Yeniden tutuklayacak hâkim aradılar!

Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) eski eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın avukatı Nuray Özdoğan yeniden tutuklama kararı verilmeden önce ve duruşma esnasında yaşananları anlattı. Adliyede kararı verecek hâkim aranmış...
Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) eski eş genel başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş 34 aydır tutuklu. İki isim hakkında mahsuplaşma kararı verildikten hemen sonra aynı dosyadan yeni bir tutuklama kararı verilmesi "siyasi talimatla alınmış bir karar" şeklinde yorumlandı.  

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bugün Amerika'ya hareketinden önce, "Katiller nerede? diye soruluyor. Katiller Meclis'te. Bunları dışarı bırakamayız." diyerek Demirtaş'ın tutuklanma kararının talimatla alındığını ima etti.

"AVUKATLARINI BÜTÜN TALEPLERİ REDDEDİLDİ"

Yüksekdağ ve Demirtaş’ın avukatı Nuray Özdoğan, adliyede yaşananları anlattı. 

Soruşturmanın asıl olarak 2014 yılına ait olduğuna işaret eden Av. Nuray Özdoğan, “O dönem Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ ile ilgili isnatlar fezlekeye bağlanıp iddianameye çevrildi. Yani şu an 6-8 Ekim olaylarına dair haklarında bir dava yürüyor. Hatta Selahattin Demirtaş açısından Yasin Börü dosyasıyla birleştirme talepleri reddedildi." diye konuştu. 

Özdoğan, "Bu dosyada 6-8 Ekim oylarıyla ilgili ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ ve ‘azmettirmek’ten yargılanıyor. Dün itibarıyla mahsup işlemlerinin yapıldığı gün sabah saatlerinde her iki müvekkile de Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile savcılık ulaşmaya çalışıyor. Avukatlarına çok rahat ulaşabilecekken avukatsız hızlıca beyan almaya çalışıyor. Cezaevinde olan insanlar, her an ifadesi alınabilecekken oldu bittiye getirilmek isteniyor.” dedi. 

ALELACELE HAZIRLANMIŞ BİR DOSYA

Özdağan'ın verdiği bilgiye göre müvekilleri dosyayı bilmediklerini ve avukatlarla görüşmeden beyan veremeyeceklerini söyleyince savcılık öğleden sonra ayrıntılı bir sorgu yapmadan dosyayı tutuklama talebiyle sulh ceza hâkimliğine sevk etti. 

Özdoğan, şunları söyledi: “Bu bir ifade alma değildir. Savcılık sağlıklı sorgu ortamını sağlamakla yükümlüdür. Kaldı ki anayasal düzeni değiştirmek, adam öldürmek gibi çok ciddi suçlamalar var. Tabii delil yok. Delil olmayan, alelacele hazırlanmış bir dosya. Birçok teknik hata var zaten. Alelacele hazırlanmış olduğunu evraklardan da görüyoruz.”

DOSYA, GİZLİLİK KARARI, TUTUKLAMA SEVK YAZISINI GÖREMEDİLER

Gizlilik kararı olduğu gerekçesiyle dosyayı incelemelerine izin verilmediğini, üstelik gizlilik kararının da kendilerine verilmediğini, sadece sözlü olarak bildirildiğini anlatan Özdoğan, yine sulh ceza hâkimliğine gönderilen tutuklama sevk yazısını da göremediklerini söyledi.  

AVUKAT ÖZDOĞAN: HÂKİM HİÇ SORU SORMADI

Sevk yazısını ancak sorgu devam ederken ısrarları üzerine görebildiklerini belirten Özdoğan, mahkeme sorgusunda yaşananları ise şöyle anlattı: “Sevk yazısında isnatlara dair hiçbir gerekçe göremedik. O olaylar neden oldu, hangi eylemlerden sorumlu tutuldukları sorulmadı." 

Özdoğan, "Böyle akıl dışı isnatlar. Sulh ceza hâkimi sadece sevk yazısını okudu ve ‘ne diyorsunuz?’ diye sordu. Başka soru bile soramadı. Çünkü delil yok.” ifadelerini kullandı.

DURUŞMAYA GİRECEK HAKİM BULMAYA ÇALIŞTILAR

Özdoğan; Demirtaş ve Yüksekdağ’ın o günkü nöbetçi sulh ceza hâkimi tarafından değil, başka bir sulh ceza hâkimi tarafından sorgulandığına dikkati çekti.

Karar aşamasında da ayrı hukuksuzluklarla karşılaştıklarını belirten Özdoğan, “Bu duruşmaya girecek hâkim bulmaya çalıştılar. Uzun süre hâkimi bekledik. Çünkü savcılar da hâkimler de mükerrer olduğunun farkında. Somut isnat olmadığının farkında." dedi. 

"Sorgu sırasında SEGBİS’te sorun yaşandığı için Figen hamının ifadeleri anlaşılmamasına rağmen, hâkim Figen hanımın ne dediğini duymadan ifadeyi sürdürdü." diyen Özdoğan, "Alelacele bitirmeye çalıştı. Çünkü o gün o tutuklama kararı verilecekti." ifadelerini kullandı. 

"KARARI YÜZÜMÜZE OKUMADIĞI HALDE TUTANAK BAŞKA TANZİM EDİLMİŞ"

Sorgu bittikten sonra hâkimin kendilerini dışarı çıkardığını aktaran Özdoğan, "İtiraz ettik. Kararın yüzümüze okunması gerektiğini söyledik. Yarım saat sonra kapı açıldı. Sulh ceza hâkimi korumalarıyla birlikte koşarak uzaklaştı. 'Karar vereceksiniz, nereye gidiyorsunuz?' dediğimizde, ‘karar masada alın okuyun’ dedi. Karar yüzümüze okunmamış olmasına rağmen tutanağın sanki yüzümüze okunmuş gibi tanzin edildiğini gördük.” dedi. 

Baştan sona siyasi komploya alet edilen bir yargılama safahatı ile karşı karşıya kaldıklarını belirten Özdoğan, tutuklama kararına itiraz edeceklerini kaydetti.  
21 Eylül 2019 22:13
DİĞER HABERLER