Vatandaşın gündeminde Coronavirus salgını, ekonomik sorunlar; siyasetin gündeminde ise yeni anayasa, 'reform' ve seçim tartışmaları var. Siyaset kulislerine göre anketlerde yüzde 50’yi aşamadığı görülen AKP ve MHP’nin oluşturduğu Cumhur İttifakı, Millet İttifakı’nı dağıtmak, HDP’yi de siyaset denkleminin dışında bırakmak için formül arıyor. Son siyasi gelişmeler üzerinden HDP’nin hedef alınması da seçim kanunu kapsamında barajın aşağı çekilmesi düşüncesi de 2023 seçimleri için hazırlık olarak yorumlanıyor.

Gazete Duvar’dan Nergis Demirkaya’nın Meclis kulislerine dayandırdığı habere göre “HDP kapatılsın” çağrısı yapan MHP’ye AKP’den destek gelmeyecek. “HDP’nin kapatılması konusunda biz de kararlıyız ama biz sandıkta kapatılması taraftarıyız” dediği iddia edilen AKP kanadının, iki ayaklı bir stratejiden yana olduğu belirtildi. Birincisi; hakkında “terör örgütü üyeliği, propagandası” gibi suçlamalardan fezleke bulunan milletvekillerinin tamamının dokunulmazlığının kaldırılması, ikincisi ise partinin toplumsal desteğini azaltmak için siyasi arenada “terörle ilişkisi” iddiasıyla ortaya koyulacak kara propaganda.

AKP’li üst düzey bir yöneticinin, “Bugüne kadar yaşanan tecrübeler parti kapatmaların sonuç vermediğini gösteriyor. AK Parti olarak yaklaşımımız fezlekesi geleni göndermek. Suç işleyenin fezlekesini kaldırmaya hazırız. Gittiğimiz her yerde ‘bunları neden hala Meclis’e sokuyorsunuz’ sözlerini duyuyoruz. Siyaset kurumu olarak bunu en doğru şekilde yönetmek ve gereğini yapmak zorundayız. Terörle ilişkili fezlekesi olanların hesabının sorulabilmesi için parlamentodan çıkarılması iradesi gösterirken toplumsal taban kazanmasını da engellememiz, bunun için de ne yaptıklarını çok iyi anlatmamız gerek” dediği aktarıldı.

 

Meclis kayıtlarına göre 27. Yasama Dönemi'nde milletvekili dokunulmazlığının kaldırılması için gelen fezleke sayısı 1300’ü geçti. Bu fezlekelerin 914’ü 56 HDP’li milletvekili hakkında düzenlendi. Mevcut düzenlemelere göre fezlekeler Meclis Başkanlığı'na sunulduktan sonra Anayasa ve Adalet Komisyonu üyelerinden oluşan Karma Komisyon’a gönderiliyor. Meclis teamüllerine göre de bu fezlekeler dönem sonuna bırakılıyor. Ancak Komisyon’un AKP ve MHP’den oluşan çoğunluğu bazı fezlekeleri öne alıp görüşebilir. Bu yönde bir irade gösterilmesi durumunda her fezleke için bir hazırlık komisyonu kurulması, yaklaşık bir ay süren savunma sürecinin ardından Genel Kurul gündemine gelerek oylanması gerekiyor. AKP ve MHP’nin mevcut sandalye sayısı da söz konusu raporlar doğrultusunda milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması için yetiyor. Dokunulmazlığın kaldırılması o vekilin yargılanıp, tutuklanmasının da önünü açıyor.

HDP’li 56 milletvekili hakkında 56 hazırlık komisyonu kurulması, bu komisyon raporlarının Meclis Genel Kurulu’nda görüşülerek oylanması Meclis gündeminin kilitlemesi anlamına geliyor, ancak AKP’de bu yönde bir irade ortaya çıktığında gereğinin yapılacağı görüşü hâkim. Bu arada milletvekili dokunulmazlıkların daha önce yapıldığı gibi anayasada geçici bir madde ile kaldırılmasının da gündeme gelebileceği ifade ediliyor. Bu görüşe göre, her ne kadar AKP ve MHP’nin sandalye sayısı anayasa değişikliği yapmaya yetmese de bunun için Meclis’e sunulacak bir teklifin CHP ve İYİ Parti’nin oluşturduğu Millet İttifakı’nı çatlatabileceği yorumları yapılıyor.

“HDP'yi siyaset dışı bırakma” çabası olarak yorumlanan görüşler sadece bunlarla da sınırlı değil. Seçim kanunu değişikliği ile seçim barajının yüzde 5 ya da 7’ye çekilmesinin de HDP’yi olumsuz etkileyeceği yönünde değerlendirmeler de dikkat çekiyor. Temelde Kürt siyasetinin önünü kesmek için getirilen yüzde 10 seçim barajının bugün anlamsız hale geldiğine dikkat çeken bir siyasetçinin, “Seçim barajı kesinlikle düşürülmeli. Stratejik seçmen HDP barajı geçsin diye oy veriyor ama HDP’nin gerçek oyu yüzde 7’yi geçmez. Baraj aşağı çekildiğinde aldığı yüzde 11-12 oyu alamaz. Böylece HDP küçülmüş, gerçek oyuna çekilmiş olur. HDP'nin siyaset denklemindeki rolü de böylece daha da azalır” dediği belirtildi.