DÜZELTME-Laçiner: Bu yazımdan sonra hapsedilirsem süreç tam yol ilerliyor

Uluslararası ilişkiler ve güvenlik uzmanı Prof. Dr. Sedat Laçiner, kaleme aldığı köşe yazısının sonunda "Hattâ diyebilirim ki bu yazıdan sonra yine gözaltına alınırsam, hapsedilirsem veya başka yaptırımlar ile karşılaşırsam biliniz ki süreç tam yol ilerliyor ve Türkiye buzdağına doğru yol alıyor demektir." şeklinde açıklama yaptı.

Köşe yazılarının yayımlandığı "www.haberdar.com" isimli internet sitesinde Prof. Dr. Laçiner, son olarak Türkiye'nin şu anda içinde bulunduğu durumu aktardı, cemaatleri bitirme çalışmaları ve AK Parti'nin durumundan bahsetti. Uzun bir köşe yazısı kaleme alan Laçiner, genel konuları değerlendirdikten sonra son bölümlerde kendisiyle ilgili olarak şunları kaydetti: "Yazılarımda kendimden bahsetmek pek âdetim değildir ancak yukarıda bahsettiğim süreçte kurbanlardan biri de ben olduğum için değinmek zorundayım. Ne yazık ki eleştirilere tahammülsüzlük öyle bir noktaya geldi ki en küçük eleştiri bile düşmanca algılanıyor. Oysa ki bugüne kadarki tüm eleştirilerim, kişisel beklentilerden uzak ve ülkemin menfaatlerini gözeterek yapılmıştır. Ayrıca AK Parti'nin doğrularını en güçlü destekleyenlerden biri olduğumu da hatırlatmak isterim ancak bahsettiğim süreç devreye girince Parti, en temel melekelerini kaybetmeye ve dost ile düşmanı ayırmakta zorlanmaya başladı. Abdullah Gül ve Bülent Arınç'ın dahi bu süzgeçte linç edilmeye çalışıldığını gözönünde tutarsak Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni'ne 'paralel', Beyazıt Öztürk'e 'terörist' dendiği bir ortamda benim gibi bağımsız isimlerin kavgada yumruk yemeleri de normaldi. 2011 yılından itibaren Parti'ye dönük eleştirilerimi nezaket ve etik kuralları içinde ifade ettim. Bu uyarılarımın pek çoğu gerçek çıktı ve Türkiye bu nedenle büyük bedeller ödedi, hala da ödemeye devam ediyor. Buna rağmen beklentisiz uyarılarım, birileri tarafından düşmanca yansıtılmaya devam edildi. Bunun sonucu olarak ağır bedeller ödedim. Bir merkezden ismim karalanmaya, etiketlenmeye, yaftalanmaya çalışıldı. Yaftalamada he rşeyi denediler ancak atılan çamurlar üzerimde durmadı, insanların ezici bir çoğunluğu benim samimiyetime inandılar. En son geldiğimiz noktada, bana 'paralelci' diyecek kadar ileri gittiler. Bunlara gülüp geçiyorum ancak ülkenin pek çok kurumunun 'paralel' suçlamalarıyla 'paralize edilmiş olması', yani felç edilmesi işleri daha da zorlaştırıyor. Bugüne kadar hiçbir cemaat veya dini gruba üye olmadım. Bunun en önemli nedeni, asi ve uyumsuz karakterim. Yanlış gördüğümü beklentisiz ve doğrudan söylüyor olmam, başıma her yerde iş açtığı gibi bu tür oluşumlarda yer almamı da imkansızlaştırıyor. Bu demek değil ki bu gruplardan arkadaşlarım yok, elbette var. Ayrıca bahsi geçen grupların doğru yaptıklarını alkışlamak, yanlışlarını tenkit etmek yönlerim de var… Dediğim gibi bahsettiğim süreci sadece gözlemci olarak değil, onun kurbanlarından biri olarak da yaşadım ve yaşıyorum. Hattâ diyebilirim ki bu yazıdan sonra yine gözaltına alınırsam, hapsedilirsem veya başka yaptırımlar ile karşılaşırsam biliniz ki süreç tam yol ilerliyor ve Türkiye buzdağına doğru yol alıyor demektir."Cihan CİHAN
24 Şubat 2016 17:21
DİĞER HABERLER