Libya'nın devrik lideri Muammer Kaddafi'nin son günlerini vesvese ve başkaldırma duyguları arasında gidip gelerek, sadece korumaların civar evlerden aşırdıkları pirinç ve pasta yiyerek geçirdiği ortaya çıktı.
Sağ ele geçirilen Kaddafi'nin üst düzey yardımcılarından Mansour Daho İbrahim, çok sabırsız bir ruh haleti içinde olduğunu belirttiği Kaddafi'nin sürekli "neden elektrik yok, neden su yok" diye yakındığını anlattı.
Sirte kuşatması boyunca Kaddafi'nin yanında olan Mansour Daho İbrahim, devrik liderin son günlerini Amerikan New York Times gazetesine anlattı. Hem kendisinin hem de diğer yardımcılarının sürekli olarak Kaddafi'ye ülkeyi terk etmesi gerektiğini söylediklerini belirten Daho İbrahim, ne Kaddafi'nin ne de oğlu Mutassım'ın bu seçeneği düşünmediklerini kaydediyor.
CESARETİM BANA KAYBETTİRDİ
Kaddafi'nin destekçilerinin onu savaşçı olarak anlatmasına rağmen devrik liderin bir kurşun bile sıkmadığını ifade eden yardımcısı, her ne kadar kendisine karşı ayaklananları "fareler ve paralı askerler" olduğunu söylese de Kaddafi'nin ayaklananların Libya halkı olduğunu bildiğini dile getiriyor. Daho İbrahim, "Kaddafi ayaklananların Libya halkı olduğunu biliyordu. Diğer zamanlarda hep pişmanlık gösteriyor, ahlaki olarak vazgeçmemesi gerektiğini düşündüğünden dolayı teslim olamamasından veya kaçamamasından yakınıyordu. 'Cesaretim bana kaybettirdi' diyordu" şeklinde kaydediyor.
SİRTE'DE KALMA FİKRİ MUTASSIM'A AİT
Kaddafi Sirte'ye, Trablus'un düştüğü 21 Ağustos günü kaçmıştı. Küçük bir konvoyla Tarhuna ve Beni Velid üzerinden gelen Kaddafi'nin NATO'dan çok korktuğunu anlatan Daho İbrahim, Sirte'de kalma fikrinin ise oğlu Mutassım'a ait olduğunu söylüyor.
VAKTİNİ KURAN OKUYARAK GEÇİRİYORDU
Kaddafi'nin sürekli 10 kişilik bir ekiple hareket ettiğini belirten Daho, Kaddafi'nin askerlerine komuta eden Mutassım'ın ise babasından ayrı hareket ettiğini dile getiriyor. Kaddafi'nin Suriye televizyonuna açıklama yapmak için de kullandığı telefon dışında dünya ile bağlantısının kopuk olduğunu aktaran Daho, "Bir bilgisayarı yoktu, birçok durumda elektrik de yoktu." diye konuşuyor. Libya'daki çatışmayı Müslümanlarla Batı destekli isyancılar arasında gören Kaddafi'nin vaktini ise Kur'an okuyarak geçirdiğini anlatıyor.
İKTİDARI DEVRETME KONUSUNDA OĞULLARINDAN DAHA AÇIKTI
Yönetimi devretmesi için yapılan ısrarları geri çeviren Kaddafi'nin sürekli olarak "Bu benim ülkem. Ben onu 1977'de teslim ettim zaten" dediğini aktarıyor. Ancak Kaddafi'nin yine de iktidarı devretme konusunda oğullarına göre daha açık olduğunu söylüyor.
Sirte kuşatması boyunca muhaliflerin kente rastgele havan mermileri fırlattığını anlatan Daho, bunlardan birinin de Kaddafi'nin kaldığı eve isabet attığını söylüyor. Bu saldırıda Kaddafi'nin 3 korumasının ve aşçının yaralandığını anlatan Daho, ardından herkesin kendi yemeğini kendisinin pişirmeye başladığını aktarıyor.
Yaklaşık 2 hafta önce muhaliflerin kent merkezini Kaddafi ve oğullarının 2. Bölge adlı mahallede iki evde sıkıştıklarını ifade eden Daho, "Alacakları karar ayrılmak ya da ölmek olacaktı ve Kaddafi ayrılmaya karar verdi. Doğduğu evin yanındaki bir eve kaçmaya karar verdi" diye konuşuyor.
ASKERLERİ ERKEN HAZIRLANABİLSE KADDAFİ KURTULABİLİRDİ
Perşembe günü de 40'tan fazla aracın bulunduğu bir konvoyun hazırlandığını ve gece 03.00 gibi kentten ayrılma planlarını yapıldığını anlatan Daho, ancak Kaddafi'ye bağlı askerlerin organizasyonsuzluğu yüzünden 08.00'e doğru ancak yola çıkıldığını söylüyor. Bir Toyota Land Cruiser içinde yola çıkan Kaddafi'nin yanında kendisi ile birlikte bir akrabası ve güvenlik şefinin bulunduğunu belirtiyor. Kaddafi'nin ise yolculuk boyunca çok fazla konuşmadığını dile getiriyor.
NATO uçaklarının ve muhaliflerin kendilerini yola çıktıktan yarım saat sonra bulduklarını söyleyen Daho, ardından araçlarının yakınına bomba düştüğünü ve kendisine şarapnel isabet ettiğini söylüyor. Kaddafi ve güvenlik şefi ile birlikte kaçmaya çalıştıklarını söyleyen Daho, ilk önce bir çiftliğe ardından da kanalizasyon tünellerinin olduğu ana yola gittiklerini söylüyor. Bombardımanın sürekli devam ettiğini kaydeden Daho, kendisine bir şarapnel daha isabet etmesi sonucu baygın düştüğünü ve hastanede uyandığını söylüyor.
Kaddafi'nin kuzenlerinden olduğu belirtilen Daho, devrik liderin has dairesindeki isimlerden biri. Halkın Muhafızları'nın lideri olarak göstericilerin şiddet kullanarak bastırılmasından da sorumlu tutuluyor. Trablus'un Tajura mahallesinde göstericilere ateş açılması emrini verdiği iddia edilen Daho, bu iddiaları reddediyor.