'Yabancı kaynak kadar yastık altı var'

'Yabancı kaynak kadar yastık altı var'
Türkiye'de yatırım aracının çok olmaması nedeniyle yapılan tasarruflar yastık altında değerlendiriliyordu. Son dönemde yaşanan gelişmeler yastık altının dışardan giren sermaye kadar olduğunu ortaya çıkardı.
Türk Ekonomi Bankası (TEB) Altın Bankacılığı Satış Direktörü Selami Erten, Türkiye gibi gelişmekte olan ve dış kaynağa ihtiyaç duyulan ülkelerde özellikle yastık altı kaynakların ekonomiye kazandırılması ve ek kaynak olarak değerlendirilmesinin büyük önem taşıdığını ifade ederek, geçen yıl yastık altında tutulan tasarrufların Türkiye'ye giren neredeyse doğrudan yabancı kaynak kadar olduğunu bildirdi. Selami Erten, yaptığı açıklamada, geçen yıl altın fiyatlarının tarihi zirve seviyelere ulaşması, yurt içi ve dışı piyasalarda altın takı talebinin daralması nedeniyle bankaların kullandırdığı altın kredilerinde düşüş olduğunu belirterek, piyasa koşullarının iyileşmesi ve altın fiyatlarının dalgalı seyrinden uzak olması halinde bu yıl için kullandırılan altın kredisi miktarının 2011'in üzerinde seyretmesini beklediklerini kaydetti. Kuyumculuk sektörünün özellikle uluslararası piyasa koşullarında rekabet edebilmek ve daha geniş müşteri kitlesine hitap edebilmek için işletme sermayesinde kullanmak üzere altın kredisine ilgisinin her geçen gün arttığını ifade eden Erten, ''Altın kredisinin avantajı kuyumcuları kur riskinden korumasıdır'' dedi. TEB Altın Bankacılığı olarak kuyumculuk sektöründe faaliyet gösteren imalat-ihracat-toptan ve perakende satış yapan firmalara ihtiyaç duydukları finansman desteğini sağlamak amacıyla sektörün ihtiyacı olan ham maddeyi, yani altını ''Altın Kredisi'' ve ''Taksitli Altın Kredisi'' ürünleri aracılığıyla kredi olarak sunduklarını bildiren Erten, kuyumculuk sektörü için özel olarak geliştirilmiş altın kredisi ürünlerinin 250 gramdan başlayarak gram bazında kullanılabildiğini anlattı. Erten, ''Taksitli Altın Kredisi'' ile sektörde faaliyet gösteren perakendeci ve küçük imalatçı kuyumculara, 250 gramdan itibaren gram bazında aldıkları kredilerin ödemelerini 24 aya kadar taksitlendirme imkanı sunduklarını, işletme sermayesini güçlendiren ''Altın Kredisi'' ile de finansman gideri oluşturmanın yanı sıra dolar ve TL kredilerine göre firmanın altın sermayesini kur riskine karşı koruyarak kuyumculara çeşitli avantajlar sağladıklarını kaydetti. 2011 sonu verilerine göre TEB'in sektördeki pazar payı liderliğinin devam ettiğini belirten Erten, ''Bu yıl da pazar liderliğini devam ettirerek sektörün beklentilerine en hızlı cevap veren banka olarak büyümemizi piyasa koşulları paralelinde hızlandırmak niyetindeyiz'' şeklinde konuştu. ''2011'de 10 milyar lira gibi bir ilave kaynak bankalarda birikti'' Selami Erten, kuyumculuk sektörüne sundukları altın kredilerinin yanı sıra bankaların sunduğu diğer altına dayalı ürünlerde de son dönemde büyük hareketlilik gözlendiğine işaret ederek, bankacılık sektöründe altına dayalı ürünlerdeki son durumu şöyle özetledi: ''Son yıllarda altın fiyatlarındaki hareketlilik, altın fiyatlarındaki yükselme yatırımcıların ilgisini artırdı. Bu da bankalardaki altın depo hesaplarının rekor seviyeye ulaşmasını sağladı. Özellikle geçen yıl 10 milyar lira gibi bir ilave kaynak altın mevduat hesabı olarak bankalarda birikti. Bunun anlamı; altın bankacılığına yönelik artan ürünler sayesinde yastık altındaki 10 milyar lira gibi bir kaynak bankalar aracılığıyla ülke ekonomisine girdi. Türkiye altın piyasasına bakıldığında, her yıl 8-10 milyar dolarlık bir yastık altın tasarrufun olduğunu görüyoruz. Bankalardaki altına dayalı ürünlerin artması ile birlikte yıllık ortalama 4-5 milyarlık bir kaynağın sisteme girmeye başladığını görüyoruz. Türkiye gibi gelişmekte olan ve dış kaynağa ihtiyaç duyulan ülkelerde özellikle yastık altı kaynakların ekonomiye kazandırılması ve ek kaynak olarak değerlendirilmesi önemli yer tutuyor. Geçen yıl yastık altında tutulan tasarruflar Türkiye'ye giren neredeyse doğrudan yabancı kaynak kadar. Son dönemde yapılan araştırmalar gösteriyor ki; uzun yıllar itibarıyla Türkiye'de yatırım aracının çok olmaması nedeniyle yapılan tasarruflar yastık altında değerlendiriliyordu. Bu da kabaca yaklaşık 3 bin 500-4 bin ton, yani 200-250 milyar dolarlık bir büyüklüğe tekabül ediyor, neredeyse Türk bankacılık sistemindeki toplam mevduata yakın bir rakam. Bu da ayrı ekonominin yastık altında olduğunu gösteriyor.''
26 Mart 2012 17:37
DİĞER HABERLER