Üniversitelerde sindirmek için uydurma soruşturmalar açılıyor

Prof. Dr. Doğan Göçmen üniversitelerin içinde bulunduğu vahim tabloyu değerlendirdi ve “Üniversitelerimiz basit siyasÎ hesaplara ve kadrolaşmalara kurban edilmektedir. Sindirmek için uydurma soruşturmalar açılıyor “ dedi.
Üniversitelerin gittikçe ticarîleştiğini belirten Prof. Dr. Doğan Göçmen, “Türkiye’de taşra üniversiteleri diye bir kavram türetilmiştir. Kavramın kendisinin varlığı bile manidardır. Vakıf üniversiteleri seçkinler için düşünülmüş üniversitelerdir. Bunun tamamlayıcısı olarak devlet üniversiteleri çoktan bilgi üreten bilim yuvaları olmaktan çıkmış durumdadır. Üniversitelerimiz gittikçe daha çok basit siyasî hesaplara ve kadrolaşmalara kurban edilmektedir.” değerlendirmesinde bulundu. 

Üniversitelerin baskı yuvası haline geldiğini belirten Prof. Dr. Göçmen şunları dedi: “İş hayatımızın hemen her alanı mobbing yuvalarına dönüşmüş durumdadır. Bundan nasibini en çok alanlar üniversitelerdir. İşi soğuk kanlı bir şekilde profesyonelce planlayan ve yapanların sayısı az değildir. Bunlar öyle profesyonel ki, insanın, Bunlar bu oyunları ne zaman öğrendi, nerede öğrendi diyesi geliyor ve bunlar o kadar çok kirli yöntem ve araçlarla çalışıyorlar ki insanın aklı hayali almıyor. Sanki yememişler içmemişler mobbingcilik üzerine düşünmüşler.”

Açılan soruşturmalar ‘İtİbarsızlaştırmak İçİn’

15 Temmuz gecesi yaşanan olaylardan sonra başlayan soruşturma furyalarını da akıllara getirir nitelikte açıklamalarda bulunan Göçmen, “Akademik dünyamız iftiralarla ve yalanlarla dolu bir dünya aynı zamanda. Açılan soruşturmaların çoğu kez elle tutulur bir nedeni yoktur. Sindirmek için uydurma soruşturmalar açılıyor. Bu uydurma soruşturmalar kilit noktalarda kurulan ilişkiler nedeniyle sıkça başarılı da oluyor. Bunu betimlemek için akademisyenler arasında işi yukarıdan bağlamak diye bir kavram dolaşmaktadır. Açılan soruşturmaların başarı şansı az olunca veya açanların kendilerine karşı dönme tehlikesi olursa, soruşturmalar hemen apar topar kapatılıyor ve buna karşı hiçbir şey yapılamıyor. Sıkça, o onu dedi, bu bunu dedi, gibi dedikodu dolu sözlerle şikâyet dilekçeleri hazırlanıyor, soruşturmalar açılıyor, soruşturmalar kapatılıyor, cezalar veriliyor. Soruşturmaların sıkça gerçek nedeni, insanların akademik itibarını sarsmak, kıdem ilerlemesini durdurmak, öğrenciler arasında önyargılar yayıp derslerinin seçilmesini engellemek, mesai arkadaşları arasında yalıtıp yalnızlaştırmaktır” tesbitinde bulundu. 
28 Haziran 2018 10:05
DİĞER HABERLER