-Şu an yönetim kanadından bana söylenmiş net bir şey yok. Ama hiçbir şeyin söylenmemiş olaması da bir şey söylemek demektir.

Yani muallakta bir durum var. Bu durum da, bu yönetimin her işi gibi askıda. Ben de beklemedeyim.

-Evet doğru, 30 kişilik bir altyapı çocuk grubunu ücretsiz olarak götürecektim. Fakat oyun günü yönetimden bazı isimler bunu engellemiş.

-Ben göreve gelmeden önce de geldikten sonra da eleştirmeye devam ettim. Keşke insanlar benim yaptığım gibi eleştirse biribirlerini de doğru işler yapsalar. Ülke olarak doğru şeyleri söyleyen insanları etrafımızda barındırırsak başarılı oluruz.

Yok. Bana bu görevi Ahmet abi (Ahmet Akcan- Galatasaray Altyapı Sorumlusu) söyledi. “Akademinin böyle bir durumu var, yardımcı olur musun?” dedi. Hiçbir maddi karşılık beklemeden seve seve kabul ederim dedim. Galatasaray’da maddi olanaksızlıklardan dolayı altyapı hocalarının görevine son veriliyor. Böyle bir şey için para ister miyim?

-Benim böyle bir egom yok. Galatasaray altyapısında oynamış biri olarak akademideki 300 sporcu gencin gelişimi için bir devrim niteliğindeki bu işte sadece bir aracı olacaktım. Oraya çok değerli insanlar gelecekti, çocuklara drama ve hatta şan dersleri verilecekti. Bu işin içinde ben olayım ya da olmayayım. Bu işin kesinlikle devam etmesi gerekiyor. Eğer bana bu yönetimden biri doğru dürüst bir açıklama yaparsa, “Bizim Behzat Uygur’la sorunumuz yoktur” derse, ben yine bu göreve devam ederim. Ama eleştirmeye de devam ederim. benim eleştiri hakkı mı elimden kimse alamaz. Ben yine söylüyorum bu yönetim başarısızdır.