Boşanmak istediği eşinin telefon görüşmelerini kaydeden kadın, bu kayıtları mahkemeye delil olarak sundu. Yargıtay, ses kayıtlarının hukuka aykırı olarak alındığına ve delil olmayacağına hükmetti
Ankara'da yaşayan Ş.A., kocası B.A.'nın kendisini aldattığı ve şiddet uyguladığı gerekçesiyle boşanma davası açtı. Ş.A. kocasıyla telefon görüşmesini habersiz kaydederek delil gösterdi.
Yerel mahkeme, B.A.'nın eşini aldatması, fiziksel şiddet uygulaması ve fiili ayrılık döneminde telefonla arayarak küfür ve hakaret etmesi nedeniyle tam kusurlu olduğu gerekçesiyle davayı kabul etti. Çocuğun velayetini anneye veren mahkeme, kadına maddi ve manevi tazminat ödenmesine de hükmetti. B.A. istinafa başvurdu.
Kararı Yargıtay'a taşıdı
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi de erkeğin kusur belirlemesi ve maddi-manevi tazminata yönelik istinaf başvurusunu kabul ederek, kadın yararına verilen 12 bin lira maddi ve manevi tazminatı 10'ar bin liraya düşürdü. B.A. bu kararı da yüksek mahkemeye taşıdı. Dava dosyasını inceleyen Yargıtay 2. Hukuk Mahkemesi, delil gösterilen telefon görüşmesi kayıtlarının habersiz kaydedildiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verdi.
Delil sayılmadı
Yargıtay'ın verdiği kararda, kocaya yüklenen hakaret ve tehdit unsurlarının, taraflar arasında geçen telefon konuşmasının kaydedilerek oluşturulan ses kaydının olduğu belirtilerek hukuka aykırı olarak elde edilmiş olan delillerin mahkemece olayın ispatında dikkate alınamayacağı vurgulandı.