Demirtaş: Erdoğan'ın gösterdiği Kürtçe meal, Diyanet'in değil, bir vakfın

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın miting alanında gösterdiği Kürtçe Kur'an mealinin Diyanet tarafından değil bir vakıf tarafından basıldığını söyledi. Erdoğan'ın mitingine yetiştirilmek üzere Diyanet tarafından alelacele bir Kürtçe Kur'an meali nüshası basıldığını açıklayan Demirtaş, "Böyle Diyanet İşleri Başkanlığı olur mu?" diye konuştu.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Erzincan Cumhuriyet Meydanı'nda partisinin düzenlediği mitingde konuştu. Konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yüklenen Demirtaş, Erdoğan'ın miting alanlarında gösterdiği Kürtçe Kur'an-ı Kerim mealinin Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından değil Ensar Vakfı tarafından bastırıldığını söyledi. Demirtaş, "Diyarbakır'da, Siirt'te 'Diyanet bastı' diyerek gösterdiği Kur'an-ı Kerim'in Kürtçe meali var ya, onu da henüz Diyanet basmamış. Elinde tuttuğu da Ensar Vakfı'nın bastığı, yani bir vakfın bastığı Kur'an-ı Kerim'dir. Ne yapmış Diyanet İşleri Başkanlığı biliyor musunuz? Kur'an-ı Kerim'in Kürtçe mealini basma kararı almışlar ama henüz yetişmemiş. Bir tane örnek sadece. Diyarbakır mitingine yetişsin diye alelacele getirip Cumhurbaşkanı'nın eline vermişler. Böyle Diyanet İşleri Başkanlığı olur mu yahu?" diye konuştu. Diyanet İşleri Başkanı'na çağrıda bulunan Demirtaş, "Bak seni harcıyorlar, senin yerinde olsam istifa ederdim. Onlar seni yalnız bıraktılar, sen de kendi ahiretini kurtar en azından. Bak hırsızların, yolsuzluk yapanların yanında durma. Sen eğer Hz. Peygamberimizin takipçisiysen, o hırsızların yanında durmadı, hırsızlık yapmadı, zenginliğe mala tenezzül etmedi. Kölenin yanında oldu, özgürleştirdi. Fakirin yanında oldu. Zalimi yola getirmek için ezilenin yanında oldu, hırsızın yanında olmadı peygamberimiz. Din sömürüsü de bir yere kadar. Onların ipliği de pazara çıktı, çıkacak artık." açıklamasında bulundu.

Demirtaş, yaptığı konuşmada bazı vaatlerde de bulundu. "Bütün yükü işverenin üzerine yıkmayacağız." diyen Demirtaş, "Vergi indirimi sağlayacağız. Her eve en azından 2 çalışan en az 3 bin 600 lira gelir götürebilirsek bu esnafın da işine yarayacak. Ekonominin üretim çarkının dönmesini kolaylaştıracak. İşçiye emekçiye para vermek, ücretini artırmak, asla savurganlık değildir, ekonomiye katkı sağlar. Sizde para yoksa alışveriş durur, alışveriş durursa üretim durur, üretim durursa siz yine işsiz kalırsınız. Dünyanın bütün kirli çamaşırlarını, kirli bulaşıklarını ev kadınları yıkayacak ama onlara işsiz denecek öyle mi. Bunu değiştirmemiz lazım" ifadelerine yer verdi.

EVİNDE EMEK ÜRETEN KADININ EMEKLİLİK HAKKININ OLMASI LAZIM
Ev hanımlarının da emekliliği hak ettiğini söyleyen HDP Genel Başkanı, "Onların emeklilik hakkını devlet sağlayacak. Evinde emek üreten kadının emeklilik hakkının olması lazım. Dünyanın en zor çalışmasını yapan işsiz olur mu hiç? Emeklilerimize sahip çıkamazsak bu bizim utancımızdır. Onlar başımızın tacıdır diyeceğiz. Emeklilere asgari 1800 lira maaşı da iktidara geldiğimiz gün sağlayacağız. Herkes kendi anadilinde özgürce eğitim alınabilmeli. Bu bir bölünme korkusu olmaktan çıkmalı. Bizler Allah bizi nasıl yarattıysa öyle yaşayacağız" açıklamasında bulundu.

Gençlere de vaatlerde bulunan Demirtaş şöyle devam etti: "Gençlerin cebinde genç yaşam kartı olmalı. 15-25 yaş arasında, her ay 200 lira yüklenmeli. 200 lira HDP iktidarının katkısı olmalı. Tüm bunların tamamının maliyeti 120 milyar TL. Sadece askeri harcamaları kıssak sadece 60 milyar TL tasarruf ediyoruz. Zaten bunun 1 milyonunu bulduk, Mercedes'i geri aldık. Kaynak yarata yarata geliyoruz. Özellikle bugünlerde cumhurbaşkanı olmasına rağmen paraları meydan meydan AKP'ye harcayandan bunun hesabını soracağız. Sayıştay raporları gelecek. Cumhurbaşkanlığı harcamalarında kendi bütçesi dışındaki harcamaların parasını ondan almak için gerekeni yapacağız. Kendisi fakir olsa yanmam. Kendileri devletten zengin olmuşlar. Yine de devlete çöreklenmişler gece gündüz devletin kaynaklarını harcıyorlar. Ey AKP'liler yüce Allah sizden hesap soracak. Kurtuluşunuz olmayacak. Bu dünyada da bunu hesabını sormak bize nasip olacak."

AKP'NİN POLİTİKALARINA KALSAYDIK BİRBİRİMİZE DÜŞECEKTİK

AK Partinin politikalarının halkı birbirine düşürebileceğini ifade eden Demirtaş, şunları kaydetti: "HDP'nin sağduyulu davranışı olmasaydı, iç barış hassasiyeti olmasaydı, AKP'nin politikalarına kalsaydık birbirimize düşecektir. Varsa yoksa AKP'li olmak önemlidir diyorlar. Partiler değişebilir ama bizim kimliklerimiz, inancımız, dilimiz, bizim seçtiğimiz bir şey değildir. Bunu bile sorgulatıyor yuhalatıyor meydanlarda. Bugün Türkiye Suriye gibi bir karışıklığın içinde değilse, bu HDP ve HDP'nin olgun siyaseti sayesindedir. Suudi Arabistan, Katar ve Türkiye işbirliği ile Suriye'ye nasıl müdahale edebiliriz planları yapılıyor. AKP taraf tutmuştur orada Sünnicilik yapmıştır. Orada akan kanın sebebi olmuştur. Bunlar suçtur. Adana'da yakalanan TIR'lar silahlar kimin parasıyla alındı? Kimden izinle alındı? Parlamentonun bilgisi dışında yüzlerce TIR El kaide ve El Nusra'ya nasıl götürüldü? Lahey Adalet Divanı'nda uluslararası ceza mahkemesinde yargılanacaklar. Onların gönderdikleri silahlarla IŞİD on binlerce kişiyi katletti."

Demirtaş, Erzincan mitinginin ardından karayolu ile Tunceli'ye geçti.
CİHAN
07 Mayıs 2015 18:56
DİĞER HABERLER