Zana: Ortadoğu'da ikinci bir Suriye'nin gelişmesini istemiyoruz

HDP Milletvekili Leyla Zana, son dönemde Türkiye'nin gidişatından kaygı duyduklarını ifade etti ve "Ortadoğu'da ikinci bir Suriye'nin gelişmesini istemediğimizi ısrarla altını çizerek belirttik." dedi.

Avrupa Parlamentosu Yeşiller Grubu'nun davetlisi olarak Strasbourg'a gelen HDP milletvekili Leyla Zana bir basın toplantısı düzenledi.

AP'deki temasları sırasında ele alınan konu başlıklarını anlatan Leyla Zana, Suriyeli mülteciler konusunu ve IŞİD'in bölge için oluşturduğu tehdit ile tekrarlanacak seçimlerin gündeme geldiğini söyledi. Zana, mutlaka gözlemci heyetin seçimlerde hazır bulunması gerektiğini dile getirdi. Zana, şöyle devam etti: "Adil bir seçimin gerçekleşmeme ihtimalini göz önünde bulundurduk. Son iki ayda gelişen çatışmalardaki kayıpların bizde yarattığı kaygıları da göz önünde bulundurarak tarafların tekrar masaya dönmesi ve çatışmasız bir şekilde sorunların diyalogla çözülmesi, siyasal bir çözümün bulunması (gerektiğini) ifade ettik." Leyla Zana, bu konuda Avrupa'dan katkı beklediklerinin altını çizdi.

TÜRKİYE DIŞLANMAMALI, TÜRKİYE İLE DAHA ÇOK DİYALOG KURULMALI

Leyla Zana, son dönemde Türkiye'nin gidişatından kaygı duyduklarını ifade etti ve şunları söyledi: "Ortadoğu'da ikinci bir Suriye'nin gelişmesini istemediğimizi ısrarla altını çizerek belirttik. Bazen antidemokratik uygulamaları gerçekleştiren ülkeleri dışlayarak değişime, dönüşüme zorlarsınız. Bazılarına da daha çok diyalog kurarak, ortaklaşarak değişim-dönüşümü hızlandırırsınız. Türkiye, bu ikincilerden, son ifade ettiğim ülkelerden biridir. Bu anlamda AB'nin, sürecin gidişatına dur demesi gerektiğini düşünüyorum."

Türkiye'de hem Türklerin hem de Kürtlerin, AB sürecine başlangıçta büyük destek verdiğini hatırlatan Zana, süreç uzadıkça toplumda umutsuzluğa sebep olduğunu dile getirdi. Türkiye ve AB'nin birbirlerine bugün daha çok ihtiyaç duyduğu tespitini yapan Zana, "Şunu da kabul etmek gerekir ki Türkiye bir Suriye, bir Irak, bir İran değildir. Türkiye'yi ötelediğiniz zaman daha çok karanlığa bürünüyor. Ama ortaklaşmaya çağırdığınız zaman ilerlemesi çok seri bir şekilde gerçekleşebiliyor." dedi.

Çözüm sürecini kimin bitirdiği ile ilgili de yorum yapan Zana, "13 Nisan'da Diyadin'de kim operasyon kararını verdiyse, orada birçok insanı canından ettiyse süreci o bitirmiştir." ifadelerini kullandı. CİHAN
07 Ekim 2015 17:23
DİĞER HABERLER