Türkiye'nin Almanya'daki istihbarat faaliyetleriyle ilgili tartışmalara yenisi eklendi. Bu kez konuyu gündeme getiren Alman ZDF kanalı, Almanya’da MİT’e çalışan sekiz bin kişinin bulunduğun, Türkiye istihbaratının faaliyetlerinde Diyanet İşleri Türk İslam Birliği’ne (DİTİB) bağlı 900 caminin önemli bir rol oynadığı vurguladı.
Alman ZDF kanalında yayımlanan Zoom haber programında Türkiye istihbaratı MİT’in Almanya’daki faaliyetleri ayrıntılı şekilde ekranlara getirildi.
Programda, söz konusu camilerde görevli Türk imamların, ayyip Erdoğan’ın muhaliflerine ilişkin bilgileri direkt olarak konsolosluklara ve büyükelçiliğe aktardığını anlatan programda, 2017 yılında bazı imamlara soruşturmalar açıldığını, ancak bir süre sonra dava dosyalarının kapatıldığı hatırlatıldı.
Gazeteci Hayko Bağdat’a yönelik suikast planına dikkat çekilen programda, HDP eski milletvekili Turgut Öker’e yönelik Türkiye’de açılan davanın NRW Eyaleti’nde yaşayan MİT’in bir muhbirinin ihbarı ardından yapıldığı belirtildi.
Programda Öker gibi çok sayıda Kürt aktivist ile Erdoğan rejimini sosyal medya platformlarında eleştiren kişiler hakkında Almanya’da MİT’in faaliyetleri sonucunda Türkiye’de davalar açıldığı, hatta bazıları hakkında hapis cezalarının verildiği ifade edildi.
Programa konuşan siyasetçiler ve uzmanlar ise Türk devletinin Almanya’da yaşayanları fişlemesinin suç olduğuna dikkat çekti.
Önde gelen istihbarat uzmanı Erich Schmidt-Eenboom da program için verdiği röportajda MİT’in Almanya’da en fazla örgütlü istihbarat örgütlerinden olduğunu belirterek, federal hükümetin sessizliğini eleştirdi.
Schmidt-Eenboom Fransa’nın başkenti Paris’te 9 Ocak 2013 günü Kürt kadın aktivistler Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez’in katledilmesinin de MİT’in işi olduğunu belirtti.
Yine 4 Ağustos 2017’ta Irak Federe Kürdistan Bölgesi’nde PKK’nin alıkoyduğu MİT sorumluları Erhan Pekçetin ve Aydın Güney’in, Paris katliamına ilişkin Fırat Haber Ajansı’nda (ANF) yayımlanan ifadelerini de inceleyen Erich Schmidt-Eenboom, MİT’çilerin katliama giden süreçte anlattıkları infaz emrinin hiyerarşisi ile olaya ilişkin verdikleri ayrıntılı bilgilerin inandırıcı olduğunu söyledi.
Ayrıca Fransız istihbaratı ile güvenlik birimlerinin Paris’teki suikast emrinin bizzat Erdoğan tarafından verildiğine dair elinde bulunan bilgileri Fransız savcılığına verdiğini ve bunların soruşturma dosyasında yer aldığını hatırlatan Schmidt-Eenboom, Paris’teki olayın bir benzerinin ülkesinde yaşanmaması için Federal Alman hükümetinin Ankara’ya “kırmızı çizgiyi aşma” uyarısı yaptığını savundu.
İki MİT sorumlusu, Paris katliamının tetikçisi Ömer Güney’in Türkiye’ye seyahatlerinde biletlerinin de MİT’e bağlı bir seyahat acentesi tarafından alındığını söylüyordu.
ANF’de yayımlanan itiraflarda anlatılan ve deşifre edilen infaz emrinin hiyerarşisi şöyle sıralanıyordu:
"MİT Yurtdışı EBF (Etnik Bölücü Faaliyetler) Daire Başkanı Uğur Kaan Ayık, o dairedeki Operasyon Şube Müdürü Oğuz Yüret, operasyon şube elemanı Ayhan Oran ve katliamın planlayıcısı olarak ifade edilen Sabahattin Asal."