Unutulmaya yüz tutmuş meslek ustalarının vergi

Unutulmaya yüz tutmuş meslek ustalarının vergi mutluluğu -Maliye Bakanlığının Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren, kendi ürettiği ürünleri satanlar ile el işçiliğiyle geçinen mükelleflerden vergi alınmamasına ilişkin düzenle
BURSA (A.A) - Cem Şan - Maliye Bakanlığının Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren, kendi ürettiği ürünleri satanlar ile el işçiliğiyle geçinen mükelleflerden vergi alınmamasına ilişkin düzenlemesi, çinicilik, kalaycılık, çömlekçilik, saraççılık, bastonculuk gibi unutulmaya yüz tutmuş meslekleri yapan esnaf kesiminde sevinçle karşılandı.
     Bursa Muhtelif Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Fehmi Duban, AA muhabirine yaptığı açıklamada, düzenlemenin özellikle çinicilik, kalaycılık, çömlekçilik, saraççılık, bastonculuk, oymacılık, semercilik gibi unutulmaya yüz tutmuş meslekleri teşvik niteliğinde olduğunu belirtti.
     Bursada unutulmaya yüz tutmuş meslekleri bünyesinde barındıran tek oda olduklarını, kentte ağırlıklı unutulmaya yüz tutmuş meslekler olmak üzere 144 farklı meslek örgütünü bir arada bulundurduklarını belirten Duban, Maliye Bakanlığının teşvik niteliğindeki düzenlemesi esnaf kesiminde sevinçle karşılanmıştır. Yapılan bu düzenlemeyle el dokuma işleri, bakır işletmeciliği, çini, çömlek yapımı, sedef kakma, ahşap oyma işleri, kaşıkçılık, bastonculuk ve semercilik gibi kaybolmaya yüz tutmuş yüzlerce meslek grubu vergiden muaf olacak. Bu kararla, bu mesleklerin geleceğe yönelik yaşatılması konusunda artık daha fazla umutluyuz dedi.
     Bursanın şehir merkezinde hayvancılık ve çiftçilik bittiği için sanatkarın da kalmadığını söyleyen Duban, şunları kaydetti:
     Eskiden nal yapanımız vardı, bu bitti. Semercimiz vardı, bitti. İki üç tane saraççı kaldı. O da atlara koşum yapıyor. Keçecimiz vardı, bitti. Camilere alem yapan iki üç tane sanatkarımız kaldı. Mahalle aralarında el emeğiyle yorgan üreten biraz yorgancılarımız kaldı. 3 tane sıcak demirci kaldı. Onların da çevre ve gürültü kirliliği diye merkezlerden kaldırılması düşünülüyor. Bence bunların en merkezi yerlere konulması gerekiyor. Bunun hijyenini ve korunmasını belediye sağlamalı. Bursaya gelen turistler o demirleri bulup günlerce çekim yapıyorlar. Turistlerin ilgisini çok çeken bir meslek. Bu sanatkarlar tespit edilebilir ve onlara dükkanlar yapılıp turizm konusunda da değerlendirilebilir.
    
     -Devletimiz el sanatlarına sahip çıktı-
    
     Sıcak demir ustası Halit Çıkrıkçı, 600 yıllık Kayhan Çarşısının en eskilerinden olduğunu ve babadan kalma 150 yıllık dükkanda mesleğini devam ettirdiğini belirterek, Devletimiz el sanatlarına sahip çıktı. Vergiden muaf olduk. 1950-1960lı senelerde Adnan Menderes zamanında da bu uygulandı. O zaman küçük esnaf kendine geldi hakikaten. Bu zamanda da sahip çıkılıyor. Küçük esnafın zor şartlarda çalıştıklarını onlar da tespit ettiler. Emek sahibi olan bu el sanatları unutulmaya yüz tutuldu. Böyle vergiden muaf olmasıyla beraber inşallah yeniden hayata dönerler diye konuştu.
     El sanatlarının görüldüğü gibi kolay bir meslek olmadığını ifade eden Çıkrıkçı, Bu işi bundan sonra devam ettirecek olan herhangi bir eleman yok. Burası 600 senelik çarşı. Buraya turist girdiğinde bir zaman tüneline girmiş gibi başka bir aleme gidiyor. Başka bir şeye baktığı yok. Buradaki el sanatları hoşlarına gidiyor. Saatlerce ayrılmıyorlar buradan dedi.
    
     -Bu mesleğin ölmemesi için fedakarlık yapıyoruz-
    
     Saraççı Mehmet Kuş ise Maliye Bakanlığının unutulmaya yüz tutmuş mesleklere getirdiği vergi muafiyetinin çok olumlu olduğunu söyleyerek, şöyle konuştu:
     Biz bu durumdan memnunuz. Geç bile kalındı, daha önce olması lazımdı. Şu anda bizim meslek tamamen azaldı. Bunu ayakta tutabilmek için devlet tarafından bize bazı fedakarlıklar yapılması lazım. Destek olunması lazım. Alttan çırak yetişmiyor. Bu işin bir geleceği olmadığı ve ileride bir gelecek sağlamadığı için merak etmiyor gençler. Ama biz ömrümüzün sonuna kadar bu işi yürütmeye çalışıyoruz. Bu mesleğin ölmemesi için fedakarlık yapıyoruz. Bu meslekler bir daha ele geçmez. Bu meslekler Osmanlı tarihinden beri devam eden meslekler. Ata mesleğimiz bu. Mutlaka devam ettireceğiz, devam ettirmek zorundayız. Kendimizi öyle görüyoruz. Bırakırsak bu meslek ölür gider.
     Kalaycı Halil Erişen de yaklaşık 60 yıldan beri 3 oğluyla birlikte mesleğini yaptığını, işlerinin durma noktasına geldiğini belirterek, Eskiden bütün resmi daireler bakırdı. Bütün her taraf bakır kullanıyordu. Yemek kazanları bakırdı. Şimdi ise her şey çeliğe döndü. İnsanlar da artık çelik tencere, teflon tava alıyorlar. Onun için biz burada ekmek parasını zor çıkartıyoruz. Biz bu saatten sonra başka iş yapamayız. 1950 senesinden beri bu işi yapıyorum. Bursada bu işi benden başka yapan yok. Eskiden Bakırcılar Çarşısı vardı. Orası yanınca hepsi dağıldı. Dükkan kiralarımız var. Anca kendimizi idare ediyoruz. Bu uygulama, geç kalınmış bir uygulama diye konuştu.
    
     Yayıncı: Doğan Sarıtaş
31 Ağustos 2012 11:38
DİĞER HABERLER