Yunan medyası, Türk gazetecilerin 'özgür basın' öyküsünü ekrana taşıdı

Türkiye'de basın ve ifade özgürlüğü önündeki engeller ile gazeteci tutuklamalarına komşu Yunan medyasının ilgisi sürüyor. Ülkenin en çok izlenen haber kanalı Skai Tv, yaklaşık 1 saatlik "İstories" (öyküler) adlı haber programını Türkiye'de medyaya yapılan baskılara ayırdı. En çok satan gazetelerden Efimerida ton Sintakton da aynı konuya tam 3 sayfa yer verdi. Her iki medya kuruluşu da Türk gazetecilerle röportajlar yaparak dayanışma mesajı gönderdi.

Türkiye'de yaklaşık 2 yıldan bu yana artan medya kuruluşlarına baskılar ile gazetecilere yönelik soruşturma ve tutuklamalara geniş yer veren Yunan medyası, ekonomik krize rağmen geçtiğimiz günlerde art arda yayınladığı haber dosyaları ile Türkiye'de gazetecilerle röportajlar yaparak yaşananlara mercek tuttu.

Merkez sağ çizgide yayın yapan Skai Tv, ülkenin usta araştırmacı haber programcıları Aleksis Papahelas (55), Pavlos Tsimas (62) ve Skai Tv ana haber spikeri tarafından hazırlanan "İstories" adlı programda Türkiye'deki basın ve ifade özgürlüğü önündeki engelleri belgesel tadında kapsamlı bir dosya ile masaya yatırdı. Programın Avrupa'da bu anlamda yapılan en kapsamlı çalışma olduğu vurgulandı.

Türkiye'yi en iyi tanıyan usta gazeteci Pavlos Tsimas tarafından İstanbul'da yapılan röportaj ve çekimlerle zenginleştirilen programda Cumhuriyet ve Zaman gazeteleri, Nokta Dergisi, İpek Medya Grubu'na yapılan baskın, Samanyolu grubu kanallarının karartılması, Hidayet Karaca, Can Dündar, Erdem Gül, Cevheri Güven, Mehmet Baransu, Ekrem Dumanlı, Bülent Keneş gibi gazetecilerin gözaltına alınarak tutuklanmaları arşiv görüntüleri eşliğinde ekrana taşındı. Can Erzincan kanalının işsiz kalan gazetecilere kapılarını açtığı belirtilen programda AK Parti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2002'den günümüze geçirdiği dönüşüm evrelerine de atıf yapıldı.

"ARKADAŞLARIMIZ HÜKÜMETİ RAHATSIZ ETTİKLERİ İÇİN HAPİSTE"

Geçen ay başlayan ve her hafta yayınlanan programın sunucularından Kathimerini Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Aleksis Papahelas, "Komşu Türkiye'ye gittin ve orada çok sayıda dostumuz hapiste. Neden açıkla lütfen. Gerçekten çok üzüntü verici." şeklinde girişiyle sözü alan Pavlos Tsimas, "Senin gibi benimde bildiğimiz insanlar, gazeteci dostlarımız ve birlikte çalıştığımız basın mensupları hem de davaları görülmeden şimdi hapiste. Hükümeti rahatsız eden bir şeyler yazdıkları için. Silivri Cezaevi'nde 31 meslektaşımız var. 200'ü hakkında soruşturma açılmış. Tecrit hücrelerinde tek başlarına zor şartlarda tutuluyorlar." değerlendirmesinde bulundu.

Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, Cumhuriyet'ten Ceyda Karan ve Özgür Mumcu, Todays Zaman'dan eski Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş, Bugün Tv eski Genel Yayın Yönetmeni ve Can Erzincan Tv'den Tarık Toros, Nokta Dergisi'nden Genel Yayın Yönetmeni Cevheri Güven, gazeteci Bülent Mumay, Nobel ödüllü romancı Orhan Pumuk ve Süleyman Şah Üniversitesi öğretim görevlisi Maya Arakon ile yapılan röportajlara yer verilen programda Tsimas, 1980'li yıllardan bugüne Türkiye'ye dair onlarca haber program yaptığını hatırlattı.

"TÜRKİYE İÇTE VE DIŞTA DEĞİŞİYOR"

Tsimas, Erdoğan gibi Türkiye'de dramatik değişimler yaşandığını belirterek Yunanistan'ın komşu ülkede olanlara kayıtsız kalmaması gerektiğini söyledi: "Yunanistan'da bir kriz yaşanıyor. Etrafımızda ne olduğuna dikkat etmiyoruz. 1987'yi hatırlıyorum. Dünya değişiyordu, Berlin duvarı yıkılıyordu Avrupa değişiyor, dünya tarihi değişiyordu. Biz zorlukla gazete sayfalarında Berlin duvarının yıkıldığı haberi için küçücük bir yer bulabiliyorduk. Çünkü burada Koskotas gibi kişilerin karıştıkları skandallar vardı. Davalar, seçimler yeniden seçimler vs. Sanki son yıllarda da aynısı oluyor Türkiye'de dramatik değişimler oluyor. Erdoğan değişiyor, Türkiye değişiyor. Dünyadaki yeri ile birlikte iç durumu da değişiyor. Biz de ilgilenmiyoruz. Oysa hemen yanıbaşımızda. Çok açık. Bize doğru geliyor."

"ERDOĞAN DEĞİŞTİ; HAYAL KIRIKLIĞI ÇOK DRAMATİK"

Programda Türkiye'nin 2002'den günümüze yaşadığı değişimleri basın ve ifade özgürlüğü temelinde irdeleyen programda, sürecin 17-25 Mart yolsuzluk ve rüşvet skandalları ile başlayarak "AK Parti ve Erdoğan'ın derin devleti ile IŞİD arasındaki ilişkinin ortaya çıkması ile sürdüğü" vurgulandı. Tsimas, "Bu da kilit önemde sanırım. Bir noktada Erdoğan değişiyor. Önce Avrupa bayrağını seçiyor. Arap Baharından sonra bir noktada ise Sünni İslam'ın bayrağını kaldırdı. Dünyada Sünni İslam dünyasının yeni lideri olmayı hayal etti. Bu değişim Türkiye'yi hem içte hem de dışarıda değiştirdi." ifadelerini kullandı.

Programın bir diğer sunucusu Skai Tv ana haber spikeri Sia Kosioni ise "Pavlos Tsimas'tan çok etkileyici bir dosya haber. Her şey farklı başlamıştı. Şimdi ise farklı bir yöne evriliyorlar. Erdoğan, bir ülke liderinden şimdi Sultan olarak adlandırdığımız bir kişiliğe; bir hükümet ise 'rejim' olarak adlandırdığımız şeye dönüşüyor." ifadelerini kullandı.

"COŞKUDAN HAYAL KIRIKLIĞINA"

Erdoğan'ın yaşadığı değişimi kendi tecrübesini aktararak devam eden Çimas, şunları söyledi: "Erdoğan'ın 2002'deki seçim kampanyasını otobüsten takip etme fırsatı bulmuştum. O zaman halkla kurduğu elektriklenmeyi görmüş, verdiği coşkuya şahit olmuştum. İstanbul'daki arkadaşlarım da bu insan gelecek ve eski derin devlet yapısını, orduyu dağıtacak. Türkiye'yi normal bir ülke yapacak demişlerdi. Şu andaki hayal kırıklığı çok dramatik. Yeni bir rejim."

YUNAN GAZETECİ UMUT NÖBETİ'NDE

Silivri Cezaevi girişinde yaklaşık iki aydan bu yana gazetecilerin sessiz bir eylemde bulunduğunu ve dayanışma mesajı verdiklerini belirten Tsimas, kendisinin de nöbet tuttuğunu belirtti. Silivri Cezaevi önünden yapılan görüntülerin yayınladığı programda nöbet tutan Türk gazetecilerle röportajlar da yayınlandı.

"CAN ERZİNCAN STÜDYOSUNU AÇTI"

Hapiste gazetecilerin hayatının kolay olmadığı belirtilen programda konuşmak ve mesaj göndermek isteyenlerin kanalizasyon ve şişe fırlatma yöntemini kullandıkları hatırlatıldı. Bugün Tv'ye yapılan baskın ile Tarık Toros'un stüdyo girişinde kayyım üyelerine gösterdiği tepkiye yer verilen programda, Bugün Tv'ye el konulmasının ardından hükümet yanlısı yayın çizgisine döndüğü ifade edildi. Bugün Tv'den ayrılan gazetecilere İstanbul'dan yayın yapan Can Erzincan adlı yerel bir kanalın kapılarını açtığı aktarıldı. Yayınların küçük bir stüdyodan sürdürüldüğü ve gazetecilerin "bir sonraki saldırıyı bekledikleri" ironik bir dille vurgulandı.

Art arda hapis cezalarına çarptırılan Todays Zaman Gazetesi eski Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş ile de yapılan röportaj, Keneş'in gözaltına alınması, Zaman gazetesine yapılan polis baskını ve Ekrem Dumanlı'nın polisler eşliğinde götürülmesi ve çalışanların gösterdikleri tepki de ekrana taşındı.

Erdoğan'ın 2011 seçimlerini çoğulcu bir anayasa vaadinin ardından kazandığı ancak işlerin de ondan sonra değiştiği belirtilen programda, Zaman Gazetesi'nin Amerika'da sürgünde yaşayan ılımlı eski imam ve vaiz Fethullah Gülen'e yakın bir yayın çizgisine sahip olduğu aktarıldı. Fethullah Gülen Hocaefendi'nin arşiv görüntülerine yer verildi.

CAN DÜNDAR'IN ODASINDA RÖPORTAJ

Can Dündar, Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, Erdem Gül ve Mehmet Baransu'nun görüntülerinin de kullanıldığı programda Cumhuriyet'in yayınladığı MİT TIR'larına ilişkin detaylara yer verildi. Cumhuriyet Gazetesi'nde Ceyda Karan ile yapılan röportaj Can Dündar'ın odasında yapılan çekimle paylaşıldı. Programda "Erdoğan'ın emri ile STV' karartıldı!" başlığı altında Samanyolu TV'nin uydu bağlantısı kesilmeden önceki son dakikaları yayınlandı.

PAMUK: İFADE ÖZGÜRÜLÜĞÜ TEHLİKEDE

Nobel ödüllü romancı Orhan Pamuk ile yapılan röportajda Pamuk, Türkiye'de yaşanan basın ve ifade özgürlüğü önündeki engellerin nasıl işlediğini anlattı: "Önce gazetenin sahibini çağırıyorlar. Ona vergi cezası vermekle tehdit ediyorlar. Daha sonra hükümeti eleştiren siyasi analiste iftira atarak kara propaganda yapıyorlar. Daha sonra onu döveceklerini söyleyerek tehdit ediyorlar. Dövüyorlar da. Gazeteci susmazsa daha sonra savcı çağırıyor. Yine de susmazsa hakkında soruşturma başlıyor. Yine de tepki göstermeye devam ederse bu defa hapse atılıyor."

"Hükümetin 2000'li yılların başındaki gibi olmadığını" belirten Pamuk, "O yıllarda Erdoğan Avrupa yanlısı ve darbe karşıtıydı. İfade özgürlüğünü savunacağı sözü verdi. Kendisi de bu yüzden hapse girmişti. Böylece özgürlükçü göründü. Belki de bunda samimiydi. Ancak bugün tam tersini yapıyor. Türkiye'de ifade özgürlüğü bugün tehlike altında."

Skai Tv'nin Türkiye'de basın özgürlüğü önündeki engellerin anlatıldığı programa şu linkten ulaşılabilir. http://www.skai.gr/player/TV/?mmid=269576

EFİMERİDA TON SİNTAKTON'DAN ÖZEL DOSYA

Skai Tv'nin ardından sol çizgide yayın yapan ülkenin en çok satan gazetelerinden Efimerida ton Sintakton da, Türkiye'de medyanın karşı karşıya bulunduğu sorunlar ile gazetecilere soruşturma ve tutuklamalara tam 3 sayfa ayırdı. Cezaevinde bulunan ve hapis cezasına çarptırılan gazetecilerle dayanışma amacıyla hazırlandığı belirtilen "Medyayı kovuşturma sanayi" başlıklı özel dosyada, Cumhuriyet, Zaman ve Özgür Düşünce gazetelerine birer sayfa ayrıldı.

Efimerida ton Sintakton Gazetesi Dış Haberler Ediötürü Nikolaos Zirganos tarafından hazırlanan dosyada Cumhuriyet'in yayınladığı MİT Tır'ları haberi ile Can Dündar ve Erdem Gül'ün cezaevine uzanan süreci özetlendi. Umut nöbetine de yer verilen haberde, Zirganos kendisinin de bir arkadaşıyla birlikte Türk meslektaşlarına dayanışma mesajı göndermek amacıyla nöbet tuttuğunu yazdı. Soğuk havalarda bile umut nöbetiyle tutuklu gazetecilerin unutulmadığını anlatan Zirganos, Dündar ve Gül'ün ömür boyu hapse atılmak istendiklerini belirtti.

Todays Zaman Genel Yayın Yönetmeni Sevgi Akarçeşme ve Editör Celil Sağır ile yapılan söyleşiye de ise Zaman gazetesinin 14 Aralık 2014'ten günümüze karşı karşıya kaldığı polis baskını ve karşılaştığı sorunlar anlatıldı.

"ÖZGÜR DÜŞÜNCE DİRENİYOR"

Son olarak Bugün gazetesine kayyım atanmasının ardından 6 sayfa ile çıkmaya başlayan Özgür Düşünce gazetesinin hikayesine de yer verildi. Detaylı bir şekilde anlatılan dosya haber için "Gazeteciler direniyor" başlığı kullanıldı. Özgür Düşünce gazetesini çıkaranların gösterdiği direnç ve çabanın etkileyici olduğunu aktaran Efimerida ton Sintakton, bir depoda işsiz kalan gazetecilerin kişisel bilgisayarlı çıkarmaya başladıkları gazetenin 40 binlik tiraja ulaştığı ve yeni okurların desteği ile yoluna devam ettiği belirtildi. Özgür Düşünce Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Yılmaz ile yapılan röportajda Yılmaz, "Zor şartlara rağmen gazeteyi çıkardığımız için halimizden memnunuz." ifadelerini kullanıyor. Özgür Düşünce gazetesinin mutfağından fotoğraflara da yer verildi.

GÜNDEMİ ÖZETLEYEN KARİKATÜR

Dosya haber için usta karikatürist Michalis Kountouris tarafından çizilen karikatürde ise Avrupa Birliği'nin Türkiye'de yaşanan basın ve ifade özgürlüğüne mülteciler bahanesiyle suskun kaldığı anlatıldı. Karikatürde, kravatlı bir portreye Türkiye ve AB bayraklı rozetleri yanyana yerleştirilirken, portrenin ağzı ise Euro logosu ile dikiş atılmış şekilde betimlendi.

2012 yılında ekonomik kriz gerekçesiyle basın kuruluşlarının kapanmasıyla işsiz kalan gazeteciler öncülüğünde çıkmaya başlayan Efimerida ton Sintakton, bu anlamda Özgür Düşünce gazetesine benzetiliyor. Efimerida ton Sintakton, da çalışan tüm gazeteciler eşit ücret anlayışına göre çalışıyor. Duayen gazetecilerden Genel Yayın Yönetmeni Nikolas Vulelis ise ücret almıyor. CİHAN
09 Şubat 2016 14:31
DİĞER HABERLER