Sosyal medya platformları ne karar verdi?

Sosyal medya düzenlemesiyle ilgili kritik gün olan 1 Ekim tarihi geçilmiş olmasına rağmen birçok platform sessizliğini koruyor. Facebook'un ise temsilci atamayacağı belirtiliyor.

Büyük tartışmalara neden olan ve Temmuz ayında AKP ile MHP'nin sunduğu kanun tekliyle yasalaşan sosyal medya yasası kapsamında Facebook, Twitter ve YouTube gibi sosyal medya ağ sağlayıcıları için temsilci bulundurma süreci Ekim ayı itibarıyla bitti. 

29 Temmuz'da TBMM'de kabul edilen 'İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Yasa', Türkiye'den günlük erişimi 1 milyondan fazla olan dış kaynaklı her sosyal ağ sağlayıcıya Türkiye'de temsilci bulundurma şartı koşuyordu.

Yasa kapsamında Bilgi ve Teknoloji Kurumu (BTK), Türkiye'de temsilci bulundurma yükümlülüğüne ilişkin bu kurumlara bildirimde bulunacak.

Bildirimi takip eden 30 gün içinde yükümlülüğün yerine getirmeyen sağlayıcılara BTK tarafından, önce 10 milyon lira idari para cezası verilecek. İdari para cezası verilmesini takip eden 30 gün içinde halen yükümlülüğün yerine getirmeyen sağlayıcılar 30 milyon lira daha ceza ödemek zorunda kalacak.

Sonraki aşamalarda da bu sosyal ağ sağlayıcılara reklam yasağı getirilmesi ve yüzde 50 ile 90 oranında bant daraltma, yani yavaşlatma, cezası verilecek.

Bilişim hukuk uzmanı Prof. Dr. Yaman Akdeniz, düzenlemeye ilişkin sürenin günler önce dolduğuna dikkat çekerek sosyal medya hesabından konuyla ilgili dikkat çeken paylaşımlarda bulundu.

Bugüne kadar Twitter, Google ve TikTok gibi büyük sosyal medya platformlarının bir adım atmadığını belirten Akdeniz, Facebook'un ise temsilci atamama kararı aldığını dile getirdi.

Akdeniz'in paylaşımları şöyle:

"YARGI KARARI OLMADAN KALDIRILACAK"

"Bugün 1 Ekim 2020 ve sosyla medya platformlarının Türkiye'de yasal temsilci bulundurmaları için son gün. Bugüne kadar Twitter, Facebook, Google ve TikTok gibi dünya devleri herhangi bir resmi açıklama yapmadı. Sessizlikleri devam ediyor.

Arkasından Nisan 2021 içinde, eğer hala bu aşamada Twitter ve diğerleri Türkiye'ye gelmemiş ise platformların İnternet bant aralığı %50 oranında daraltılacak. Bu oran Mayıs 2021'de %90'a kadar çıkartılacak.

Peki eğer Türkiye'ye gelirlerse ne olacak? O zaman mevcut baskıcı düzenin bir parçası haline gelecekler. 5651 sayılı Kanun kapsamında (9 ve 9/A maddeleri) özellikle kişilik hakları ihlalleri ile ilgili talepleri 48 saat içinde cevaplamak zorunda kalacaklar.

Örneğin Berat Albayrak, sulh ceza hakimliğine başvurmadan hakkında sosyal medyada yazılanları kaldırtmak için direk Twitter'a ve Facebook'a başvurabilecek. Yargı kararı olmadan ve kimse duymadan eleştirel içeriklerin kaldırılması sağlanabilecek.

"SANSÜRÜN ÖZELLEŞTİRİLMESİ"

Yargıya ve özellikle sulh ceza hakimliğine gitse ne olur diyeceksiniz. Haklısınız, sonucu aşağıdaki örnekteki gibidir. Fakat, yargı karar aldığı zaman en azından şeffaflığın sağlanması ve itiraz ve AYM başvuruları yapmak mümkün.

Kişilik hakları ihlali gerekçesiyle, İstanbul Anadolu 1. Sulh Ceza Hakimliği'nin 29 Eylül 2020 tarih ve 2020/6052 sayılı kararı ile @dw_turkce haberi ikinci kez erişime engellendi. Aynı kararla @cumhuriyetgzt, @halktvcomtr, @tele1comtr haberleri de erişime engellendi. 

Dolayısıyla, "vatandaşla" sosyal medya platformlarının doğrudan muhatap edilmesi ile birlikte amaçlanan sansürün özelleştirilmesidir. Eğer sosyal medya platformları bu sorumluluğunu yerine getirmez ise o zaman ciddi idari para cezaları ile karşılacaktır.

Ayrıca, suh ceza hakimlikleri tarafından verilecek yüzlerce erişimin engellenmesi ve içeriğin çıkartılması kararlarını uygulamazlar ise o zaman da  "doğan zararların tazmin edilmesinden sorumlu" olacaklar. Örneğin, Cumhurbaşkanı Erdoğan bu kapsamda hukuk davası açabilecektir.

"GELİRLERSE ÇOK ŞAŞIRIRIM"

Tüm bunlar birlikte değerlendirildiğinde, Twitter'ın & hatta Facebook'un bu şartlar altında Türkiye'ye gelmesi çok zor. Hatta, gelirlerse çok şaşırırım demek daha doğru olur. Yargının bağımsız olmadığı, adil yargılamanın olmadığı bir ortamda ancak bu sistemin bir parçası olurlar.

63. defa erişime engellendi. Bu engelleme AYM'nin Şubat ayı içinde http://Sendika.Org ile ilgili basın özgürlüğü ihlali kararı vermesine ve 7 aydır bu karar Gölbaşı Sulh Ceza Hakimliği tarafından uyulmamışken verildi.

Gaziantep 2. Sulh Ceza Hakimliği'nin 30 Eylül 2020 tarih ve 2020/5426 sayılı kararı ile @sendika_org bir kez daha erişime engellendi. 

Bu sistemle yargı yolu ile mücadele etmek mümkün değil. İtiraz edip kazanma şansınız sıfır. Anayasa Mahkemesi'ne gittiğiniz zaman ortalama 5 sene beklemeniz lazım. İhlal kararı çıktığı zaman da bu kararlara uyulmadığını http://Sendika.Org gibi örneklerde görüyoruz.

Biz şimdi Twitter'ın, Facebook'un bu ortama gelmesini mi bekliyoruz? Buyursunlar, gelsinler çok istiyorlarsa."

FACEBOOK KARARINI VERDİ

Konuyla ilgili görüştüğümüz Yaman Akdeniz, Facebook yetkililerinin kendisiyle yaptığı görüşmede, platformun Türkiye'de bir temsilci bulundurmayacağını ancak bununla alakalı bir duyuru yapmayacaklarını belirttiklerini söyledi. Netflix'in ise bu düzenlemenin kapsamı içinde yer almadığını aktaran Akdeniz, Twitter'ın ise Türkiye'ye temsilci göndereceğini hiç zannetmediğini ve Türk yargı sisteminin bir parçası haline gelmeyeceğini düşündüğünü dile getirdi.



05 Ekim 2020 21:24
DİĞER HABERLER