“Risale-i Nur’un mânevî avukatı” dediği Ahmed Feyzi Kul Ağabeyimize, Üstad Bediüzzaman Hazretleri, bilhassa Afyon Mahkemesindeki keskin ifadelerinden ve Risale-i Nurlara ve onun müellifine karşı fart-ı muhabbetinden dolayı yanlış anlaşılıp zarar verebilecek sözlerine karşı şöyle bir temsille içinde bulundukları zorlu şartları ve sıkıntılı atmosferi gözler önüne seriyor:
“Pehlivan cür’etli kardeşim (Ahmed Feyzi)!
Bir zaman gayet cesur ve kuvvetli bir adam, ona hücum eden bir korkak ve kuvvetsiz adamdan kaçıp, ona yalvararak ‘Aman buna ilişme!’ dediğini gördük.
Merak ile sorduk. (Cevaben dedi ki:)
‘Belimdeki sepette kıymetli yumurtalar var! Kırılmasın diye kaçıyorum!’
İşte biz dahi bir cihette ona benzeriz…”
Necmeddin Şahiner Ağabeyimiz diyor ki: “Bu notları Üstad Bediüzzaman’ın Afyon Hapsi ve Mahkemesindeyken kaleme aldığı bir eserden aldık. Bahsi geçen eser, merhum Mustafa Ezener Ağabeyimizin kaleme aldığı bir Nur Risalesidir.”
Yine Şahiner Ağabeyimiz diyor ki:
“2000’li senelerin başında İslam yazılarıyla yazılmış Nur Lâhikalarında, çok güzel bir şiir tesbit edilerek, Nur derslerinde okunmaya başlanmıştı. Bu manzumenin şâiri olarak ‘Feyzi’ ismi not düşülmüştü… Yanında da yazılış tarihi olarak ‘1947’ rakamı okunuyordu. Kuvvetli bir ihtimalle bu mısralar Ahmed Feyzi Kul Ağabeyimize aittir. Ben bu şekilde düşünmekteyim. Şahsî kanaatim bu yöndedir. Ama Mehmed Feyzi Ağabeyimiz da olabilir. Veyahut da bu ‘Feyzi’ başka bir feyizli ağabeyimiz de olabilir. Artık hangi bahtiyar ağabeyimiz olursa olsun, bu sehl-i mümteni tarzındaki Yunusvârî mısraların ebedlerdeki hakikî sahibine, Nurlara ve dualara vesile olması için, bu güzel mısraları teberrüken buraya derç etmeyi düşündüm. Ve min’Allah’i’t-tevfik!”
YEDİ VEREN GÜL
Nev-i beşer bir yol tutmuş,
Hakka varan yol bizdedir.
Risale-i Nur aşkına,
Çiçek açan dal bizdedir.
…………………
Kimi bir yol tutmuş eğri,
Gider bir dalâlete doğru,
Dikendir kiminin bağrı,
Yedi veren gül bizdedir.
………………………..
Bu aşk bizde var oldukça,
Allah bize yâr oldukça,
Ömrümüz bahar oldukça,
İlimle amel bizdedir.
……………………..
Nur’a çekilir mi perde?
Karşı koyan kuvvet nerede?
Varsın düşsün, düşen derde,
‘Allah’ diyen kul bizdedir.
………………………..
Münkire gelir de aman,
Nasıl değişmez bu zaman,
Üstad gibi bir kahraman,
Baş bizde, temel bizdedir.
……………………
Bakma zamanın zehrine,
Uğrama Rabbin kahrine,
Risale-i Nur nehrine
Katre olan sel bizdedir.
………………….
Yeter bu Nur’a bir bakış,
Eksilir mi kalbe akış,
Hak yolunda nakış nakış,
Yazı yazan kol bizdedir.
………………….
Vâkıf olanlar bu hâle,
Kavuşmak diler visâle,
Okumak için Risale
Yetmiş iki dil bizdedir.
Feyzi 1947
Evet kardeşler seneler, dönemler ve devirler değişse de testler, imtihanlar ve netice itibariyle cevirler değişmedi. Bize düşen kaderin ince sırlarına ve hikmetlerine itimad ederek yolumuza devam etmektir…