Samanyoluhaber.com yazarı AKP-MHP ortaklığının yerel seçim öncesi son hamlesini analiz etti
MURAT ÇETİN
Dünya, Türkiye ve tabi ki Ankara yoğun yaz sıcaklarının etkisi altında. Yaz sıcaklarından kaynaklanan uyuşukluk hali parti genel merkezlerine de yansımış durumda. TBMM’nin CHP’nin teklifi ile iki defa olağanüstü toplanmasının haricinde milletvekilleri Ankara’ya adım bile atmıyor. Parti genel merkezlerinde de ancak nöbetçi Genel Başkan Yardımcıları ile parti lideri danışmanları bulunuyor. Genel merkezler o kadar hareketsiz ki bir genel merkezin çaycısının ifadesi ile “normal zamanda sadece bu katta 6 demlik çay biterdi günde şimdi iki demliği bile bulmuyor” ifadesi belki de bu siyasettik bu rehavetin habercisi… Ankara sıcaktan bunalmış durumda ama nemin göbeğinde yaşayan biz İstanbullular için durum daha da vahim… Neyse konumuz havanın barometresi değil, siyasetin düşük profilli gündemi!
CHP’de yaşanan liderlik sorgulaması tartışmaları ve Millet İttifakı’ndaki belirsizlik süredursun Cumhur İttifakı yerel seçimlere ilişkin hazırlıklarını alttan alta sürdürüyor. AKP’nin bu yerel seçimlerde MHP’ye önemli jestler yapması bekleniyor. Nerede mi? Tabi ki MHP Genel Merkezi’nde. Kısa süreli Ankara ziyaretimde uğradığım yerlerden birisi de MHP Genel Merkezi oldu. MHP Lideri Bahçeli’nin emriyle bir ekip önemli bir çalışma yürütüyor. AKP Lideri Erdoğan ile yaptığı görüşme sonrasında “yeşil ışık” almış olacak ki MHP’de bir ekip Devlet Bahceli’nin 2018 seçimleri öncesinde de dile getirdiği “Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’ncü yılında 100 il projesi” üzerinde çalışıyordu. MHP’li kaynakların verdiği bilgiye göre; MHP, AKP’nin onayı ile yerel seçimler öncesinde il sayısını kademeli olarak 81’den 100’e çıkarmak için Ekim-Kasım aylarında TBMM’ye bir kanun teklifi verecek. Hangi ilçelerin il yapılabileceği konusunda da İçişleri ve Maliye Bakanlığı’nda da bir çalışmanın yürütüldüğünü öğrendim. MHP’li kaynağa göre il olmasına karar verilen ilçelerin il statüsüne geçmesi kademeli bir şekilde yapılacak. Zira il sayısının ekonomiye bir yük oluşturacağı hesaplanıyor bu nedenle bu sürecin kademeli olarak yürütülmesi hedefleniyor. İçişleri Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı’nın ortak çalışma yürütmesinin ana nedeni de bu!
AKP ve MHP’deki değerlendirmelerde 19 ilçenin il statüsüne kavuşacak olmasının yerel seçimlerde olumlu katkı sağlayacağı hesaplanıyor. İl sayısının 81’den 100’e çıkarılması durumunda yeni illere 19 vali, 19 emniyet müdürü, 19 milli eğitim müdürü, sağlık müdürü ve diğer bakanlıkların il müdürlüklerinin atanması gerekir. İllerde kadroları geniş il müdürlüklerinin kurulması iş bekleyen vatandaşın da iş bulması anlamına gelir ve bu Türk halkında olumlu bir karşılık görür. Ayrıca Türk toplumunda bir vatandaşın bağlı bulunduğu ilçenin il yapılması o kişi için gurur verici bir durum olarak algılanır. Bu etkenler düşünüldüğünde hiçbir kişi kendi ilçesinin il yapılmasına karşı olmaz.
Ekim 2023’te 100’ncü yılını tamamlayacak olan Türkiye, Cumhuriyetin kurulduğu 1923’ten 1957’ye kadar kademeli olarak 67 ile ulaştı ve 1989 yılına kadar da 67 il bölgesine ayrılarak yönetildi. 1989’dan 1999 yılına kadar yine kademeli olarak il sayısı 67’den 81’e çıktı. İl sayısının artırılmasında, “Siyasilerin oy hesabı (Ardahan, Bayburt), terörün neden olduğu güvenlik endişesi (Şırnak, Batman) ve doğal afet/deprem (Düzce)” etkili oldu. AKP döneminde (2002- 2022) hiçbir ilçe il yapılmadı.
Peki ilçelerin il yapılması iktidar partisi veya partilerine oy kazandırır mı? Şimdiye kadar Türkiye’de ilçelerin il yapılması (büyük oranda) iktidar partisine oy kazandıracağı düşüncesiyle gerçekleştirildi. Ancak dikkat edildiğinde iktidar partilerinin arzu ettikleri bu sonuca ulaşamadıkları görülüyor. Zira geçmiş örneklere bakıldığında, iktidar partilerinin il yaptıkları ilçelerden istedikleri oyu alamadıkları ortaya çıkıyor. Mesela Anavatan Partisi (ANAP) iktidarı döneminde Haziran 1989’de Bayburt (Gümüşhane ilinden ayrıldı), Karaman (Konya ilinden ayrıldı) ve Aksaray (Niğde ilinden ayrıldı) siyasi gerekçelerle il yapıldı. Mayıs 1990’da da Şırnak ve Batman (Siirt ilinden ayrıldı) o bölgede artan terör olaylarını daha etkin müdahale etme gerekçesiyle il yapıldı. 1991’de Türkiye’de genel seçimlere gidildi. 5 ilçeyi il yapan ANAP iktidarı sadece Bayurt ilinde birinci parti olabildi ve bir milletvekili çıkarabildi. ANAP, Aksaray’da ikinci parti, Karaman, Şırnak ve Batman’da ise ancak üçüncü parti olabildi.
1992’de ise bu defa Kars ilinin iki ilçesi olan Iğdır ve Ardahan sınır güvenliği gerekçesiyle Doğruyol Partisi (DYP) iktidarınca il yapıldı. 1995 seçimlerinde DYP Iğdır ilinden milletvekili çıkaramadı. Ardahan ilinde ise ancak ikinci parti oldu ve bir milletvekili kazanabildi. Buna karşı il yapıldıktan sonra iktidar partisine oy kazandıran ilçeler de olmadığı değil. İstanbul iline bağlı Yalova ilçesinin il yapılması sözü 1994 yerel seçimleri öncesinde dönemin DYP lideri ve başbakan Tansu Çiller tarafından verildi. Aynı yıl (1994) yapılan yerel seçimlerde DYP Yalova’da belediye başkanlığını kazandı. Türkiye’de son çeyrek yüzyıl içinde doğal afet sonrasında il olan tek ilçe Düzce oldu. 1999 yılı depremi sonrasında büyük oranda yıkılan Düzce ilçesi, DSP-MHP ve ANAP koalisyon hükümeti tarafından il yapıldı. 2002 seçimlerinde ise Düzce’de AKP birinci parti oldu, iktidar ortakları Meclis’e dahi giremedi.
Türkiye’de iktidar partilerinin oy getireceği gerekçesiyle bir ilçeyi il yapması olağan bir durum olarak algılanır. Ancak bunun tersi bir olay da 1950’li yıllarda yaşandı ve bir il ilçeye dönüştürüldü. Demokrat Parti (DP) iktidarı 1954 seçimlerinde Kırşehir ilinden milletvekili kazanamadı. Muhalefetteki Cumhuriyetçi Millet Partisi (CMP), Kırşehir’deki milletvekillerinin tamamını aldı. Bu sonuç DP iktidarının tepkisine neden oldu. DP iktidarı bu kızgınlıkla Kırşehir’i ilçe haline getirdi ve Nevşehir iline bağladı. Ancak 1957 yılı seçimleri öncesinde Kırşehir, DP iktidarı tarafından yeniden il yapıldı.
Türkiye’de il olmak isteyen ve nüfusu 100 binin üzerinde olan ilçelerden; Siverek (250 bin) Çorlu (253 bin), İnegöl (255 bin), Alanya (294 bin), Tarsus (329 bin), İskenderun (246 bin) Ereğli-Konya (142 bin), Fethiye (151 bin), Nazilli (153 bin) ve Akhisar (166 bin), Kozan (129 bin), Bandırma (149 bin) ve Ünye (122 bin) bulunuyor.
İşin özeti şu; Geçmişte il yapılan ilçelerin iktidar partisine oy kazandırmadığı gerçeğine rağmen AKP ve MHP, derin ekonomik krizin etkisinden sıyrılmak ve Mart 2024 yerel seçimlerini kazanabilmek için bütün şartları zorluyor! Cumhur İttifakı’nda yazın sıcağında bu çalışmalar yapılınken Millet İttifakı neler yapıyor acaba? Canım, kaldıysa şu 6’lı masadan söz ediyorum tabi ki!