Felçte ilk 3 saat içinde yapılacak müdahale hasarı azaltır

Felç (inme) geçiren kişilerle ilgili uyarılarda bulunan Nöroloji Uzmanı Dr. Tuğçe Bilecenoğlu, "İnmenin belirtileri görülmeye başlandığı andan itibaren ilk 3 saat içinde ne kadar çabuk müdahale edilirse, o kadar az hasar kalıyor." dedi.

İnmede ani başlayan çift görme, görme kaybı yaşandığını anlatan Nöroloji Uzmanı Dr. Tuğçe Bilecenoğlu, "Beyin damar hastalıkları Türkiye'de erkeklerde yüzde 1,8; kadınlarda ise yüzde 2,2 oranında görülen, iş gücü kaybı ve hatta ölümle sonuçlanan önemli bir hastalık. Bu hastalıklardan biri olan inme, beyni besleyen damarlardan birinin tıkanması (iskemik inme) yada kanamasıyla (hemorajik inme) ortaya çıkıyor." diye konuştu.

Yaşanan felç olayının sonucunda ise tıkanan ya da kanayan damarın bulunduğu beyin bölgesine yeterli oksijen ve besin maddeleri ulaşamadığını aktaran Dr. Bilecenoğlu, şu bilgileri verdi: "İnme sonrasında beynin hasar gören bölgesinin kontrolünde olan vücut bölümleri işlev kaybına uğruyor ve 'felç' ortaya çıkıyor. Beyne giden kan akımının geçici olarak tıkanması sonucunda 'Geçici iskemik atak' (GİA) denilen 24 saatten kısa süren felç durumu görülüyor. GİA'da felç durumu her ne kadar hızlı düzelse de bunun daha şiddetli gelecek bir inmenin habercisi olabileceğinin bilinmesi gerekiyor. İnme ve GİA sonucunda kişi ne kadar kısa sürede tedavi edilirse, o kadar az hasar meydana geliyor."

KONUŞMADA BOZUKLUK VEYA TEK TARAFLI GÜÇ KAYBI OLARAK SİNYAL VERİYOR

Dr. Tuğçe Bilecenoğlu, inmede, ani başlayan çift görme, görme kaybı, konuşmada bozukluk, vücudun herhangi bir bölgesinde his kaybı, ağızda eğilme, vücudun tek tarafında ortaya çıkan güçsüzlük, denge kaybı, baş dönmesi, ani keskin şiddetli baş ağrısı ve ani bilinç kaybı belirtileri görüldüğünü aktardı.

Nöroloji Uzmanı Dr. Bilecenoğlu, şunları kaydetti: "Bu belirtilerin bir ya da birkaçının görülmesi halinde acil durum söz konusu. Erken müdahale ile olabildiğince fazla beyin dokusu kurtarılabileceğinden, kişinin en kısa zamanda tercihen tam teşekküllü bir sağlık kuruluşuna ulaştırılması gerekiyor. Eğer kişi, belirtilerin başladığı ilk 3 saat içinde hastaneye ulaştırılırsa kişiye damar açıcı tedavi (trombolitik tedavi) uygulanıyor. Kişide, ağızda eğilme, konuşma güçlüğü, tek taraflı kol ve bacakta güçsüzlük gibi belirtiler gelişmişse o anda yakınları tarafından çekilen video görüntüsü veya fotoğraf, özellikle GİA tanısının konulmasında büyük fayda sağlıyor. GİA'daki belirtiler kısa sürdüğünden, kişi acil servise ulaşana kadar düzelmiş olabiliyor."

GEÇ MÜDAHALE KALICI HASARA MAL OLABİLİR

Dr. Tuğçe Bilecenoğlu, inmenin tanı, tedavi sürecini ile ilgili önemli uyarılarda bulundu: "İnme belirtileriyle gelen kişinin öncelikle nörolojik muayene sonucunda inme kliniği saptanıyor. İnme tipinin (iskemik inme yada hemorajik inme) ayırımında bilgisayarlı beyin tomografisi (BBT) ve beyin magnetik rezonans görüntüleme (MR) gibi görüntüleme yöntemlerinden faydalanılıyor. İnme tedavisinin ne şekilde olacağı inmenin tipine bağlı olarak değişir. Hemorajik inmede öncelikli tedavi yüksek kan basıncının önlenmesiyken, bazı durumlarda cerrahi tedavi gerekebiliyor. İskemik inmede ise eğer kişi belirtilerin başladığı ilk 3 saat içerisinde ise, uygulanan kişilerde inmeye bağlı özürlülüğün daha az olduğu kanıtlanan ilaçlı damar açıcı tedavi (trombolitik tedavi) uygulanıyor. Ancak kişi hastaneye daha geç sürede ulaştırılmışsa, yeni bir damar tıkanıklığını önleyecek kan sulandırıcı ilaçlar veriliyor. İyileşme dönemi yaklaşık 6 ay ile 2 yılı bulacağından, inme sonrasında erken rehabilitasyona başlanması öneriliyor." CİHAN
11 Şubat 2016 10:52
DİĞER HABERLER