'Yas zamanlarında ilk işin festivalin iptal edilmesini çok kabullenemiyorum'

Artan terör olayları ve üst üste gelen şehit haberlerinin ardından oluşan toplumsal hassasiyet gerekçesiyle açılış ve kapanış törenleri ile film gösterimleri iptal edilen 22. Uluslararası Altın Koza Film Festivali'nde görevli jüri üyelerinin Ulusal Uzun Metraj, Ulusal Öğrenci ve Akdeniz Ülkeleri Kısa Film ile Adana Konulu Uzun Metraj Senaryo Yarışmalarına ilişkin değerlendirmeleri sürüyor. Toplam 876 bin lira ödülün verileceği yarışmaların sonuçları yazılı olarak basınla paylaşılacak. Başkanlığını Ümit Ünal'ın yaptığı; Deniz Akçay Katıksız, Ali Düşenkalkar, Gökhan Atılmış, Selen Uçer, Rahman Altın ve Mehmet Demirhan'dan oluşan Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması jürisi Real Alışveriş Merkezi'ndeki Adana Cinemaximum sinemalarında finale kalan 15 filmi izlemeye devam ediyor.

'BENİM İÇİN İLGİNÇ BİR YIL VE TECRÜBE OLACAK'

Yönetmen ve senarist Ümit Ünal, ülkenin geçirdiği zor zaman dilimi dolayısı ile Altın Koza'nın galaları, açılış ve kapanış ile diğer eğlence etkinliklerinin iptal edildiğini hatırlattı. Festivale katılan film ve yapımcılarının mağdur olmaması; organizasyonun tarihi açısından kesintiye uğramaması için en azından yarışmanın devam etmesinin düşünüldüğünü belirterek, "Biz de burada yarışmayı devam ettirebilmek için varız. Yarışmaya 15 film katıldı. Maalesef normalde yapıldığı gibi yönetmenleri, yapımcıları ve oyuncuları konuk olmayacak. Biz sadece filmleri izleyip, notlarımızı veriyoruz. Aynı zamanda filmler iki salonda 'halk jürisi' olarak Adana seyircisine de sunuluyor." dedi. Filmler açısından çok heyecan verici bir program yaşadıklarına dikkat çeken Ünal, isimleri çok duyulan usta ve ilk filmi olan yönetmenlerin katıldığı yarışmanın kendisi için ilginç bir yıl ve tecrübe olacağını söyledi.

'FESTİVALLER SİNEMANIN GELECEĞİ İÇİN ÇOK ÖNEMLİ'

Bağımsız sinema için festivallerin vazgeçilmez özelliklere sahip olduğunu ifade eden Ümit Ünal, sadece bağımsız sinema değil; tüm sanatçılar ve kültür hayatının varlığı bakımından vücuttaki kan damarları rolünü oynadıklarına vurguladı. Ünal, şöyle devam etti: "Bu sebeple festivalleri korumamız, devamını sağlamamız gerekir. Bence sinemayı yaşatan en önemli unsulardan bir tanesidir. Bazı filmler sadece festivallerde seyirci bulabiliyor. Burada verilen ödüller sonraki filmlerin yapımı için ciddi katkı veriyor. Bu yüzden Antalya, Adana, İstanbul ve diğer yerel illerdeki festivaller daha güçlenerek sürmeli. Festival kelime anlamı eğlence, şenlik olabilir; ama eğlence değil. Kültür hayatında büyük bir kaplayan bir şey. Ciddi bir iş; o yüzden yas zamanlarında da hemen ilk işin festivalin iptal edilmesini de çok kabullenemiyorum. Devam etmesi lazım; festivaller sinemanın geleceği için çok önemli."

SANAT NEŞELİ ZAMANLARDA SADECE EĞLENMEK İÇİN YAPILAN BİR ŞEY DEĞİL

Türkiye'nin şu anki hali karşısında sanatçılar olarak çok üzüldüklerini anlatan Ünal, şunları kaydetti: "Fakat sanat illaki neşeli zamanlarda sadece eğlenmek için yapılan bir şey değil. Sanat aynı zamanda üzüntüyü de anlatan, yası da paylaşan bir şey. Seyrettiğimiz filmlerin hiç biri neşeli, eğlenceli, komedi filmleri değil, zaten. Bu toplumu anlamaya yönelik filmler. Aslında bu filmlerin sadece festivallerde değil, tüm sinemalarda paylaşabiliyor olsaydık, belki de toplam kendisini daha iyi anlayacak yolları bulacaktı. O yüzden festivaller kültür hayatımız için çok önemli." CİHAN
15 Eylül 2015 12:14
DİĞER HABERLER