CHP Genel Başkan Yardımcıları Veli Ağbaba ve Bülent Tezcan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Anayasa Mahkemesi'nin kararını yok sayan açıklamasına tepki gösterdi. Veli Ağbaba, "Bütün anayasal kurumların karşısındaki en büyük tehlike Cumhurbaşkanı'nın ta kendisi olarak gözüküyor." dedi. Tezcan ise Türkiye'de rejimin otoriter olmanın ötesinde totaliterleştiğini söyledi.
CHP Milletvekilleri Veli Ağbaba, Bülent Tezcan ve Necati Yılmaz, Türkiye Baralor Birliği'ni ziyaret ederek Başkan Metin Feyzioğlu ile görüştü.
CHP heyeti, Feyzioğlu'nu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 5 Mart'ta yapacağı sivil toplum kuruluşlarına çağrı niteliğindeki toplantısına davet etti.
Genel Başkan Yardımcıları Veli Ağbaba daha sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye'de bir taraftan savaşa girip girmeme tartışması yaşandığını, bir taraftan Cumhurbaşkanı tarafından anayasal kurumların yok sayılıp ayaklar altına alındığını belirterek, şöyle dedi: "Ve maalesef bütün sorunların kaynağı olarak Cumhurbaşkanı gözüküyor. Sorumları çözen değil bütün sorunları yaratan kurum olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye'de yaşanan hukuksuzluklar, anayasanın kurumların tanınmaması, bir tek tek adam isteği. Bir başkanlık istemine gidiş gibi konuları, kaosu, çıkmazı aşabilmek için bir toplantı düzenleyeceğiz, çağrı yapacağız. 5 Mart'ta genel başkanımız Türkiye'nin durumu ile ilgili bir çağrı yapmak istiyor. Türkiye'nin 200 yıllık parlamenter demokrasisinin geri gitmemesi için, geri gidişe dur diyebilmek için hep beraber bir adım atmak istiyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dünkü açıklamasının kendileri için sürpriz olmayan ama Türkiye demokrasi tarihi için talihsiz bir açıklama olduğuna dikkat çeken Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan da, "Çok açık şekilde mahkemeleri, hukuka anayasaya karşı isyan etmeye teşvik etmiştir. Bu bir darbeci tutumdur. Ama bizim cumhurbaşkanımız açısından şaşırtıcı bir tutum değildir." diye konuştu. Tezcan, "İşte AKP'nin arzu ettiği başkanlık sistemi önerisi bu öneridir. Yargıyı tanımayan, Anayasa Mahkemesi kararlarını tanımayan, 'yargı ayak bağı' diyen yargıyı yürütmeyi ve yasama sadece bir kişinin elinin altında tutmaya çalışan bir sistemdir." görüşünü belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözlerinin bir bağlayıcılığı olup olmayacağı sorusuna CHP'li Ağbaba, "Bu sözlerin bir karşılığı olduğunu görüyoruz. Daha önce yargıya gizli talimat veriliyordu şimdi canlı yayınlarda televizyonlardan talimat veriliyor. Çok net görebildiğimiz iki örnek var. (Nokta Dergisi'nin kapağı ile Can Dündar ve Erdem Gül). Bu açıkça yargıya bir talimattır. Aslında bir mahkumiyet kararı verilmesini istiyor. Bütün anayasal kurumların karşısındaki en büyük tehlike Cumhurbaşkanı'nın ta kendisi olarak gözüküyor. Burada herkesin ortak tutum alması gerekiyor. İlk kez seçilmiş bir cumhurbaşkanı Türkiye'nin bütün kurumlarını ayaklar altına almak istemektedir." açıklamasını yaptı.
Bülent Tezcan ise sözlerine ilave olarak, Türkiye'de rejimin otoriter olmanın ötesinde totaliterleştiğine işaret etti. Tezcan, Toplumun bütün sivil toplum alanının da iktidar eli ile örgütleme, kontrol etmeyi planlayan bir rejimle karşı karşıyayız. Bunun en tepesinde toplumda dengeyi sağlamak görev olan cumhurbaşkanı vardır. Dengeyi sağlamak yerine bütün toplumu dizayn etmeye çalışan bir anlayış vardır. Totaliter bir rejimde sivil toplum olmaz." değerlendirmesinde bulundu.
Cihan CİHAN