Wise 'Kimlik Gelişiminde Din ve Anadil Eğitiminin Önemi' çalıştayının ardından

  • Numan Yılmaz Yiğit
  • Numan Yılmaz Yiğit
    02 Tem 2024 15:52

          Hizmet hareketi 15 Temmuz darbe senaryosundan sonra farklı bir kulvara girdi. Bu süreç bağrında bir kısım sıkıntıları barındırdığı  gibi bir kısım doğumlara  vesile olacağı da kuvvetle muhtemel   inşallah.


    Bu süreçte karşılaşılan sıkıntıların aşılabilmesi için el birliği ile çabalamak gerekiyor. Bu konuda her kesimden insanın en küçük katkısı bile çok değerli. Kiminin imkanı, kiminin tecrübesi kiminin ilmi kiminin rehberliği kiminin de duası, hepsi oldukça değerli katkılar. Bir de senkronize olarak hareket edilebilirse  fayda ve yarar mutlaka katlanacaktır. Bediüzzaman (ra)verdiği iğne misali gibi ;İğne yapan on adamın ayrı ayrı çalışmaları neticesinde sadece on iğne’ ye sahip oldukları/  ürettikleri halde , ‘teşrikü'l-mesâi düsturuyla on adam birleşmişler. Biri demir getirip, biri ocak yandırıp, biri delik açar, biri ocağa sokar, biri ucunu sivriltir ve hâkezâ... Herbirisi iğne yapmak san'atında yalnız cüz'î bir işle meşgul olup, iştigal ettiği hizmet basit olduğundan vakit zayi olmayıp, o hizmette meleke kazanarak, gayet süratle işini görmüş. Sonra, o teşrik-i mesâi ve taksim-i a'mâl düsturuyla olan san'atın semeresini taksim etmişler.’ dediği gibi, bu süreçte karşılaşılan problemlerin üstesinden gelebilmek için birileri düşünüp, araştırıp, planlayacak, birileri imkanlarını ortaya koyacak birileri sahada koşturacak birileri de o planlama içinde aldığı rolü yerine getirmeye çalışacak  vs. ,böylelikle,  sıkıntılı dönemler, aşılmaz  görünen meseleler aşılmış olacaktır.

       Bilindiği gibi 15 Temmuz darbesi sonrası ülkemizin en değerli insanlarından bir kısmı, bazıları yalnız, bazıları da aileleriyle,   yurt dışına çıkmak zorunda kalmışlardı. Yurt dışına çıkan ailelerin em önemli sorunlarından biri  (Resmi izinler, maddi ihtiyaçları dışında)içinde yaşadıkları topluma entegre olabilmek geliyordu. Entegre olmak önemli bir husustu, lakin ,entegrasyonun  bilinçli ve planlı bir şekilde gerçekleştirilmesi gerekiyordu. Yoksa o topluluğun asimilasyona maruz kalması kaçınılmaz bir son gibi görünüyordu. Başka ülkelerde yaşamak zorunda olan azınlık toplulukların en önemli vazifelerinden biri  çocuklarını içinde bulundukları ‘Baskın kültürün zararlı yönlerinden korumak, faydalı yönlerini de kazandırabilmek’ olduğu görülüyor. Takdir edilir ki yurdunu  terk ederek başka ülkelere hicret etmek en çok kadınları ondan daha çok da çocukları  etkilemektedir. Bu süreçte sokakta çarşı pazarda ve bilhassa okulda farklı din ve kültürlerden meydana gelen bir çevrenin içine düşen çocuklar kendi inançları ,örf ,adet kültür ve gelenekleri ile o ülkenin dini, kültürel adetleri arasında bazen merak, bazen şüphe bazen çelişki yaşamaktalar, bazen de o baskın kültürün zararlı yönlerinin tesiri altında kalmak suretiyle kendi inanç ve öz kültürlerinden uzaklaşma tehlikesi ile karşı karşıya gelmektedirler.

       Bu elbette sadece Müslümanların yaşadığı bir problem değildir. Bu  kendi kültür ortamından uzaklaşıp  başka bir kültür ortamına geçen her toplumun yaşadığı/yaşayacağı  bir olay/süreçtir. Böyle bir süreçte eğer bilinçli hareket edilmez ,asimile olan topluluklardan ders ve ibret alarak tedbir alınmazsa genellikle ikinci ve üçüncü nesillerin içinde yaşadıkları toplumun baskın  kültürü karşısında kendi özlerinden uzaklaştıkları müşahede edilmektedir. Bunun için alınması gereken bir kısım tedbirler ,yapılması gereken bazı çalışmalar vardır

       Geçtiğimiz yıl, ABD de çalışmalarını sürdüren benim de direktörlüğünü yürütmeye çalıştığım Wisdom Islamic Studies and Education (WISE),geçen yıl 17 Haziran 2023 de Farklı Kültürlerde Değerlerimizi Koruyarak Uyum İçinde Yaşamak adlı bir çalıştay tertipledi.(Bu çalıştayın detayları ile ilgili bknz;  https://www.wiseinst.org/icerik/14162/farkli-kulturlerde-degerlerimizi-koruyarak-uyum-icinde-yasamak/  )Bu çalıştayda ilahiyat ve diğer ilgili bilim dallarından  bir kısım akademisyenler de hazır bulundu ve oldukça yararlı  katkı/bilgiler sundular. Bu çalıştayda asimilasyona maruz kalmadan entegre olmanın yolları araştırıldı. Bu yollardan biri ve  en dikkat çekeni  de ,çocukların kimlik gelişiminin sağlıklı bir şekilde sağlanmasıydı. Bunun içinde onlara iyi, kaliteli ve ‘sahih bir Din ve Anadil Eğitim’inin verilmesi gerekliliği idi. Bu sebeple Çalıştay komisyonda , bu yıl  2. sini tertiplediğimiz çalıştay da konunun,  ‘ “KİMLİK GELİŞİMİNDE DİN VE ANA DİL EĞİTİMİNİN ÖNEMİ” olması kararlaştırıldı.

       Bu çalıştayın amacına ulaşabilmesi için beş ilim dalında gruplar oluşturuldu. Bu ilim grupları;

    1. Din Eğitimi

    2. Dil Bilimi (İletişim)

    3. Psikoloji

    4. Kültür ve Sanat (Sosyoloji, Antropoloji, Hukuk, Sanat)

    5. Eğitim Teknolojileri

       Bu gruplarda İlahiyat ve ilgili bilim dallarından çok değerli kadın erkek  akademisyenler, sahada çalışan rehberler ,sivil toplum temsilcileri  görev aldı  ve  haziran ayında yapılacak çalıştayın alt yapısını oluşturmak  için uzun süreli grup müzakereleri yapıldı. Bu müzakerelerde çok değerli sunumlar oldu. Problemler tespit edilerek anne baba, öğretmen ve rehberlere sivil toplum yöneticilerine yol göstermeye yönelik çözüm önerileri hazırlandı. Dünyanın değişik yerlerinde bu konuda yapılmış, başarılı olmuş  örnek aktivite, eğitim ve öğretim çalışmaları bir araya getirilmeye çalışıldı.

         Uzun süren bu hazırlık döneminden sonra nihayet 27-29 Haziran 2024 tarihinde ‘CAMP CHESTNUT ‘da 2. Çalıştay gerçekleştirildi. Çalıştay üç gün sürdü. Birinci gün açılış konuşmaları ve bir kaç akademisyenin sunumuyla başladı. İkinci gün ise ilim grupları kendi aralarında yaptıkları çalışmaları tekrar müzakere ederek tekemmül ettirdiler. Sonunda da üçüncü gün yapılacak Genel Kurul için kendi alanları ile ilgili ön plana çıkan 5 karar teklifi hazırladılar. Üçüncü gün de; çalıştaya katılan bütün katılımcıların huzurunda ilim gruplarının hazırladığı bu teklif mahiyetindeki kararlar okunarak yeniden müzakereye açıldı ve oylamaya sunuldu. Neticesinde de bu  teklif kararlar netleştirilmeye çalışıldı.

       İleriki günlerde hem alt gruplarda yapılan sunumlar, hem alınan teklif kararlar hem de dünyanın değişik yerlerindeki başarılı fakat lokal kalmış güzel çalışmalar belli bir rapor çerçevesinde kamuoyuna ( https://www.wiseinst.org/ )sahifesinden duyurulacaktır.

      Oldukça samimi bir ortamda ve verimli geçen bir Çalıştay oldu. Öncelikle mekan Fethullah Gülen Hoca efendinin yıllardır misafir olarak kaldığı Cump Chesnut,’ı ziyaret etmek,  ferah feza havası ile katılımcılar için güzel bir fırsat oldu. Dünyanın değişik yerlerinden gelen birbirinden değerli kadın erkek akademisyen misafirlerimiz vardı. Katılımcılar arasında birbirleriyle ilk defa karşılaşan,  eskiden dost olup uzun süredir görüşemeyen ve bunun mutluluğunu yaşayan arkadaşlar oldu. Alt grup ve Genel kurul görüşmelerinde aykırı da olsa herkesin görüşlerini cömertçe ifade etmesi ,tatlı tartışmalar, atışmalar güzel hatıralar bıraktı katılımcılarda.

    Geçen yılki çalıştayda Muhterem Fethullah Gülen hocaefendi katılımcıları kabul etmiş ve birkaç defa görüşerek yapılan/yapılacak  çalışmalar  hakkında bizleri yüreklendirmişti. Bu yıl sağlık nedenleri ile bu nasip olmadı. Yalnız çalışmadan haberdar olması ve hayır duada bulunması bizler için oldukça sevindirici ve anlamlıydı. Kendisine sağlık sıhhat içinde uzun ömürler dua ediyoruz.

    Bunun yanında bilhassa hizmette önde olmuş bazı büyüklerimizin aramızda olması ve konuşulanları dikkatle dinleyerek not almaları katılımcıları oldukça memnun etti.

       Çalıştaya muhterem Prof Dr Suat Yıldırım hocamız telefonla görüntülü olarak, Abdullah Aymaz hocamızın video çekimi ile ,Naci Tosun Beyefendi ve diğer büyüklerimizin de bizatihi katılmakla şereflendirmeleri   müzakereci heyeti gerçekten  onurlandırdı .

        Farklı ilim dallarına mensup akademisyenlerin   farklı düşünmelerine rağmen  dostluk ve muhabbet içinde bir ve beraber , belli konuları görüşüp  kendi aralarında tartışabilmeleri adına güzel bir çalışma gerçekleştiği kanaati ,herkeste yaygındı. Avrupa’dan gelen bir kaç katılımcının burada konuşulan konulara şahit olduktan sonra ‘Keşke burada konuşanları herkes duyabilse, zira pek çok kişi bu önemli konuların hiç konuşulmadığı  düşüncesinde’ demesi  bu türden faaliyetlerin ilgililere ,kamuoyuna ulaştırılmasının ne kadar önemli olduğunu göstermesi bakımından dikkat çekici olduğu kadar bütün sıkıntılara rağmen Hizmetin aldığı mesafeyi göstermesi bakımından da sevindiriciydi.

       Evet tabi ki bir çalıştayla bütün problemlerin çözülmesi mümkün değil, fakat problemlerin çözümüne  küçük de bir katkı sunmak pekala mümkündür. Eğer bu gerçekleşirse maksat hasıl olmuş olacaktır.

       Bu çalıştayın gerçekleşmesinde emeği geçen  ilim grup başkanlarına ,kadın erkek akademisyenlere, rehberlik çalışanlarına ,Wise Çalıştay organize heyetine, Cump Chesnut yetkililerine, teşekkür ederim.


    02 Tem 2024 15:52