Uşak’ın ilçeleri ve köylerinden gelen binlerce üretici Uşak Valilik Meydanı’nı doldurarak yaşadıkları sıkıntıları dile getirdi. Üreticiler yaşadıkları ekonomik krizi, maliyetlerin artmasını ve madenci şirketlere tepkilerini ifade ettiler.
Uşakta binlerce üretici şehir meydanını doldurarak yaşadıkları ekonomik krizi protesto etti.
Mitinge katılan üreticilerden Eşe Yarcı, “Üzüm, tütün, arpa, her şey var. Ama kaldırdığımız para etmiyor. Rençberin hali kötü. Biz üretiyoruz ama kazanamıyoruz. Köylü aç, köylü sefil, köylü geçinemiyor. Artık yeter arkadaşlar, üreten biziz yöneten de biz olalım” ifadelerini kullandı.
Üreticileri desteklemek için burada olduklarını kaydeden Sol Parti Başkanlar Kurulu Üyesi İlknur Başer, "Canımızı üretmeye devam ederken, emeğimizi çalanlara karşı alanda itiraz etmek için hep beraber buluştuk. Günlerdir köy köy, pazar pazar, sokak sokak hep sizlerleyiz. Bize dediniz ki ‘Açız’. Bize dediniz ki ‘Gübre, mazot, ilaç pahalı alamıyoruz, pahalılık çok arttı kıtlık çekiyoruz, yiyemiyoruz.’ Bize dediniz ki, ‘Çocuklarımızı okutamıyoruz, hastanelere gidemiyoruz’. Biz, size ‘O zaman gelin, hep birlikte taleplerimizi haykıralım ve geleceği ellerimizle kuralım’ dedik” ifadelerini kullandı.
Bu memlekette her şeyin şirketler için yapıldığını söyleyen Başer, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Tarlaya, bahçeye, ağıla şirketleri sokup üreticileri dışarıya attılar. Üreticiyi, işçiyi, emekliyi insan yerine koymayan iktidar tarımı, küçük üreticiyi bitirmek için elinden geleni arkasına koymuyor. Yıllardır TEKEL’i, şeker fabrikalarını özelleştirdiler. Gübreyi, mazotu yurtdışından ithal eder hale getirdiler. Tütüne, pancara kota getirdiler. Ata tohumlarını pazarda satamaz hale getirdiler. Yetmedi topraklarımızı emperyalist maden şirketlerine kirlettirdiler ve suyumuzu tükettiler. TÜPRAG Kışladağ’da Avrupa’nın en büyük madeni. Bugün Uşak’ta sular kesiliyor. Çünkü Uşaklının kullandığı suyun 4 katını maden şirketi kullanıyor.”
Başer, acil talepleri şöyle sıraladı: “Bir gece yarısı onlarca holdingin vergi borçlarını bir kalemde sildiniz. Üreticilerin yarından tezi yok elektrik, su ve Ziraat Bankası borcunu silin o zaman. Mazota, elektriğe her gün zam yağarken girdi fiyatlarını derhal sabitleyin. Taban fiyatlarını şirketler ve tek adam belirlemesin. Taban fiyatını insanca yaşayacak bir ücret olarak üreticiler belirlesin. Yurtdışından tarım için toprak kiralıyorlar çünkü ülkede tarımı bitirdiler. Üreticinin su, tohum ve gübresini ücretsiz verin. İthalatta gümrük vergisi indirimini derhal kaldırın. Üreticiler ve tüketiciler için sözleşmeli üretim derhal sonlandırılsın. Süt üretimi bitiyor. Büyük kentlerde çocuklar süte hasret şekilde büyüyor."
Başer, şunları söyledi: "Bu iktidar üretici kötü durumdayken eylül ayında ödemesi gereken gübre ve mazot desteğini erteledi. Tarlasını ekemeyen üreticiye, ‘Tarım ve Orman Bakanlığı olarak el koyuyorum ve başka şirketlere kiraya veriyorum’ diyor. Şu talana bakar mısınız? Hep birlikte örgütlü mücadelemizle bu talanı, açlığı, kıtlığı durduracağız. Onların harami saltanatını yıkacak tek güç bizim birleştirdiğimiz ellerimiz. Eşit, adil bir ülke kurmak için yürüyelim. Halkın iktidarına yürüyen yolda başaracağız."