İstanbul Ümraniye’de devasa binaların arasında yıkık dökük bir evde oturan ailenin dramı yürek burktu. 34 yaşındaki babanın gözleri % 85 görmüyor. Babanın acısı bununla da sınırlı değil. Maddi durumu olmadığı için eğitimleri yarıda kalan 4 çocuğunu düşünmekten gözlerini unutmuş durumda. 

Askere gidene kadar her şey yolundadır. 21 yaşında askere giden Özcan Oktayhan, acemi birliğini Sarıkamış, usta birliğini ise Tunceli’de yapar. Askerliğini yaptığı Tunceli’de eğitim esnasında şarapnel parçasının sıçraması sonucu tek gözünü tamamen, diğer gözünü de % 85 kaybeden babanın karanlık hayatı burada başlar. Askerden sonra memleketi olan Van’ın, sonra da İstanbul’un yolunu tutar eşi ve 2 çocuğuyla birlikte. İstanbul’un merkezi denilebilecek Ümraniye’de yıkık dökük bir evde ayakta durmaya çalışan mağdur ailenin 2 tane daha çocukları olur. En büyüğü 12, en küçüğü 10 aylık 4 kardeşten 2’si maddi imkânları olmadığı için okullarını yarıda bırakmak zorunda kalır. Acılı ailenin hayat hikâyesini bir televizyon kanalında gören Kimse Yok Mu gönüllüleri aileyi ziyaret ederek başta çocukların eğitimi olmak üzere, evin tüm ihtiyaçlarını karşılayarak mağdur ailenin yüzünü güldürdü.

Maddi durumları iyi olmadığı için geçen yıl okula gidemeyen 4 çocuklu ailenin 2 çocuğu, bu yıl hayırseverlerin desteğiyle eğitimlerine kaldıkları yerden devam edecek. 

Bu yıl 4. Sınıfa gidecek olan Beyza ile 1 sınıfa tekrardan devam edecek olan Baran kardeşlere Kimse Yok Mu sahip çıktı. 4 çocuktan en büyüğü 12, en küçüğü 10 aylık olan kardeşler evlerinden alınarak Sultanbeyli’nde bulunan Kimse Yok Mu Genel Merkezde bulunan iyilik mağazasına getirilerek ayakkabılarından, okul kıyafetine, kırtasiye malzemesinden, kışlık montlarına kadar ihtiyaçları giderildi ve yavruların yüzleri güldü. Ev ihtiyacı olarak ise, yeni bir buzdolabı, 2 adet kanepe, 4 çocuğun yatabileceği altlı üstlü ranza, yatak, baza, yatak örtüsü, yolluk, 2 adet halı, bay-bayan giyim, 4 çocuğa kıyafet, okul kıyafeti, kırtasiye malzemesi ile temizlik malzemeleri yardımında bulunarak ailenin ayakta kalmasına büyük oranda destek verdi.

Eşyaları evine teslim edilen Oktayhan ailesi, gözyaşlarına hâkim olamayarak bol bol dua etti. Aile bireylerinden Özcan Oktayhan, "Yardımı ulaştıran dernek yetkililerinden Allah razı olsun, Rabbim yar ve yardımcıları olsun. Hayırseverlerden, bize destek olan tüm insanlarımızdan, tüm kardeşlerimizden, Allah razı olsun, peygamber efendimiz şefaatçileri olsun, başka ne diyebilirim ki, bizi kurtardılar. Çocuklarım okuyamıyordu, onların sayesinde okuyacaklar. Çekyatlarımız yoktu, çekyatlarımız oldu, dolaplarımız oldu, televizyonumuz oldu elhamdülillah çok şükür ''dedi. Eşi İnci Hanım ise şunları söyledi. ''Bizlere yardımcı olmasalardı bizim bu eşyaları almaya gücümüz yoktu. Oturacak halımız-kanepemiz olmadığı için yerde ne kadar oturabilirdik ki? Buzdolabı olmadığı için havanın bu sıcak günlerinde aldığımız her şey kokuyordu, inşallah şimdi rahat rahat buzdolabında saklayacağım, Kimse Yok Mu'ya teşekkür ediyorum ''dedi.

12 yaşındaki Beyza, kardeşleriyle birlikte odaları olmasından dolayı yaşadığı sevinci şu sözlerle dile getirdi. ''Kimse Yok Mu'ya teşekkür ederiz, bizim de artık kendi yatağımız oldu'' diyerek duyduğu mutluluğu dile getirdi.

Hayırsever Anadolu insanının yardımlarını muhtaç ailelere ulaştırmaya devam ettiklerini anlatan Kimse Yok Mu Derneği Marmara şube müdürü Murat Şenocak, kendilerine başvuran kişilerin evlerini ziyaret ederek durum tespiti yaptıklarını mağdur olanlara sahip çıktıklarını dile getirdi. Şenocak, ‘’Amacımız en muhtacından başlayarak yardım etmektir. Şuan okula gitmek için mağdur, hiçbir ihtiyacını karşılayamayan öğrenciler var. Burada hedeflediğimiz hiçbir öğrenci imkânı olmadığından dolayı okula gidemiyor olmamasıdır. Bu durumdaki kardeşlerimize yardım etmeye çalışıyoruz. Ayrıca dernek olarak eğitim öğretim yılı başında her yıl olduğu gibi bu yılda binlerce ihtiyaç sahibi ailelerin çocuklarına kırtasiye malzemesi yardımında bulunduklarını sözlerine ekleyerek, ''yapmış olduğumuz yardımları belirli zaman aralıklarında değil, yıl boyu sürmekteyiz. Çocuklar sadece bizim değil bütün dünyanın geleceği, onlara sahip çıkmak geleceğe sahip çıkmaktır. ‘’şeklinde konuştu.