Vural: Kumpaslarla hareket eden siyasi zihniyetin Türkiye'ye faydası olmaz

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, demokrasinin açık bir zemin olması gerektiğini belirterek, kumpaslarla hareket eden siyasi bir zihniyetin Türkiye'ye faydası olamayacağını söyledi.

Vural, "Bir seçim kararının ne zaman, nasıl alınacağı konusu Meclis çoğunluğunun iradesine tabi olmakla birlikte bunun için uygun bir ortamı kollamak yerine Türkiye'nin anayasasını yapmamız gerekiyor. Mesele hepimiz, hep beraber birlikte aziz milletimizin ağırladığı, aziz milletimizin değerlerini, cumhuriyetimizin kuruluş temellerini dikkate alarak demokrasimizin kazanımları ve bugünkü sorunları çözmek için bir anayasa yapmayı hedeflemeliyiz. Samimi bir şekilde buna çalışmalıyız." dedi.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkanvekilleri Oktay Vural ve Erkan Akçay, Parlamento Muhabirleri Derneği'ni ziyaret etti. Vural ve Akçay, ziyaret sırasında basın mensuplarına mesir macunu ikram etti. Gazetecilerin mesir macunu ikramının anlamlı olduğunu belirtmesi üzerine Vural, "Güçlenin diye arkadaşlar. Güçlü gazeteci olursa demokrasi güçlenir. Gazeteciler ne kadar güçlü olursa bu bakımdan sorgulama yapabilir, soru sorabilir. Allah size soru sorma cesareti ve düşüncenizi ve fikirlerini yazabilme imkanı versin diye Erkan Akçay Manisa Milletvekili olarak zamanın ruhuna uygun olabileceğini düşünerek bir mesir macunu ikramı yaptı." diye konuştu.

GAZETECİYİ TUTUKLAMANIZ HALKIN BİLGİ EDİNME ÖZGÜRLÜĞÜNÜ DE KISITLAMAK ANLAMINA GELİYOR

Bir gazetecinin, 'Can Dündar ve Erdem Gül ile birlikte 33 tutuklu gazeteci var. AK Parti Grup Başkanvekili çoğunun gazetecilik görevi yaptığından dolayı tutuklanmadığını söyledi, siz nasıl değerlendirirsiniz?' sorusuna Vural, şu cevabı verdi: "Bu konuda Genel Başkanımız da tutuklu gazetecilerin bir an önce özgürlüklerine kavuşması niyetini dün belirtmişti. Gazetecilik ve haber yapma faaliyetinden dolayı içeride tutulan gazetecilerin aynı zamanda halkın bilgi edinme hakkını da kullandığını da dikkate almamız gerekir. Türkiye'de tutukluluk esas olmaması gerekiyor. Zaten hukuki bir süreç varsa daha önce milletvekillerini de tutuklarken milli irade tutuklanıyor demiştik. Gazeteciyi de tutukladığınız zaman bu aynı zamanda gazeteci aracılığıyla halkın bilgi edinme özgürlüğünü de kısıtlamak anlamına geliyor. Bunların çok istisnai olması gerektiği gayet açık ve net. Bununla ilgili zannederim anayasa görüşmelerimiz sırasında Başbakan ile konu edilmişti. Bir an önce özgürlüklerine kavuşmalarını, gazetecilik ve haber yaptıkları için vatandaşa bilgi vermek amacıyla kendilerine verilen kamusal görevi yerine getirdikleri için tutuklanmış gazetecilerin bir an önce hürriyetlerine kavuşması önemli. bir taraftan başbakan da tutukluluk halinin doğru olmadığını ifade ederken Numan Kurtulmuş da ifade ederken herhalde adalet ve kalkınma partisi grup başkanvekili de bunun doğru olduğuna ilişkin değil de herhalde tutuklanmaların istisnai olması gerektiğine ilişkin bir görüş paylaşmış olması gerekir. Adalet ve kalkınma partisi başbakan nezdinde bu tutuklamaların olması gerektiğine ilişkin bir görüş ifade etmişti. Halkın bilgi edinme özgürlüğü, haberleşme özgürlüğü için medyanın çalışanların gazetecilerin özgürlüğü çok önemli bunları tutuklarken aynı zamanda düşünce ve ifadeyi de tutuklamış oluyorsunuz."

KULİSLERDE, AK PARTİ'NİN KAFASINDA BİR PLANDAN SÖZ EDİLİYOR

Başka bir gazetecinin, 'Anayasa uzlaşma zemini aranıyorken bir taraftan da kulisler dönüyor. AK Parti'nin kafasında bir plandan söz ediliyor. Uzlaşma sağlanamazsa 14 vekil ya da oy transferi ile referanduma o da olamazsa bir erken seçime gider şeklindeki açıklamaları nasıl değerlendirirsiniz?' sorusuna karşılık Vural, şunları kaydetti: "Demokrasi açık bir zemin olması gerekiyor. böyle kumpaslarla hareket eden siyasi bir zihniyetin Türkiye'ye faydası olmaz. Kumpas hazırlamak bu konuda doğru değil. Bir seçim kararının ne zaman nasıl alınacağı konusu Meclis çoğunluğunun iradesine tabi olmakla birlikte bunun için uygun bir ortamı kollamak yerine Türkiye'nin anayasasını yapmamız gerekiyor. Mesele hepimiz hep beraber birlikte aziz milletimin ağırladığı aziz milletimizin değerlerini cumhuriyetimizin kuruluş temellerini dikkate alarak demokrasimizin kazanımları ve bugünki sorunları çözmek için bir anayasa yapmayı hedeflemeliyiz. Samimi bir şekilde buna çalışmalıyız. Aksi takdirde zaman mekan bu tür kumpaslarla, tezgahlarla, planlarla hareket etmez doğru olmaz. MHP'nin kafasında hiçbir zaman bunlar olmaz. Biz samimiyetle sağlıklı 140 yıldır yapılan anayasa tartışmaları ekseninde günümüzdeki parlamenter sistemin sıkıntılarının ortadan kaldırabilecek güçlendirebilecek bundan sonra da anayasa konusunda yeni bir siyasal tartışmanın olmaması için samimiyetle bu çözüm komisyonunu fırsata çevirmek istiyoruz. bizim bu komisyondan amacımız ve hedefimiz Türkiye'nin ihtiyacı olan bir anayasayı çıkartmaktır. Bunun içinde azami bir mutabakatı sağlamaktır. Bunun dışındaki tezgah kumpas senaryolar bizim gündemimizde yoktur. Biz sadece ihlasla bu süreç içerisinde sonuç almaya odaklandık. Bu sonuç almayı engelleyecek her türlü girişiminde vatandaş tarafından da kabul edilmeyeceğine inanıyoruz. Daha önce Adalet ve Kalkınma Partisi kurulmuş, komisyonu terk etmişti. Umarım bundan sonra ki süreç içerisinde daha önceki komisyonun yaptığı çalışmaları dikkate alarak bu komisyonun çalışmalarını olumlu sonuçlandırır ve 2016 yılında da bu konuda bir sonuç alırız. Sonuç almamız gerekir. Bunlara gerek yok. Milletimizi bu kadar yormamamız lazım. Milletimizi kutuplaştırmamamız lazım."
CİHAN
11 Ocak 2016 17:05
DİĞER HABERLER