek katılımla gerçekleşmesi ve seçmenlere gerçek siyasi alternatifler arasında bir seçim yapma imkânı sunulması olumlu noktalar olarak kayda geçerken; toplanma, örgütlenme ve ifade özgürlüklerine yönelik devam eden kısıtlamaların bazı muhalif siyasetçi ve partilerin yanı sıra sivil toplum ve bağımsız medyanın sürece katılımını engelleyip adil olmayan bir seçim ortamı oluşturduğu ifade edildi.
AGİT Özel Koordinatörü ve kısa dönemli gözlemci heyetinin lideri Michael Georg Link, “Bunlar rekabetçi ancak yine de sınırlı seçimlerdi, çünkü bazı muhalif politikacıların tutuklanması da dahil olmak üzere bazı siyasi güçlerin kriminalize edilmesi, siyasi çoğulculuğu ve bireylerin seçimlerde aday olma haklarını engelledi” dedi ve ekledi: “Seçim sürecine siyasi müdahale Türkiye’nin uluslararası taahhütleriyle uyumlu değildir.”
Link, Türkiye’nin demokratik bir seçimin yapılabilmesi için gerekli temel ilkeleri yerine getirmediğinin altını çizdi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına rağmen kilit siyasi ve toplumsal figürler hapiste olması, medya özgürlüğünün ciddi şekilde kısıtlanmış olması ve bir otosansür ortamı oluşması adil seçim kampanyası koşullarının oluşturulmasına engel oldu.
Seçim idaresi seçimleri etkin bir şekilde organize etmiş ve genel olarak güven kazanmıştır, ancak çalışmalarında şeffaflık ve iletişim eksikliğinin yanı sıra bağımsızlığına ilişkin endişeler de mevcuttur.
AGİT Parlamentosu Delegasyonu Başkanı Farah Karimi, “Bu seçimlerde sunulan umut verici seçim fırsatına rağmen, vatandaşların oy kullanma hakkını kullanmasında önemli zorluklar yaşandı ve ne yazık ki kadınlar aday olarak yeterince temsil edilmedi. Yüz binlerce kişi, depremden etkilenen insanlar ve özellikle öğrenciler, oy kullanma haklarını kullanmak için önemli ölçüde ek çaba sarf etmek zorunda kaldı” ifadelerini kullandı.
AGİT ODIHR seçim gözlem heyetine başkanlık eden Büyükelçi Jan Petersen, “Seçmenler seçim günü gerçek bir tercih yaptı ve yüksek katılım oranı Türkiye halkının demokratik ruhunun iyi bir göstergesiydi” dedi. “Ancak, seçim idaresinin çalışmalarının şeffaflıktan yoksun olduğunu, kamu medyasının ezici önyargısını ve ifade özgürlüğüne getirilen kısıtlamaları üzüntüyle not ediyorum” diyerek seçimlerin adil bir ortamda geçmediğini vurguladı.
Türkiye’deki genel seçimlere 40 ülkeden toplam 401 gözlemci katıldı. Bunların 264’ü ODIHR tarafından görevlendirilen uzmanlar, uzun ve kısa dönemli gözlemciler, 98’i AGİT PA ve 39’u AKPM’den gelen gözlemciler oldu.