Reuters Enstitüsü'nün yaptığı araştırmada halkın yandaş kanalların haberlerine güvenmediği ortaya çıktı. Reuters Enstitüsü'nün 2024 raporuna iktidar yanlısı medya en az güvenilen haber markaları olarak damga vurdu. TRT ise geçen yıla oranla üç puan daha gerilemiş durumda.
Reuters Enstitüsü her yıl dünya genelinde dijital haber tüketim alışkanlıklarını, medya güvenini, haber kaynaklarını, sosyal medya kullanımını ve çeşitli ülkelerdeki medya manzarasını inceleyen Dijital Haber Raporu’nu yayımlıyor.
Doğruluk Payı'nda yer alan habere göre, 2024 raporu, 47 ülkeden 94.943 yetişkinin katılımıyla hazırlandı. Dünya nüfusunun yarısının ulusal ve bölgesel seçimlere katıldığı, Ukrayna ve Gazze'de savaşların devam ettiği bu dönemde raporun en önemli bulgusu her 10 kişiden yaklaşık 4’ünün (%39) haberlerden kaçınıyor olması. 7 yıl öncesine göre bu oran yüzde on artmış durumda.
Raporun Türkiye Verileri
Reuters raporunun Türkiye bölümünde 2023 seçimleri, RTÜK cezaları, Disney+ tartışması, BİK düzenlemeleri gibi birçok konuya değinilmiş. Örneğin, 2023 yılında yapılan Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili Seçimi sürecinde bazı kanalların iktidar partisine orantısız şekilde fazla süre ayırdığından, NOW TV ve Halk TV’nin aldığı para ve program durdurma cezalarından bahsedilen raporda Türkiye’de haberlere genellikle güven duyduğunu söyleyenlerin oranı yalnızca %35 olarak ölçülmüş. Türkiye bu oranla 47 ülke arasında 26. sırada yer almış.
Türkiye’den 2082 kişinin katıldığı ankete göre, en az güvenilen üç haber markası sırasıyla A Haber, ATV ve Sabah olmuş. TRT’nin de bir önceki yıla göre güvenilirlik konusunda üç puan kaybettiği raporda ayrıca belirtilmiş.
Raporda televizyonun Türkiye'de hala en etkili haber kaynağı olduğunun altı çizilirken aynı zamanda, önde gelen ulusal yayıncıların çevrimiçi haber servislerinin de televizyon kadar etkili olduğu belirtilmiş. Buna karşılık basılı gazetelerin keskin bir düşüş yaşadığı ve haftalık erişimin 2015 yılına göre yarı yarıya azaldığı aktarılmış. Paylaşılan haber kaynakları tablosuna bakıldığında ilk sırayı %70 ile sosyal medyanın da içinde bulunduğu çevrimiçi medyanın aldığı görülüyor, ikinci sırada %56’yla televizyon, üçüncü sırada %45 ile sosyal medya, son sıradaysa %19 ile basılı gazeteler yer alıyor.
Dünyadaki durum nasıl: 10 Kişiden 6’sı Gerçek ve Sahte Haberleri Ayırt Etme Konusunda Endişeli
2024 raporuna göre, internet üzerinde neyin gerçek neyin sahte olduğu konusunda endişeli olan katılımcıların oranı, %56'dan %59'a çıkarak 3 puan arttı. Bu oranın 2024 yılında seçimlerin yapıldığı ve yapılacağı ülkelerde en yüksek seviyelerde olması dikkat çeken ayrıntılardan birisi. Örneğin 29 Mayıs 2024’te seçimlere giden Güney Afrika’da bu oran %81’ken, 5 Kasım 2024 tarihinde seçimlerin yapılacağı ABD’de %72, 4 Temmuz 2024’te genel seçimlerin yapıldığı Birleşik Krallık’ta %70. Bölgesel olarak bakıldığında da en yüksek endişe seviyeleri %75 ile Afrika’da görülürken, Kuzey ve Batı Avrupa’nın büyük kısmında daha düşük seviyelerde seyrediyor.
Reuters Dijital Haber Raporu 2024
Raporda öne çıkanlardan biri de ilk defa çevrimiçi platform kullanıcılarına güvenilir ve güvenilmez içeriği ayırt etmenin ne kadar kolay veya zor olduğunu sorulması. Rapora göre TikTok'un haber kullanımı küresel ölçekte artmakla birlikte platform kullanıcılarının dörtte birinden fazlası (%27) güvenilir haberleri tespit etmekte zorlandığını belirtiyor. Sosyal medya platformları arasında TikTok’un sahip olduğu bu oran, tüm ağlar arasında en yüksek oran. TikTok kullanıcılarının %70’inin 18-34 yaş aralığında gençlerden oluştuğu düşünüldüğünde %27’lik oranın endişe verici olduğu söylenebilir. Diğer sosyal medya platformlarına bakıldığında ise yaklaşık 4 X kullanıcısından biri (%24) güvenilir haberleri seçmenin zor olduğunu söylediği görülüyor. Raporda, Facebook, Instagram, YouTube ve WhatsApp gibi en büyük ağlarda da oranların TikTok ve X’e nazaran biraz daha düşük olduğu aktarılmış.
10 Kişiden 4’ü Haberden Kaçınıyor
2024 raporuna göre, dünya genelinde haberden uzak durma oranının önemli bir artış göstermiş. 2017 yılında %29 olan haberden kaçınma oranı 10 puan artarak bugünkü seviyesine ulaşmış.
Katılımcıların bu eğiliminin altında yatan nedenler arasında haberlerin genellikle tekrarlayıcı ve sıkıcı bulunmasının yer aldığı görülüyor. Bununla birlikte katılımcı birçok kişi haberlerin olumsuz doğasının kendilerini endişeli ve güçsüz hissettirdiğini belirtmiş. Katılımcıların %39’u maruz kaldıkları haber miktarı nedeniyle kendilerini yıpranmış hissettiklerini ifade etmiş. Bu oran 2019 yılında %28’ken, günümüze kadar büyük artış göstermiş.
Haberden kaçınma oranındaki artış, özellikle İrlanda, İspanya ve İtalya gibi ülkelerde bir önceki yıla göre daha belirgin hale gelmiş. Örneğin, İrlanda'da bu oran %10, İspanya'da %8, İtalya'da %7, Almanya'da %5, Finlandiya'da %5, Amerika Birleşik Devletleri'nde %5 ve Danimarka'da %4 artış göstermiş.
Haber Tüketim Alışkanlığı Değişiyor mu?
Rapora göre, katılımcıların haber tüketim alışkanlığı da sosyal medya platformları temelinde değişme yöneliminde. Video tabanlı platformlar olan YouTube, TikTok ve Instagram'ın haber tüketimindeki öneminin artışta olduğu görülüyor. YouTube haftalık olarak katılımcıların %31’i tarafından haberler için kullanılırken, WhatsApp yaklaşık %21 tarafından tercih ediliyor. Üçüncü sırayı ise özellikle genç kullanıcılar arasında popülaritesi artan TikTok %13’le almış durumda. Platformun haber tüketimi amacıyla kullanımı %2 artarak %13'e ulaşmış ve bu alanda X’i (eski adıyla Twitter) (%10) geride bırakarak ilk kez öne geçmiş bulunuyor.
Sosyal medya platformlarının haber tüketimindeki değişimlerinde önemli rol oynuyor. Örneğin, TikTok'un haftalık olarak haber tüketimi amacıyla kullanımı Tayland'da %39, Kenya'da %36. Endonezya'da %29 ve Peru'da %27'ye ulaşmış. Buna karşılık, Birleşik Krallık'ta %4, Danimarka'da %3 ve Amerika Birleşik Devletleri'nde %9 ile oldukça düşük seviyelerde kalmış.
Dünya Genelinde Yalnızca 10 Kişiden 4’ü Haberlere Güveniyor
Rapora göre, dünya genelinde katılımcıların yalnızca %40'ı çoğu habere genellikle güveniyor. Araştırmalara göre haberlere güvenin siyasi konumlanış, yaş, gelir ve eğitim gibi birçok faktöre bağlı olduğu görülüyor. Örneğin, dünya genelinde gençler ve düşük eğitim seviyesine sahip olanlar haberlere daha az güvenme eğiliminde. Buradaki temel sebeplerden biri de haber medyası tarafından bu grupların yeterince temsil edilmediklerine inanması ve medyada kendilerine adil bir şekilde davranılmadığını düşünmeleri. Bununla birlikte rapora göre siyasi kutuplaşmanın yoğun olduğu ülkelerde medya kuruluşlarının taraflı ve güvenilir olmadığı anlayışı da yaygın.
Ülkeler arasında büyük ölçüde değişen bu oran en yüksek Finlandiya’da bulunuyor. Ülkedeki katılımcıların %69’u çoğu habere güvendiğini belirtirken, bu alanda en düşük oran %23 ile Yunanistan ve Macaristan’da.