Washington Post'un (WP) sahibi Jeff Bezos, ana akım medyada güçlü bir yeri olan ve sol liberal çizgiye yakın olarak genellikle Demokrat adaylara destek veren gazetesinin 36 yıl sonra ilk defa "hiçbir adaya destek vermeme" kararına ilişkin konuştu.

Gelen tepkilerin ardından yaptığı açıklamada Bezos, "Gazetenin bir başkan adayını desteklemesinin seçimlerde kritik etkisinin olmadığını" söyledi. Hiçbir kararsız seçmenin tercihini bir gazeteye göre yapmayacağını savunan Bezos, "Bir adayı destekleme, yalnızca bağımsız olunmadığı algısı yaratır. Doğru olan bunu sona erdirmektir" ifadelerini kullandı.

Gerçek Gündem'de yer alan habere göre WP'nin, Demokrat Kamala Harris ile Cumhuriyetçi Donald Trump'ın yarıştığı ABD başkanlık seçimlerinde hiçbir adaya destek vermeme kararı almasının ardından editör kurulundan 3 kişinin istifa ettiği belirtilmişti.

ABD Ulusal Halk Radyosu'nun (NPR) raporunda ise kararın ardından yaklaşık 200 bin dijital aboneliğin iptal edildiği iddia edilmişti.

Amerikan medyasında başkanlık seçimleri öncesinde medya kuruluşlarının kendilerini yakın hissettikleri başkan adayına destek açıklaması yapması geleneksel bir "tutum beyanı" olarak görülüyor.

Bu yaklaşımın "bağımsız medya" söylemiyle örtüşmediği yönündeki tartışmaların halen yapıldığı ABD'de, ana akım sol liberal medyanın büyük oranda Demokrat adayları, sağ muhafazakar medyanın ise Cumhuriyetçi adayları desteklediği biliniyor.

Bazı uzmanlar ise ABD'de giderek derinleşen siyasi ayrışma ve medyanın karşılaştığı ekonomik zorluklar dolayısıyla, ulusal gazetelerin herhangi bir başkan adayını destekleyerek bazı abonelerini kaybetme riskinden kaçınmak istediklerine işaret ediyor.