Yıldız: Sivil itaatsizlik demek ülkeyi bölmeye çalışmak demektir

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Sivil itaatsizlik demek bu ülkede 'Ankara'daki meclise giremezsem Diyarbakır'da ben meclis kurarım' demektir. Ülkeyi bölmeye çalışmaktır. Ülkenin siyasi bütünlüğünü bölmeye çalışmak demektir. Sınırlarını bölmeye çalışmaktır. Tek vatan, tek bayrak vurgusunu bir kenara bırakmaya çalışmaktır." dedi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, seçim çalışmaları kapsamında Nevşehir'in Avanos ilçesine geldi. Burada seçim bürosunun açılışını kurdela keserek yapan Bakan Yıldız, büro önünde toplanan vatandaşlarla da sohbet etti. Açılış sonrasında yağmurlu havaya rağmen büro içerisinde ve dışarısında toplanan halka hitap eden Yıldız, ağırlıklı olarak HDP lideri Selahattin Demirtaş ve CHP'nin ekonomik vaatleri ile ilgili görüşlerini belirtti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Diyarbakır ziyaretinde belediye başkanının karşılamaya gelmediğini hatırlatan Bakan Yıldız, "Hadi Başbakana siyasi kimlik diye gelmiyorsun. Doğru değil de hadi gelmiyorsun. Ama bu ülkenin Cumhurbaşkanını karşılamaya gelmemek bir yapının, bir insanın çözüm sürecinde ne kadar samimi olduğuna dair önemli bir göstergedir. Bakın bunları çok iyi takip etmemiz lazım." diye konuştu.

HDP lideri Selahattin Demirtaş'ın 'Eğer barajı aşamazsak sivil itaatsizlik yaparız' sözünün biraz dikkatlerden kaçtığını belirten Yıldız şöyle konuştu: "Biri bana anlatsın sivil itaatsizlik ne demek? Diplomasi cümlesini ortadan kaldıralım, bu ne demek? İsyan mı çıkartacaksınız, ülkeyi mi bölmeye kalkacaksınız, devlete karşı mı baş kaldırışta bulunacaksınız, amacınız nedir? Bunu açıkça söyleyeceksiniz. Öyle şirinlik yaparak, şirin görünmeye çalışarak halkımızı, vatandaşımızı kandıramazsınız. Bakın biz çözüm sürecinde samimiyiz. Niçin? Hiçbir ana ağlamasın istiyoruz. Bu ülke 30 senede çok fazla şeyler çekti. Bırakın maddi olarak 300 Milyar Dolar'dan fazla hasarı ve sıkıntıyı canlar gitti, şehitler verdik. O yüzden her bir ailenin, her birimizin kendi içinde hissettiği yapıyı mutlaka korumamız lazım. Bunun çözüm süreci ile beraber sonlanması gerekiyordu. Buradan yalnızca sözleri ile değil hareketleri ile de çekilenler mutlaka büyük zarar göreceklerdir. AK Parti hükümetimiz bu çözüm sürecinin arkasındadır ve sonuna kadar da bunun takipçisi olacaktır. Ama eğer tırnak içerisinde söylüyorum siz bir Kürt vatandaşı diye bizim vatandaşımıza Türk'ü Kürt'ü ayırt etmeksizin bizim vatandaşımıza giden elektrik direğini bombalıyorsanız buraya giden iş makinalarını bombalıyorsanız, eğer siz oradaki havaalanı yapımında kullanılan iş makinalarını çalışmaz hale getiriyorsanız kusura bakmayın burada oturup iyice düşünmemiz lazım. Siz kime hizmet ediyorsunuz? 'Biz eğer barajı aşamazsak sivi itaatsizlik' yaparız diye kimi tehdit ediyorsunuz? Biz öyle tehditlere filan kansaydın bugünlere gelemezdik. Şükürler olsun kurucu genel başkanımız sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve şu anki genel başkanımız, Başbakanımız Sayın Ahmet Davutoğlu her zaman söylemişlerdir 'Biz kefenlerimizi giydik yola çıktık' diye bu şaka filan değil. Laf ola beri gele şeklinde söylenmiş bir cümlede değil. O yüzden kimse bizi tehditlerle yıldırmaya çalışmasın. Hiçbir tehditte kanmayacağız ve bütün varımızla bu ülke için çalışacağız ve gayret edeceğiz. Biz bu işe yalnızca bir AK Parti olarak bakmıyoruz. Yalnızca bir partinin meselesi olarak da bakmıyoruz. Biz ülkemizin kendimizden daha çok sevdiğimiz çocuklarımıza, gençlerimize daha güzel bir ülke bırakma açısından bu çaba içerisindeyiz. Sivil itaatsizlik demek bu ülkede 'Ankara'daki meclise giremezsem Diyarbakır'da ben meclis kurarım' demektir. Ülkeyi bölmeye çalışmaktır. Ülkenin siyasi bütünlüğünü bölmeye çalışmak demektir. Sınırlarını bölmeye çalışmaktır. Tek vatan, tek bayrak vurgusunu bir kenara bırakmaya çalışmaktır. O yüzden hiçbir vatandaşımız seçim günü yaklaştıkça hiçbir şirinliğe bu manada pirim vermeyeceğini hep beraber göreceğiz. PKK'nın yaptıklarını biz unutmadık. PKK'nın resmi dili olarak söylediklerini biz unutmadık. O yüzden bütün vatandaşlarımızın hassasiyetinin ben bu manada olacağına kesinlikle inanıyorum."

"CHP'NİN SEÇİM VAATLERİNİ CİDDİYE ALMIYORUM"

CHP'nin seçim vaatlerinin ilk bir hafta içerisinde kamuoyunda tartışıldığını belirten Yıldız, "Ben zaten vaatleri ciddiye almıyorum. Bakın biz çiftçimize 11 Milyar TL'ye yakın tarımsal destek babında 19 kalemde destek veriyoruz. Bunların hepsini bütünleştirdik ve tek kalemde veriyoruz. Bunun içerisinde mazot desteği de var. Eğer siz kalkıpta bir genel başkan olarak, bir hesap uzmanı olarak ben sevhen yaptığına inanmaya çalışıyorum, öyle olduğunu ümit etmeye çalışıyorum. Eğer kasten yaptıysa daha büyük bir yalan, yanlış olur. Bakın mazotun Tüpraş çıkışı 1,21 TL dedi ama Tüpraş çıkışı 1,41 TL'dir. Vaz geçtik ondan, 42 Kuruş'luk dağıtım ve bayi karı var. Şimdi Nevşehir'deki çiftçimiz gidip Tüpraş'ın bulunduğu Kocaeli'nden bidonlarlamı mazotunu alacak. Yani dağıtım, iletim hizmetleri ile alakalı verilen 42 Kuruş'u vermemek için traktörünü Tüpraş'tan mı alacak? 1,81 TL KDV'siz ve ÖTV'siz maliyetidir. Bu şu demektir; 'mazot kullanırsanız ben size her litre başında 30 Kuruş'ta artı para veriyorum' demektir. Bununla bitmez geçen yıl yakıtlardan topladığımız toplam para 46 Milyar TL. Biz hunu nereye harcadık? Edirne'den Kars'a Sinop'tan Hatay'a varıncaya kadar biz bunları okula, yola, köprüye, sağlık ocaklarına, adalet saraylarına harcadık. 'Yok ben bundan sonra bunlara para harcamayacağım' derseniz oturup bununda hesabını verirsiniz." dedi.

Oturulan yerden çay, kahve içerek, atmakla tutmakla işleri yürüyemeyeceğini kaydeden Yıldız, şöyle konuştu: "Biz ciddi bir iş yapıyoruz. Bu ülkenin yönetimi ciddiyet ister. Böyle layüsel cümlelerle uçuk vaatlerle bu işler olmaz. Ben vaatlerin teknik olarak izahını şu şekilde yapıyorum; iktidara gelme riski hiç olmayan, kendisi risk gördüğü için söylüyorum iktidarda herhangi bir ümidi olmayan birinin sağlığa her hangi bir zararı olmadığı için sorumsuz bir şekilde atması, tutması olarak görüyorum. Biz kuruşun hesabını yapıyoruz. Varsa sanayicimizin, esnafımızın, çiftçimizin lehine bunları yapıyoruz."

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız seçim bürosu konuşmasının ardından Avanoslu esnafları ziyaret etti ve Özkonak beldesine geçti.
CİHAN
03 Mayıs 2015 11:49
DİĞER HABERLER