İktidar yandaşı Yeni Şafak gazetesi, iftira ve yalan haberlerine bir yenisini daha ekledi.
Fethullah Gülen Hocaefendi’ye mason iftirasının ardından İzmir’de Kur’an kursu ve imam-hatip yaptırmasıyla tanınan hayırsever işadamlarından Ali Rıza Güven’e de aynı iftirayı attı.
Hayırsever işadamını, Hocaefendi’nin ‘mason üstadı’ diye sundu. Gazetenin haberinde ismi geçen isimlerden ikisi de hayatta değil, iddialara cevap verme imkanı yok. Hayırsever işadamı Güven 9 yıl önce vefat etti. Haberdeki iddialara dayanak yapılan isim ise Şule Yüksel Şenler’in ağabeyi Üzeyir Şenler. O da geçtiğimiz yıl hayatını kaybetti. Gazete, mason iddiasını, Şenler’in kim tarafından çekildiği belli olmayan bir videosuna dayandırdı. Halbuki Şenler’in hasta yatağında ve gizli çekilen videosunda Hocaefendi’ye ilişkin ‘mason’ ifadesi yok. Hükümet yandaşı gazete daha önce de Hocaefendi’ye aynı iftirayı atmıştı ancak bu yalan kısa sürede ortaya çıktı. İnternet üzerinden 10 liraya satın alınabilen ve düzmece bilgilerle hazırlanan kâğıttaki her şeyin sahte olduğu tespit edildi.
Hem Hocaefendi’yi hem de Şule Yüksel Şenler ile ailesini İzmir’deki evlerinde uzun süre misafir eden Bediüzzaman Hazretleri’nin talebelerinden Mustafa Birlik’in oğlu Abdullah Birlik iftiraya sert tepki gösterdi.
Üzeyir Şenler’in gençliğinden yaşlılığına kadar çok ciddi psikiyatri tedavisi gördüğünü söyleyen Abdullah Birlik, “Ali Rıza amca da, Üzeyir ağabey de Allah’ın rahmetine kavuşmuş kimseler, yani sorup teyit etme imkanı yok. Daha yeni masonluk belgesi diye saçma sapan, sahte bir şeyler yayımlayıp rezil oldular amma demek yalan ve iftira konusundaki şampiyonluk derecelerini egale ettirmek istemiyorlar ve yalan ve iftirada sınır tanımıyorlar.” diye konuştu.
Hocaefendi gibi merhum Güven’e atılan mason iftirasının da hayal ürünü olduğunu söyleyen Abdullah Birlik, “Ali Rıza amca emniyet kökenli, aklı fevkalade başında bir büyüğümüzdü. İzmir’deki her hayırlı işin içindeydi. Üzeyir Şenler ile bir tanışıklığı veya yakın bir mümaresesinin olması mümkün değildi. Çünkü o İstanbul’da, Ali Rıza amca devamlı İzmir’deydi. Hasbelkader bir gece evinde misafir olan bir kimseye, kalmışlarsa şayet, öyle uluorta, kendisinin ve herkesin sevdiği saydığı Hocaefendi gibi bir zat hakkında, yok ona masonluk teklif ettim, oldu-olmadı türünden bir laf edecek bir insan değildi.” diye konuştu.
KUR’AN KURSU, İMAM HATİP AÇTI
Yeni Şafak’ın dünkü iftirasına İzmir eski Büyükşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura da tepki gösterdi. Bornova’da kendi adıyla bir cami de yaptıran rahmetli işadamı Ali Rıza Güven’i 1966 yılından bu yana yakından tanıyan Burhan Özfatura, “Maalesef bu yandaş medya, yalaka medya iftirada, her türlü yalanı ortaya atmada, en iğrenç konuları gündeme getirmede birbirleriyle yarış ediyor. Cenab–ı Hak, elbette bunun cezasını kendilerine verecektir.” dedi.
Güven’in yaptığı hayır işleriyle İzmir tarihine geçtiğini söyleyen Özfatura şunları söyledi: “İmam hatip okullarının yapılmasında, Kestanepazarı Kur’ân Kursu’nun genişlemesinde, gelişmesinde, Yüksek İslam Enstitüsü’nün kurulmasında bunların katkısı çok büyük olmuştur. Bunları sadece Allah rızası için yaptı. Bu kadar yıllık bir dostluk içinde bunların bir masonik örgüte üye olduklarını anlamamak için herhalde aptal olmak gerekir. Kesinlikle böyle bir şey söz konusu değil ama Allah’tan korkmaz ve kuldan utanmazsan her türlü yalanı, iftirayı, sırf bir kişiye yaranmak için ortaya koyabiliyorlar. Masum ve Allah’ın rahmetine kavuşmuş insanların arkalarından konuşmaları, ancak kendilerine yakışan bir davranış. Bunlardan her şey beklenir.
Onlar kendi içlerindeki masonları, İsrail, ABD, AB uşaklarını, terör yandaşlarını, kaçakçılıklara bulaşmış olan kişileri önce kritik etsinler, ondan sonra başkalarına gözlerini çevirsinler. Pislik içinde yaşayanlar, kendi pisliklerinin kokusunu herkese bulaştırmak isterler. Bunlar da tam bir lağım batağına düşmüşler. İktidarı kaybetmemek için her türlü hileyi iftirayı, yalanı mübah sayıyorlar. Cenab–ı Hak ihmal etmez, mühlet verir. Bunların sonunun ne olduğunu da ömrü olanlar görecektir.”
Zaman