Küresel ısınmayı neden önemsemiyoruz?

  • Ertuğrul İncekul
  • Ertuğrul İncekul
    17 Ağu 2021 08:07

    Yakın geleceğin en önemli meselerinin başında pandemi, diktatörler veya mülteci meseleleri değil, çok daha büyük etki ve öneme sahip, hepimizin hayatını etkileyecek küresel ısınma problemi olacaktır. Dünyamız adeta yangınlar ve sellerle boğuşuyor. Önceki yazımda değinmiştim. Türkiye ve Yunan’da çıkan yangınlar kısmen devam ediyor, çok büyük can ve mal kaybına sebeb oldu.

    Almanya'nın batısında geçen haftalarda meydana gelen selde en az 179 kişi hayatını kaybetti, 151 kişi de hâlâ kayıp. Belçika ve Hollanda da bu durdurulamayan selden ciddi şekilde etkilendi. 

    Kastamonu Bozkurt’ta yaşanan ve civarını etkileyen dehşetli selde  en az 57 kişi yaşamını yitirdi. Sahneler kıyamet günü gibiydi. Bazı bölgelerde seller şeklinde görülen küresel ısınma, bazı bölgelerde de kuraklık şeklinde görülüyor. Madagaskar aylardır kuraklık ve ölümlerle pençeleşiyor. 

    Meteoroloji ve İklim Araştırmaları Enstitüsü'nden iklim araştırmacısı Andreas Fink, "Isınan dünyada aşırı yağışlar daha sık olacak" diyor.  Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO), 2020 yılının şimdiye kadar kaydedilen en sıcak 3 yıldan biri olduğunu açıklarken kasırga, sıcak hava dalgaları, sel ve orman yangınları gibi aşırı hava olayları da dünya genelinde en yüksek seviyelere ulaştığını açıkladı. Son 10 yılda küresel sıcaklık daha önceki dönemlere göre 1,2 santigrat derece artmış durumda. 

    Uluslararası İklim Paneli (IPCC), gezegenin en az 1,5 derece ısınacağını ve iklim krizi göçmenlerinin içinde bulunduğumuz yüz yıl içinde ciddi biçimde artacağını öngörüyor.


    Küresel İklim Değişikliği insani fosil yakıtlar tüketimi, endüstriyel ve tarımsal gibi faaliyetlerinin sonucu olarak atmosferdeki miktarı ve yoğunluğu artan sera gazlarının neden olduğu iklim değişiklikleridir. Bu iklim değişiklikleri kuraklık, çölleşme, yağışlardaki dengesizlik ve sapmalar, su baskınları, tayfun, fırtına, hortum vb. meteorolojik olaylarda artışlar gibi belirtilerle kendini gösterir.
     
    2015 sonunda Paris’te düzenlenen 21. Taraflar Toplantısı’nda 180 ülke  Kyota Protokolü 
    sonrası yürürlüğe geçecek Paris Anlaşması’nı imzaladı. Dünyada sadece 6 ülke imzalamadı. Bir tanesi de Türkiye.


    Paris Anlaşmasını göre, dünyanın ortalama ısısı en fazla 2 °C olmalıdır. Bu hedeflere ulaşmak için birçok faaliyet şart. En önemlilerin arasında fosil yakıt kullanımının yani petrol, doğalgaz ve kömür türevlerinin bırakılması, termik santrallerin kontrol altına alınması, ormansızlaşmanın önüne geçilmesi, ekolojik tahribata son vermek, endüstriyel tarım ve hayvancılığın kısıtlanması gibi birçok etken ve çözümler görüşülmekte ve hayata geçirilmeye çalışılmaktadır. 

    NASA'nın yürüttüğü yeni bir araştırmaya göre, Ay'ın yörüngesindeki "yalpalama"nın, rekor düzeyde sellere yol açmasından endişe ediliyor. 
    Uzmanlar 2030'ların ortasından itibaren, sel felaketlerinin daha uzun sürebileceğine ve bunun ağır sonuçları olacağına da vurgu yapıyor.

    Dünyada 2,2 milyar insanın kaliteli suya ulaşamadığı belirtiliyor. Küresel ısınma hem soluduğumuz havayı, hem de tükettiğimiz suyu etkiliyor. Yangınlar ve seller şeklinde yerküremiz alarm veriyor.
    Her gün 6 bin çocuk sağlıklı su olmaması nedeniyle ölüyor.

    İnsanlık; savaşlar, iktidar mücadeleleri, hırsları ile birbirini tüketmek yerine, içinde yaşadığımız yerküreyi imar etmeye, daha yaşanır bir yer haline getirmeye enerjisini sarfetse herhalde çok daha uzun ömürlü ve mutlu bir hayat yaşayacaktır. İnsanlığın problemlerine, ahlâki meselelere zaman ve para ayırıp, ortak geleceğimiz için, insanlığın kaderi için renk ayırımı yapmadan birlikte hareket etmek zorundayız. 


    İnsanlık tek bir aile gibi masaya oturup, tüm anlaşmazlıklarını bir tarafa bırakıp bu yeryüzü mirasını korumak için bir araya gelmek zorunda ve mecburiyetindedir. Muhtemelen yakın geleceğin ve insanlığın ana gündemi , projeleri ve hizmet alanları da küresel ısınma gibi hayati öneme ait konular ve çözümleri olacaktır.

    Teklif ve önerileriniz için;
    Twitter: e_incekul 

    17 Ağu 2021 08:07