Yeniden Refah Partisi Genel Başkanvekili Doğan Aydal, AKP'li siyasetçileri eleştirirken "Sanki bize bir lütuf verilmiş gibi konuşuluyor. Biz olmasaydık sayın cumhurbaşkanı da bugün cumhurbaşkanı değildi" dedi.
14 Mayıs'ta düzenlenen parlamento seçimlerine AKP'yle iş birliği yaparak giren ve sonuç olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) beş milletvekiliyle temsil edilmeye hak kazanan Yeniden Refah Partisi'nden dikkat çeken açıklamalar gelmeye devam ediyor.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde de Recep Tayyip Erdoğan'ı destekleyen partiden bu kez muhalefet konumunda bulunduklarına ve iktidar ile işbirliği içinde olmadıklarına dair mesajlar verildi; bu kapsamda AKP'li siyasetçilere bazı eleştiriler yöneltildi.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanvekili Doğan Aydal, Halk TV yayınında şunları söyledi:
"Cumhurbaşkanlığı sistemi partilerin tek başına seçime girip boyunun ölçüsünü alacağı bir sonuçtan çok uzaklaştırdı. Seçim döneminde de ısrarla sıkça söyledim biz geçici bir seçim ittifakı kuruyoruz. Sebebi mevcut şartlardı. Biz o günün şartlarında hedef olarak Erbakan ismini meclise sokmak hedefliydik ve bunda başarılı olduk. Biz YRP olarak vekil pazarlığı ya da sayı pazarlığı yapmadık. Kendi logomuzla girdik, kendi oylarımızla meclisteyiz.
'SANKİ BİZE LÜTUF VERMİŞLER GİBİ...'
Bu sebeple kimse kalkıp da AKP lütfuyla girdik gibi bir algı yapmasın. Ancak AKP'li siyasetçiler de sanki bize bir lütuf verilmiş gibi konuşuluyor. Biz olmasaydık sayın cumhurbaşkanı da bugün cumhurbaşkanı değildi. Mevcuttan yüzde 3 çıkartın cumhurbaşkanı şu an cumhurbaşkanı değildi. Biz o anlık siyaset ile bir şeyi belirledik."
AKŞENER'İN ÇAĞRISINI YORUMLADI
Aydal ayrıca İYİ Parti lideri Meral Akşener'in diğer partilere yönelik "Gelin seçimlere her birimiz ayrı ayrı girelim" şeklindeki çağrısına karşılık olarak şunları söyledi:
"Akşener diyor ki 'biz kendimiz girelim.' Ancak ortada bir gerçek var. Şimdi karşı taraf diyor ki 'biz Cumhur İttifakı olarak seçime gireceğiz.' Buna karşı siz 'ben tek başıma parti olarak seçime gireceğim.' derseniz bunun haklı gerekçesini halka anlatamazsınız. Ya da tabanınıza anlatamazsınız. O zaman farklı bir kombinasyon ile bunun karşısına çıkmak mecburiyetindesiniz. Ve partilerin bir gruba aitmiş gibi gösterilmesinden rahatsız olduğunu biliyorum."