Ben bu devlete 18 ay askerlik yaptım, yine çağırırsa giderim, canımı malımı her şeyimi veririm. Ama sokaktan çekilin, sokak çözüm değil. Vatanı ateşe atmayın Allah rızası için, biz yaşadık o günleri... Allah buna sebep olanların, o nineyi ağlatanların ve sesiz kalanların belasını verecek. Bu gözyaşlarında boğulacağız.

Şehit edilen askerlerimize, subaylarımıza, polislerimize, sivil halkımıza, çocuklarımıza Allah’tan rahmet diliyorum... Türkiye başın sağ olsun...

Herkes özgür olmalı. Gazeteci de özgür olmalı, fikrini özgürce ifade edebilmeli. Herkes de tepkisini olgunlukla, insaniyetle ve ilkel değil uygarca vermeli.  

Hürriyet gazetesine yapılan saldırılar beni son derece üzdü. Basın kuruluşlarının fikir özgürlüğüne saygı duyulmayan ve bu özgürlüğün şiddetle engellenmeye çalışıldığı bir ülkede, bırakın demokrasiyi demokrasi hayalinden söz etmek bile mümkün değildir. Basının, gazetecinin ve de toplumun fikrini özgürce beyan etmesinden dolayı böyle saldırılarla ve yargılarla karşılaşmasını kınıyor, bir sanatçı olarak değil bu ülkenin bir bireyi olarak bu antidemokratik tutumun acil olarak değişmesini, değiştirilmesini talep ediyorum. Zira insan olarak fikir özgürlüğümüz en doğal hakkımızdı.

Basını hedef göstermek, düşman bellemek, bir de saldırmak nedir? Özgür ve demokratik ülkelerde basına saldırı olmaz! Olamaz! Olmamalı! Ne Hürriyet’e, ne Sabah’a saldırılabilir! Fikrini beyan edersin, kimseyle aynı fikirde olmak zorunda değilsin. Ülkemiz yanıyor. Acımız taze. Saldırganlar sokağa döküldü. Bölücü ne istiyor? Bizi karıştırmak! Şimdi birlik zamanı. Bu ülkeyi bö-le-mez-ler. Kalleşçe cinayetin diğer adı mayın döşemektir! Ve analar, aileler, çocuklar ağlarken birbirine kin kusan insanlar var! Saldırmak bu ülkenin alışkanlığı haline geliyor yavaş yavaş. Dinimiz, kültürümüz, adetlerimiz; bu güzellikleri hatırlayalım. Terörün cezası verilsin, önlemler alınsın! Yarın yine yanmasın yürekler... Doğduğumdan beri tanıdığım, evimize giren gazete Hürriyet’e saldıranlara da yazıklar olsun! Sana bir şey olmaz. Diren gazetecilik, diren Hürriyet.

Hürriyet, tarafsızlığın çok önemli bir göstergesi, basınımızın mihenk taşlarından biridir. Tüm basın kuruluşlarına ve emekçilerine yapılan saldırıları kınıyorum.

 

Özgür basın susturulamaz. Hürriyet gazetesine yapılan saldırıyı kınıyorum. Geçmiş olsun Hürriyet.

Kurulduğu günden beri isminin sol yanında Türk Bayrağı, Cumhuriyetin Kurucusu’nun resmi ve “Türkiye Türklerindir” yazısı olan bir gazetenin saldırılara maruz kalmasının mantığını çözemiyorum. Bu saldırıları basının tamamına yapılmış sayıyorum. Gün, birlik günüdür.

Ülkemizin, insanlığımızın, Türk basınının hürriyetine kast edilmiştir. Şartlar, koşullar ne olursa olsun hiçbir şekilde kabul edilemez bu çirkin, bu vahşi saldırıyı kınıyor, hepimizi birlik ve beraberliğimizi korumaya davet ediyorum.

Birlik ve beraberlik zamanı. Düşman değiliz biz... Dil, din, ırk farkımız yok. Hepimizin aynı bayrağın çocuklarıyız. Provokasyon ve nefrete kanmayın. Ne mutlu Türküm diyene.

Kardeş kavgası bize, büyük Türk milletine yakışmaz! Biraz sağduyu... Taşlara, sopalara karşıyız, “basına şiddeti” kınıyorum!

Hürriyet’e ikinci kez saldırıyorlar. Devletin tepesinden hedef gösteriyorlar. Herkes kendi hukukunu uygulayacaksa, hukuk devleti ne işe yarar?

O bizim Hürriyet’imiz!

Hürriyet ailesine geçmiş olsun, Allahım huzur sağlık versin hepimize...

Hürriyet’e yapılan saldırıyı şiddetle kınıyor ve çok büyük üzüntü duyuyorum. Hukuk çerçevesinde, demokratik yollardan eleştiri haktır. Ama saldırı ve vandallık kabul edilemez.

Geçmiş olsun Hürriyet.