Bir berberi ziyaret eden Akşener, işlerinin nasıl gittiğini sordu. Berber “Şükürler olsun inşallah, yapacak bir şeyimiz yok. Pandemiden dolayı. Sabahtan beri daha siftah etmedik. Burası kira, kirayı ödemekte çok zorlanıyoruz. 2 çocuğum var, eşim çalışmıyor, evim de kira, geçinemiyoruz” dedi.

“SABAHTAN BERİ SADECE BİR TANE DÜRÜM SATTIM”

Ardından bir çiğköfteciyi ziyaret eden Akşener burada da esnafın durumunu sordu. Alım gücünün zayıf olduğunu belirten esnaf, “Yani devlette çalışanlar biraz daha iyi onun haricindekiler çok sıkıntıda… Bağ-Kur ücretini en azından bizden almaya bilirdi. Ben yasaklı dönemde servis yaptım ama işyeri kapatan esnaftan alınmayabilirdi. En azından alacağı rakamı almamalıydı. Ya da ben yarı açıktım yarısı alınabilirdi. Sabahtan beri sadece bir tane dürüm sattım.”

“Biz işverenler olarak mağduruz. Hiçbir şekilde devlet bize yardımcı olmadı. Sadece 5 bin lira para verdi ama temmuzda bunu katlayarak fazla fazla aldı. Yani biz çok mağduruz ve sizden başka dillendiren yok Meclis'te. Biz devletimize hiçbir zaman yük olmadık. Sürekli vergi mükellefiyiz, işveren olduğumuz için istihdam sağladık ülkemize ama şu anda Suriyeliler kadar, Afganlar kadar değerimiz yok bizim bu ülkede. Milyonluk insanlar olarak 1 liraya muhtaç durumdayız.”

* Sivas Cumhuriyetin temellerini atan şehirdir. Kadınıyla, erkeği ile aynı mertliğe sahip bir şehir. Ben yolda gelirken İl Başkanı'mıza sordum, ‘Sivas'ta ekonomik durum nedir?' dedim. ‘Genç işsizlik had safhada' dedi.

* Bu önemli bir durum yatırım yapılması gereken bir şehrimiz olduğu ortaya çıkıyor. Esnafımızın taleplerini elbette kamuoyuna mal edeceğiz, oraya dikkat çekeceğiz. İnşallah bu tek adam rejiminin demokrasi ile oylarımızla değiştirildiği adımların atıldığı bir zaman olur.

* Sivas'tan ve Sivaslıdan beklentim budur. Çünkü bu sistem, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi diye kurulan ama partili cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi haline dönen bu sistem maalesef Türkiye'yi taşıyamıyor.