Koronavirüs hasta-vak'a sayısı tartışmasına ilişkin Sağlık Bakanlığı'yla görüştüğünü belirten Habertürk yazarı Nagehan Alçı, "Uluslararası literatürde kabaca 10 kişiden 1'i hasta, 1'i ağır hasta, 8'i semptomsuz vaka diye oranlanıyormuş. Yani açıklanan günlük hasta sayısının aşağı yukarı 8 katı vaka var diyebiliriz." ifadelerini kullandı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın "Her vak'a hasta değildir" itirafı ve semptomsuz vak'aların hasta sayısına dahil edilmediğini ifade etmesiyle başlayan tartışmalar devam ederken, Habertürk yazarı Nagehan Alçı bugün yayımlanan makalede Sağlık Bakanlığı'ndan aldığı bilgileri aktardı.
Alçı, "Fahrettin Koca’nın semptomsuz vak'a diyerek neyi kast ettiğini gördüm ve şunu fark ettim: Son zamanlarda Türkiye’de Koronavirüs ile mücadelede değil, bu mücadeleyi doğru anlatmak konusunda ciddi eksiklik var." dedi.
BELİRTİSİ OLMASA DA TEST SONUCU POZİTİFSE NE OLACAK?
Alçı şöyle devam etti: "Sağlık Bakanlığı'nın protokolüne göre Bilim Kurulu ve Bakanlığın belirlediği belirtilerden (bu belirtiler belli aralıklarla güncelleniyor) en azından biri varsa test yaptırılabiliyor. Şayet hiçbir belirti yoksa eğer ailenizden biri pozitif dahi olsa test yapılmıyor. (Aile ya da yakın çevrede pozitif olan bireylerle ilgili test kriteri zaman zaman güncelleniyor.)
Ancak test sistemi iki ayak üzerinden yürüyor. Birinci ayak benim de bahsettiğim gibi semptomu olanlara yapılan testler. Buna göre sonucu pozitif çıkanlar envantere işleniyor.
Bakan Koca’nın hasta diye kastettiği bu grup. Yani en az bir ve daha fazla semptomu olup, test yaptırıp pozitif çıkanlar. Peki semptomsuz pozitif çıkanlar kim? Bu sorunun cevabı tarama uygulamasında.
Türkiye’de giderek artan sayılarda taramalar yapılıyor. Riskli gruplar içinden tesadüfi kişiler seçiliyor ve test yapılıyor. Mesela havalimanlarında yurt dışından gelenler, oto sanayi bölgesi gibi trafiği çok olan yerler, testi pozitif çıkanların yakın çevresi ve futbolcular gibi gruplarda sık sık rastgele testler yapılıyor.
VAK'A/HASTA ORANI NEDİR?
İşte semptomsuz olanlar yani vak'a diye etiketlenip temmuz sonundan beri kamuoyu ile rakam olarak paylaşılmayanlar bunlarmış. Her gün ‘hasta’ kategorisinde verilen sayı en az bir semptomu olup testi pozitif çıkanlara tekabül ediyor.
Vak'a ise tarama sonucu tesadüfen pozitif çıkan ama kendisinde bir belirti bulunmayanlar… Peki önceden neden vak'a açıklanırken şimdi sadece hasta açıklanıyor? Kabaca vak'a/hasta oranı nedir? Bunu da bakanlığa sordum.
Aldığım cevap şu: "Pandeminin başlangıcında test sayımız yalnızca 3 bin-3 bin 500 kadardı, zamanla artırdık. Bakın Nagehan Hanım mayıs ayında günlük 40 bin teste ancak çıkmıştık. Zaten tarama uygulaması sonra devreye girdi. Yani vak'a sayısı verirken de sadece belirtisi olanlara test yapılabiliyordu. Bugün ise günlük yaklaşık 120 bin test yapılıyor. Bunun önemli bir kısmı tarama testi. Amaç bunu günde 200 bine çıkarmak."
Vak'a/hasta oranı ile ilgili de şu bilgiyi aldım: Uluslararası literatürde kabaca 10 kişiden 1’i hasta, 1’i ağır hasta, 8’i semptomsuz vak'a diye oranlanıyormuş. Yani açıklanan günlük hasta sayısının aşağı yukarı 8 katı vaka var diyebiliriz."
Samanyoluhaber editörünün notu: Tıp biliminde olgu, vak'a ve hasta aynı anlamda kullanılır. Yazarın yukarıdaki yazısında hasta ve vak'a sahibi kişiler anlatılırken bunların farklı kavramlar olduğu belirtilmeye çalışılmış, ancak bu doğru değil. Dolayısıyla 8 kat vak'a var derken, 8 kat hasta olduğu itiraf edilmiş.