Yıldırım ve Merkel'den ortak basın toplantısı yaptı

Başbakan Binali Yıldırım ile Almanya Başbakanı Angela Merkel görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Toplantıya Türkiye'de tutuklu bulunan gazeteci Deniz Yücel'in durumu damga vurdu.
Almanya'ya çalışma ziyaretinde bulunan Yıldırım, Başbakanlık binasında Alman mevkidaşı Merkel tarafından karşılandı.
Binali Yıldırım ve Angela Merkel tokalaşarak basın mensuplarına poz verdi, daha sonra baş başa görüşmeye geçti.

İkili, görüşmenin ardından ortak basın toplantısı gerçekleştirdi.

Merkel açıklamasında, "Tutuklu gazeteci Deniz Yücel davasının önemini vurguladım" dedi.

Yıldırım'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:

Almanya'da ve Türkiye'de son iki yılda birbirimize vakit ayıramadık. Şimdi bunlar geride kaldı artık yeni bir dönemdeyiz.
Türkiye terörle mücadele ederken NATO'nun sınırlarını da koruyor. Terörün Avrupa'ya yayılmasının da önüne geçiyoruz.
Almanya'yla ilişkilerimizde hassasiyetimiz belli. PKK terör örgütüdür. YPG PKK'nın Suriye şubesidir. Bunu İngiltere de söylüyor, ABD'nin istihbarat örgütü de söylüyor. Bunların amacı bölgede huzuru bozmak ve yeni sorun alanları oluşturmak. Dostlarımızı bu mücadelede daha fazla yanımızda görmek istiyoruz. DEAŞ'la mücadeledeki kararlılığın bu terör örgütleriyle mücadelede de sürdürülmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Deniz Yücel ve diğer zanlılar tabii ki belirli suçlamalara maruz olarak tutuklu durumdalar. Bunlar mahkemelerin kendi kapasitesinde görülüyor ve bunlardan geçmişte birkaç tanesinin mahkemesi görüldü ve gereği yapıldı. Ümit ediyorum ki hukuk devleti kuralları içinde gereği yapılacaktır. Bize düşen mahkemenin işini kolaylaştırmak ve onların önünü açmak.

'ARTIK BİR İDDİANAMENİN HAZIRLANMASINA İLİŞKİN UMUT TAŞIYORUZ'

Merkel soruları yanıtladı:

Şiddet Almanya'da kesinlikle yasaktır. Çok net hukuk devleti ilkeleri bulunmaktadır. Şiddet söz konusu olduğunda mahkemeler harekete geçer. Türk kökenliler ve Kürtlerin Almanya'da barış içinde yaşamaları önemlidir.
(Deniz Yücel'in serbest bırakılmasına ilişkin umutlu musunuz? sorusu üzerine) Görüşmemizde bu konuya işaret ettim. 1 yıl sonrasında artık bir iddianamenin hazırlanmasına ilişkin umut taşıyoruz. Bunu da ifade ettim.
Türk tarafının görüşmeye hazır olduğunu, iki tarafın da ilişkileri iyileştirmeye gönüllü olduğunu gördük.
Bir Alman vatandaşı söz konusu olduğu zaman, elimizden gelen her şeyi yapmak yükümlülüğüne sahibiz. Fakat biz farklı konular arasında bir bağlantı kurmuyoruz. Elbette ki farklı konular üzerine konuşuyoruz. Mesela NATO müttefikleri olarak savunma sanayinde ilgili konuları da ele alıyoruz. Her bir bağımsız olarak ve kendi başına ele alınır. Deniz Yücel üzerine de elbette konuşuyoruz.
'KULLANILAN BELLİ KAVRAMLARA DEĞİNMEK İSTEMİYORUM'
(Osmanlı tokadı Almanya'ya da gösterilecek mi? sorusuna yanıt olarak) Okuduğum bazı haberler var. Kullanılan belli kavramlara değinmek istemiyorum. Ben açık bir dili tercih ediyorum. Bu temelde bir araya geldik ve görüşlerimizi dile getirdik.
'HER DURUŞMA BİR UMUTTUR'

Binali Yıldırım soruları yanıtladı:

Türkiye büyük bir darbeye maruz kaldı. Mahkemeler çok yoğun. Dolayısıyla iş yükünden kaynaklı gecikmeler olabilir. Türk yargısının bu konuları kanunlar çerçevesinde ele alıp gereğini yaptığını bilmenizi isterim. Umut ederim kısa sürede duruşması yapılır ve bir sonuç elde edilir. Her duruşma bir umuttur.
Tabii ki Almanya da Türkiye de vatandaşlarının haklarını arayacak. Tabii ki hukuka karşı da saygılı olmamız lazım. Hukukun kararları her şeyin üzerindedir. Yapmamız gereken süreçleri hızlandırmak.
(Bir muhabirin Afrin fotoğrafları göstermesi hakkında) Bize yalan yanlış resim gösteren arkadaş bu gerçeği görsün. Ne yaptığımızı biliyoruz. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın anlayışıyla çalışıyoruz.
15 Şubat 2018 19:56
DİĞER HABERLER