Son dönemde artışa geçen İsrail ile Yunanistan arasındaki yakınlaşmanın savunma sanayisi alanında yeni bir boyut kazandığı ifade ediliyor.
Deutsche Welle Türkçe'de yer alan habere göre İsrailli SK Group ve Plasan Sasa adlı şirketlerin oluşturduğu konsorsiyumun, Yunanistan Araç Sanayisi (ELVO) adlı şirketin hisselerinin çoğunluğunu satın aldığı açıklandı.
Yunanistan Maliye Bakanlığı, ülkenin en büyük askeri araç üreticisi olan ELVO’nun hisselerinin çoğunluğunun İsrailli konsorsiyuma satıldığını bugün yaptığı açıklamayla duyurdu.
Yunanistan Maliye Bakanı Hristos Staikuras konuyla ilgili ERT televizyon kanalına, “Yunanistan’ın savunma sanayisinin yeniden yapılandırılması için kararlılıkla çalışıyoruz” açıklamasını yaptı.
ELVO, 2014 yılında iflas etmiş, fabrikaları devlet tarafından kamulaştırılmıştı. Yunan savunma sanayisi için stratejik öneme sahip olduğu belirtilen şirket, zırhlı araçlar üretiyor. Hatta şirketin Alman Leopard tanklarının üretim sürecinde, montajında yer aldığı belirtiliyor.
Yunanistan Maliye Bakanlığı kaynakları, ELVO’nun hisselerinin yüzde 79’unun İsrailli şirketlerin oluşturduğu konsorsiyumun kontrolü altında olacağı, yüzde 21 hissenin ise Yunanistan devletinde kalacağı bilgisini paylaştı.
Üretim hedefleri belirlendi
İlk hedef, İsrail’in Guarder ve SandCat modeli askeri zırhlı araçlarının, AB ve NATO üyesi Yunanistan’da üretilmeye başlanması. Daha uzun vadede ise şirketin Selanik’teki fabrikasında hafif silahların üretilmesi planlanıyor.
İsrailli şirketlerin, Yunan savunma sanayisinin yeniden yapılandırılmasına stratejik yatırım yoluyla destek vermesi ve bu desteğin zamanlaması önem taşıyor.
ABD ve Fransa da işbirliğini güçlendiriyor
Türkiye ile ilişkileri gerilimli bir süreçten geçen ABD ve Fransa da son yıllarda Yunanistan ve AB üyesi Kıbrıs Vumhuriyeti ile hem ekonomi hem de savunma alanındaki işbirliğini güçlendirdi.
Yunanistan ile Türkiye arasında Doğu Akdeniz ve Ege’deki gerilim, tarafları askeri bir ihtilafın eşiğine getirirken, İsrail, Fransa ve ABD’nin ortak askeri tatbikat, yatırım hamleleri, stratejik ve askeri işbirliği yoluyla Yunanistan’a destek çıkması dikkat çekiyor.
Rus yapımı S-400 füze savunma sistemi satın alması nedeniyle Türkiye’yi F-35 üretiminden çıkartan, satın aldığı F-35’leri teslim etmeyen ve yaptırım kararı alan ABD, son bir kaç yıldır önemli siyasi krizler yaşadığı Türkiye ile hem siyasi, hem ekonomi, hem de savunma alanlarındaki işbirliğini azalttı. ABD, eşzamanlı olarak Yunanistan ile özellikle savunma alanındaki işbirliğini güçlendirmeye yöneldi, Washington-Atina hattında 2018 yılında başlatılan “Stratejik Diyalog” süreci ile birlikte askeri stratejik işbirliğini de arttırdı.
Girit'e ABD üssü
Washington, Girit adasındaki Suda Körfezi'ndeki NATO üssünü geliştirmeyi ve ABD'nin yüzer deniz üssü USS Hershel "Woody" Williams gemisini Suda Körfezi açıklarında konuşlandırmayı planlıyor.
Geçen aylarda, Yunan Kathimerini gazetesindeyer alan analizde, ABD'nin İstanbul ve Çanakkale Boğazları'na alternatif bir rota oluşturmak amacıyla Yunanistan'ın kuzey liman kentlerine altyapı yatırımı yaptığı belirtilmişti. Haberde, Washington’un Dedeağaç’a altyapı yatırımlarıyla İstanbul ve Çanakkale Boğazı’na alternatif bir rota oluşturmayı planladığı, Dedeağaç limanını Karadeniz ve Kafkaslar ile bağlantı amacıyla kullanmayı planladığı, bu planların gerçekleşmesi halinde bölgede deniz taşımacılığı ve askeri nakliyatın doğasının değişeceği ileri sürülmüştü.
Fransa'dan 18 Rafale savaş uçağı satın alan, Kasım ayında da 24 adet F-35 için ABD'ye resmi başvuruda bulunan Yunanistan, Eylül ayında yeni satın alımlar ve modernizasyon projelerini de içeren 11,5 milyar euroluk savunma programı açıklamıştı.