Zaman Editörü Karayeğen, Emniyet'te ve hapishanede uğradığı işkenceleri anlattı

Kapatılan Zaman Gazetesi editörü İbrahim Karayeğen, haksız geçen iki yılı aşkın tutukluluğunun ardından yaşadıklarını ve ilk gözaltına alındığında uğradığı işkenceleri anlattı

Samanyoluhaber.com

Gazeteci Karayeğen Tenkil Müzesi açılışında konuşma yapmak için geldiği Brüksel'de Erkam Tufan Aytav'ın Youtube kanalına canlı yayın konuğu oldu.

Karayeğen 15 Temmuz sonrası yaşadıklarını şöyle anlattı:

'EMNİYET AMİRİ KAYHAN AY'IN TALİMATIYLA KAMERASIZ ODAYA ALINDIM'
''18 Temmuz günü Atatürk Havalimanı'na gittim. Burada pasaportuma rızam dışında zayi ilanı verildiğini öğrendim. Savcı Fuzuli Aydoğdu'nun talimatıyla gözaltına alındım ve İstanbul Emniyeti Terörle Mücadele şubesinde polis müdürü Kayhan Ay'ın emriyle ellerim arkadan kelepçelenerek ve ayakkabılarım çıkarılarak kamerasız bir odaya alındım. Burada insanlık onuruna yakışmayacak muameleye tabi tutuldum.''

'DARP, HAKARET, AŞAĞILAMA VE KÜFÜRLERE MARUZ KALDIM'

''Burada darp edildim, hakaretlere, aşağılamalara ve küfürlere maruz kaldım. Ayakta duramayacak hale gelince yüzüstü yere düştüm. Yüzü koyun, ellerim arkadan kelepçeli vaziyette ne kadar kaldım bilmiyorum. Daha sonra nezarethaneye atıldım ve burada 5 gün gözaltında kaldım. Doktor kayıtlarına kötü muameleyi kaydettirmeme rağmen doktorlar hastaneye sevkimi yapmadılar, ciddi sağlık problemleri yaşıyordum, oturamıyordum, uzanamıyordum, kaburgalarım, karnım ve muhtelif yerlerimde ağrı ve sancım vardı.'' 

'AVUKATIN İŞKENCE TUTANAĞI REDDEDİLDİ'

''Avukatım 7 saat bekledikten sonra ifademde bulunabildi, avukatımın kötü muameleyi şerh düşme isteği reddedildi, o da imzalamadı. Ayın 21'inde Bakırköy Sulh Ceza Hakimliği'ne çıkarıldım, orada adli kontrol ve imza şartıyla beni serbest bıraktılar ancak çıkışta polis beni tekrar kelepçeleyerek hakkımda ikinci bir gözaltı kararı olduğunu söylediler ve tekrar nezarethaneye atıldım. Bu süreçte ilk avukatımın bıraktığını öğrendim. İkinci avukatım ikinci ifademe katıldı, bu ifademde işkenceyi ayrıntısıyla anlatmama rağmen dosyaya konmadığını öğrendik.''

'CEMAATE DAİR ÖN KABUL VARDI, HAKİM PERVASIZDI'

''5 gün sonra savcılığa çıkarıldım ancak dikkatimi çeken bir şey vardı. Daha soruşturma ve yargılama olmadan darbe suçlamasının Gülen Cemaati'ne yıkılmak istendiğini anladım. Polisler Fethullah Gülen'in son sohbetinden 5 parça dinlettiler bana. İşte Fethullah Gülen itiraf etti dediler. Ama gerçekle alakası yoktu. Dinleyince rahatlıkla böyle bir durumun olmadığını anladım. Bir ön kabul vardı, poliste, savcı ve hakimde. Polis ve savcının bu konudaki yaklaşımını anlasam da hakimin bu düşüncesini anlayamıyorum. Bu kadar pervasızca davrandıklarına şahit oldum ve çok üzüldüm. ''

'HARP AKADEMİSİNDEN GELEN ASKER FECİ ŞEKİLDE DÖVÜLÜP ATILDI'

''İlk günlerde polislerin muamelesi çok hoyratçaydı. Bağrışmalar, çağrışmalar, gününü 24 saati başımızda ışık ve kamera vardı buna rağmen temel ihtiyaçlarımızı kolaylıkla karşılayamıyorduk. Ayın 24'ünde savcı Fuzuli Aydoğdu'nun karşısına çıkarıldım ve mutad sorular yöneltildi. Şahsımla ilgili soru yöneltilmedi. Zaman Gazetesi'yle ilgili, abone listeleriyle ilgili sorular soruldu. 
Nezarethanede şahit olduğum olaylardan biri de Harp Akademisi'nden alınan bir askerin feci şekilde dövüldükten sonra nezarethaneye atılmasıydı. Maalesef ilk günlerde bu hoyratlıklar görüldü.''

'AHMET ALTAN'LA AYNI KOĞUŞA DÜŞTÜK'

Karayeğen hapishanede 6 ay tek kişilik hücrede kaldığını ve daha sonra 3 kişilik bir koğuşa alındığını anlattı. Burada Ahmet Altan'la aynı koğuşa düştüğünü belirten Karayeğen'in hapishanede yaşadıklarını anlattığı programın tamamını Erkam Tufan Aytav'ın programında seyredebilirsiniz:


11 Nisan 2019 11:09
DİĞER HABERLER